Soru-Cevap

Soru-Cevap Formu

İşitme engelli ögretmenleri ve ögrencileri bi yardımcı olur musunuz ?

İyi günler arkadaşlar.Malum öss sınavına girdim aldıgım puan işitme engelliler ögretmenligine gidebiliyor.Bu meslegi seviyorum daha önce çeşitli rehabilitasyon merkezlerine gönüllü olarak çalıştım.İş imkanları nasıl ? Kamusal alanda iş bulunabiliyor mu.devlet atamalarıyeterli mi Hangi üniversiteyi önerirsiniz ? yardım edenlere şimdiden çok teşekkür ederim.

20-06-2011
Cemil YAŞAR
Öğrenci
Uygar Hocam sanırım hükümet yetkilileri bazı ekonomik yükümlülüklerden kaçıyor ve açıklamada bir iki yıl sonra işaret dili ile eğitim yapılacağı ve işaret dili bilen öğretmenler yetiştirileceği yazıyor. Sözel- işitsel yöntemi bilen/uygulayabilen son dönemler olabiliriz kim bilir!...Ama belli olmaz ortak bir işaret dili oluşturmaları 5-6 yıl sürdü hatta yarıda kaldı onu dahi yapamadılar. Ortak bir alfabe oluşturmaları ve bunu öğretmenlere öğretmeleri ve okullarda yaygınlaştırmaları ne kadar sürer bilinmez.
02-03-2012
Özel Eğt ÖĞRT
İşitme Engelliler Öğretmeni

Muazzez Bal Çocuğun doğuştan işitme engelli olması konuşamayacağı anlamına gelmez, Hiç bir yöntemle duyamamaktan kastını da tam anlamadım. İşitme kaybı ne derecede olursa olsun her insanda az da olsa işitme kalıntısı vardır. Hiç olmaması oldukça ve oldukça nadir görülen bir durumdur. Umarım son sınıflarda değilsinizdir. Seyfettin Hocam sizinde bu yorumun altına imza atabilmiş olmanızı hiç anlayamadım. Doğuştan işitme engelli ile dünyaya gelmiş . İşitme kaybı her iki kulakta konjenital ve ileri düzeyde. Bilgiler videonun altından alınmıştır izlemenizi tavsiye ederim Sayın Muazzez: http://www.youtube.com/watch?v=9ZMwliBtORM
02-03-2012
Özel Eğt ÖĞRT
İşitme Engelliler Öğretmeni

Sayın Behzat Er, haklısınız peki bu alfabenin nasıl tasarlandığı konusunda bir fikriniz var mı?
01-03-2012
Özel Eğt ÖĞRT
İşitme Engelliler Öğretmeni

milli eğitim bakanı gittiği bi İşitme Engellilerle ilgili bir kursun açılışında işitme engellilere yönelik bir alfabe oluşturulması için çalışıldığını ve seneye alfabenin tamamlanabileceğini söylemiş.Bana bu durum bakanlığın işitme engelliler için özellikle işaret diline dayalı bir eğitim verilmesi gerektiğini düşündüğünü göstermektedir.
01-03-2012
Behzat ER
İşitme Engelliler Öğretmeni

umuyorumki anadolu öğrencisi değilsin işaret dili kursu aldığın duyulursa, başına iş açılabilir ...
01-03-2012
Seyfettin ÇAM
İşitme Engelliler Öğretmeni

biz de o sorunsal için, işaret dilinin öğretilmesi ve öğrenilmesi için çaba harcıyoruz değerli meslektaşım ama kimi duyarlı insanlar bizi anlıyor, kimisi ise anlamakta zorluk çekiyor ...
29-02-2012
Seyfettin ÇAM
İşitme Engelliler Öğretmeni

Uygar hocam mehmet kardeşimiz daha son sınıf öğrencisi, abileri olarak onun heyecanını anlamalıyız. mezun olup mesleği icra etmeye başlayınca söylediklerimizi daha iyi anlayacaktır, hoş görmek lazım böyle çocuksu hareketleri.
22-02-2012
Seyfettin ÇAM
İşitme Engelliler Öğretmeni

Son iki attığım mesaja rağmen hala aynı cümlelerle cevaplar yazılıyor. Şimdiye dek sizin kurduğunuz cümleleri daha önce kuran kişilerle bu iş bu hale gelmiş aynı cümleler yine yazılıyor. Böyle gelmiş böyle gidecek anlaşıldı. Burada yorumlara devam etmenin herhangi bir yarar sağlayacağını artık düşünmüyor vakit kaybı olduğuna inanıyorum. Herkes bir şeyleri eleştirebilir. Bu ülkenin idealist insanlara ihtiyacı var. Herkese saygılar.
22-02-2012
Özel Eğt ÖĞRT
İşitme Engelliler Öğretmeni

senin birinciye göre daha yararsız dediğin yöntem doğal olarak ortaya çıkıyor, çocuklar erken tanılamadığı, erken cihazlandırılmadığı, aile eğitimi alamadığı, psikolojik destek göremediği için işaret dili doğal dilleri oluyor, biz bundan bahsediyoruz. bu sorunlar çözülememediği ve gelecekte de çözülecek gibi durmadığı için, sadece işitsel yönteme göre eğitim almanın mantıklı bir açıklaması yok. Omü ve Ktü' de senin deyiminle bir zenginlik söz konusu, bizimle aynı eğitimi alıyorlar fakat alternatif iletişim yöntemleri adlı derste işaret dili hakkında bilgi edinip, işaret dili ile hayatını sürdüren işitme engellilere de yararlı olmak için adım atmış oluyorlar.
21-02-2012
Seyfettin ÇAM
İşitme Engelliler Öğretmeni

Konuyu bağdaştırmak demeyelim buna sadece Harf Devrimi'nde izlenen stratejiden ve bizim alanımızda izlenmesi gereken stratejiden bahsettim. Bu konularda yapılan bahisleri inceliyorum ve sürekli bir çift başlılık var bunu anlayabilirim fakat hak veremem. Eğer bir mesajda ''üstte yazdığın uygulamalar yerleşmeden işaret dili her daim varolacaktır'' derseniz bu çift başılılıktır fikrimce. Çünkü birinciye göre daha yararsız bir ikinci seçeneğin bulunması,birinci yani daha doğru olan seçeneğin gerçekleşmesini engellemektedir. OMÜ ve KTÜ de ki yöntem ve uygulamaların Anadolu ve iÇEM le ne kadar örtüştüğünü tam olarak bilmiyorum. Temel yöntemler ortak fakat uygulamalar konusunda eğitim sistemlerinin nasıl olduğunu araştırmaya çalıştım fakat bir bilgi kirliliği ile karşılaştım. Eminim farklılıklar vardır ve bu bir zenginliktir bunu bu şekilde değerlendiriyorum.
20-02-2012
Özel Eğt ÖĞRT
İşitme Engelliler Öğretmeni

harf devrimi ile bu konuyu bağdaştırmanı anlayamadım, bizim karşımızda işitme engelli bir birey var, harf devriminde muhatap alınan kesmi sanırım yazmaya gerek yok. " Eğer İçem uygulamaları hükümetin en üst kademesinden milli eğitimin en alt kademesine kadar kesin bir kararlılıkla kabul edilmiş olsaydı yeni doğan taramaları, cihaz desteği ve erken eğitim hizmetlerinin önemi üzerinde durulsaydı (ki asıl İçem uygulamaları bunlardır) 6 yıl içinde bu sorun hallolur ve şu anda 6 yaşında konuşamayan duyamayan bir işitme engelli öğrencimiz olmazdı. Kritik döneminde dil deneyimi olmayan geç yaşta cihazlanmamış kısaca sözel işitsel yöntemin uygulanamayacağı öğrenciler ise yine işaret diliyle bu altı yılda işaret dili ile eğitimlerini alır ve yaşamlarına devam ederlerdi. " diye yazmışsın, Bizde uzun zamandır bundan bahsediyoruz, anlayabilmene çok sevindim, üstte yazdığın olgular yerleşmeden işaret dili her daim var olacaktır. Ayrıca anadolunun vizyonu deyip, omü ve ktü.den bahsetmemek biraz ayıp kaçar, sanki onlar farklı bir yöntem uyguluyor gibi bir anlam çıkar, bu da yanlış olur.
19-02-2012
Seyfettin ÇAM
İşitme Engelliler Öğretmeni

İçemin ve Anadolu Üniversitesinin doğal işitsel sözel yöntemdeki bu kararlılığını ben kesinlikle doğru buluyorum. Ve hala işaret diline olan karşıtlığımı dile getirmekten çekinmiyorum. Ve İçemin Uygulamalarının sonuna kadar destekçisiyim. Bunun sebebi İçemin ve Anadolu Üniversitesinin vizyonunu anlayabilmiş olmamdır. İşaret dili eğitimi alan arkadaşlarımında yaptığını çok doğru bulmuyorum. Bu şekilde düşünmemin şahsi sebebi şudur ki işaret dilinden sözel işitsel-yönteme geçiş Harf Devrimimiz gibi bir sürece yansıtılmaya çalışılmış. Harf Devrimimizin başarılı olmasının en önemli nedeni kararlı davranışımız olmuştur. Bir anda yazılı yayın yapan organlar Türkçeye geçmiş. Halk evleri açılmış vesaire Eğitim kendini çok hızlı sıfırlamıştır. Elbette bu biraz sıkıntılı olmuştur lakin başka çaresi de yoktur. Atatürk Harf Devrimi için "bu ya üç ayda olur, ya da hiç olmaz" diyerek kararlılığın ve çok çabuk bir yenileşmenin olması gerektiği üzerinde durmuştur. Benim şahsi görüşümde işaret dilinden sözel işitsel yönteme geçiş aşamasının bu şekilde olması gerektiğidir. Hepimiz biliyoruz ki sözel işitsel yöntem bir işitme engelli için en yararlı yöntemdir bu da İçemin uygulamaları ile sağlanabilir. Eğer İçem uygulamaları hükümetin en üst kademesinden milli eğitimin en alt kademesine kadar kesin bir kararlılıkla kabul edilmiş olsaydı yeni doğan taramaları, cihaz desteği ve erken eğitim hizmetlerinin önemi üzerinde durulsaydı (ki asıl İçem uygulamaları bunlardır) 6 yıl içinde bu sorun hallolur ve şu anda 6 yaşında konuşamayan duyamayan bir işitme engelli öğrencimiz olmazdı. Kritik döneminde dil deneyimi olmayan geç yaşta cihazlanmamış kısaca sözel işitsel yöntemin uygulanamayacağı öğrenciler ise yine işaret diliyle bu altı yılda işaret dili ile eğitimlerini alır ve yaşamlarına devam ederlerdi. Fakat hükümetimiz ve toplumumuzdaki çift başlılık kararsızlık eğitimimizdeki özentisizlik bizi şuan hala hangi yöntem tartışmalarına sokmaktadır.
18-02-2012
Özel Eğt ÖĞRT
İşitme Engelliler Öğretmeni

konuya farklı yerlerden bakıyoruz ve bu açıdan değerlendirildiğinde anlaşmamız mümkün değil, iş tecrüben yok bu yüzden seni suçlayamayız. Çeşitli dernek, vakıf ve belediyelerin işaret dili kursu ve sertfikası verdiği doğrudur ancak biz lisans eğitimimizi alırken, bizi bu konuda bilgilendiren-yönlendiren olmadı dahası topluma hizmet uygulamaları dersinde engelliler entegre yüksekokulundaki kimi öğrencilerle çalışma yapan arkadaşlarım, buradaki çoğu öğrencinin işaret dili kullandığını raporlarında belirtince düşük not aldılar ki, konu bu yönden değerlendirildiğinde, bizi işaret dili kursuna yönlendirmek hak getire ... Bu sene ya da gelecek seneler bu yönlendirme yapıldıysa ve yapılacaksa ne mutlu o insanlara ancak o zaman bizim suçumuz, günahımız neydi ?? demek oluyorki dönemden döneme tavırları değişiyor, onları bu yanar döner halleriyle baş başa bırakıyorum. Kaldıki işitme engelliler öğretmenliği okurken işaret dili sertfikası almak için ayrı bir çaba sarfetmek bana çok saçma geliyor, örneğin ingilizce işletme okuyan bir lisans öğrencisi, mesleğinin ve lisans eğitiminin gerekliliği olan ingilizceyi öğrenmek için herhangi bir kursu ya da sertfikayı gerekli görmezken. biz neden zaten öğrenmemiz gereken işaret dili için ekstra bir çaba harcayalım ?? ( üniversitenin vermesi gereken ama vermediği bu eğitimi, açığımı kapatmak için alırım orası ayrı ) Samsun 19 mayıs ve Trabzon Ktü.de alternatif iletişim yöntemleri adlı derste eğer işaret dili öğretiliyorsa, anadoluda bu eğitimi verecek kardeşim bu işin başka yolu yok. iş hayatımızda zaten cihazlı-implantlı ve hazırbulunuşluk düzeyi yüksek öğrencilerle sözel yöntemle ders yapıyoruz, aksini iddia ederek o çocuklarla işaret diliyle ders yapmak, bir ugandalıya sanskritçe öğretmeye benzer, bunu da kimse yapmaz ...
18-02-2012
Seyfettin ÇAM
İşitme Engelliler Öğretmeni

Saygıdeğer öğretmenlerim Sizlerin anlatmaya çalıştığınız şeyi anlıyorum. Evet 16-17 yaşına gelmiş hiç cihaz kullanmamamış ve konuşmayı edinememiş bir öğrencinin sözel yöntemlerle eğitilemeyeceği açık. Böyle bir durumda çocuğun sahip olduğu iletişim yöntemi yani işaret dili kullanılmalı benim buna da bir itirazım yok. Anadolu Üniversitesinde işaret dili eğitimi de verilmemektedir evet bu da doğru. Sadece üniversitede aldığı eğitimle yetinip meslek hayatına atılan bir öğretmenin yukarıda bahsettiğim özelliklere sahip bir öğrenci ile karşılastıgında yasayacağı sorunların farkındayım. Devlet okullarında bu tür durumlarda öğretmenin konusma dilini edinmiş bir öğrenciye dersi anlatıp o öğrencinin de işaret dili ile sınıftaki diğer arkadaslarına konuyu anlattığına sahıt olmus birisiyim. Buraya kadar olan kısım da söylediklerinize katılıyorum. Fakat Anadolu Üniversitesinde okuyan bir işitme engelliler öğretmenliği öğrencisi istediği takdir de Eskişehir de belediyenin verdiği kurslara katılarak işaret dilini öğrenmektedir...Yani yukarıda ki özelliklere sahip bir öğrenciyi de eğitim kapsamına alacak olan işaret dilini bilerek mezun olmaktadır. Bu sebeple bir Anadolu Üniversitesi mezunu iki yöntemi de başarıyla uygulayabilir, gerekli gördüğü öğrenciye işaret diliyle eğitim verebilir gerekli gördüğü öğrenciye doğal işitsel sözel yöntemi uygulayarak konuşmayı edindirebilir ve eğitimi sözel yöntemle devam ettirebilir.. Sizlere Katılmadığım esas nokta; İçemin uygulamalarının dışarıda uygulanabilir olmadığı yönündeki fikirleriniz. Forum mesajlarınızı bir başkasının gözünden okursanız bu söylediğim şeyi yazılarınızda görebilirsiniz hatta şimdi örnek verebilirim '' başka söze gerek yok hocam ... burda bas bas bağırıyoruz içem.de öğretilenler güncel ve uygulanabilir değil diye ancak sürekli saçma sapan savunmalarlar karşılaşıyoruz''. Bakın İçemi bilmeyen bir büyük öğretmenimizde İŞTE GERÇEK başlığı altında ne yazmıs ''"......içemde ki çocukalarda öğretmen arkasını döner dönmez işaret dii kullanıoyr zaten. Emine Kurnaz adlı meslektaşımız dobra dobra ve dosdoğru bir tespitini paylaşmış.'' diyor ki İçemi hiç görmemiş bir öğretmenimizin başkasından duydugu bir bilgiyi bu şekilde değerlendirmesi de ilginçtir. Neyse konumuz bu değil...Örnekleri çoğaltabiliriz. Hepimiz biliyoruz ki işitme engelli bir çocuğa konuşmanın edindirilmesinin günümüz Türkiye sartlarında tek yolu aynı zamanda bir İçem uygulaması olan işitsel-sözel yöntemdir. Hepimiz biliyoruz ki konuşma, işaret dilinden çok daha önemli ve her alanda daha gerekli ve yaralıdır. 18 20 30 yaşlarında ki öğrencilere ise işaret dili ile eğitim verilmesi gerektiği de bir gerçek. Üniversite de bu durumdaki öğrencilerle iletişim kurabilmemiz için işaret dili öğretilmesi gerekliliği de bir gerçek fakat biraz önce de söylediğim gibi isteyen öğretmen adayları belediye de verilen kurslarla işaret dilini öğrenebilmektedir. Son kursa, sınıf arkadaşlarımın yarısından cogu katıldı ve sertifikalarını aldı.( Sayın Emine Kurnaz bu sizin sorunuza bir cevap olabilmiştir umarım. Biz farklı taraflarda değiliz. Sizin uygulamalarınıza katılıyorum.) İçem deki uygulamaları geçersiz kabul edip konuşmayı edinebilecek bir öğrenciyi işitsel sözel yöntemden mahrum bırakmak ona yapılabilecek en büyük kötülüktür. Ve İçem uygulamaları biraz özveriyle her yerde uygulanabilir. Ayrıca burada yazılan yazıların konuya hakim olmayan insanlar tarafından da okunduğunu bu sebeple cümlelerinizin farklı anlaşılabileceğini düşünerek daha dikkatli yazılması gerektiği görüşündeyim. Herkese iyi çalışmalar.
14-02-2012
Özel Eğt ÖĞRT
İşitme Engelliler Öğretmeni

ülkemizin gerçeklerini göz önüne alarak, işitme engellilerin sessiz dünyasını aydınlatmak için fikirlerimizi ortaya koyuyoruz ve ideal işitme engelliler öğretmeninin nasıl yetiştirilmesi konusunu tartışıyoruz, kişisel sapmalar olduysa konuya dönmek ümidiyle, herkese saygılar ...
16-12-2011
Seyfettin ÇAM
İşitme Engelliler Öğretmeni

Değerler Meslektaşlarım, Burada anlatılanların, daha doğrusu anlattıklarımızın hepsi bizim gerçeklerimizdir. Ben, ne İÇEM'de uygulanan doğal,sözel-işitsel yöntemi dışlıyorum, ne de işaret dilini dışlıyorum. Her ikisi de bizim gerçeğimizdir. Gönlüm ister ki doğuştan işitme engelli olan bireyler en erken implant imkânından yararlansın ve eğitiminde doğal yöntemler ile normal akranları gibi konuşmayı ve kendini ifade edebilmeyi becersin. Ne yazık ki bu bizim ülkemiz gerçeklerinden oldukça uzak bir durum. O sebeple diyorum ki : Her işitme engelli öğretmeni işaret dilini olabildiğince kısa sürede ve olabildiğince ayrıntılı öğrenmeye çalışsın. İşaret dili ile iletişim yeterli midir? diye bir soru sorulacak olursa, akademik olarak yeterli değildtir, ancak işitme engelli bireylerin kendi aralarındaki iletişimde tercihleri maalesef işaret dili olmaktadır. Bu da bir gerçektir. İşitme Engelliler Derneklerinden ibaret değil sosyal yaşam ve biz bu insanlarımızı; "toplumun her kademesinde ihtiyaçlarını dile getirebilen, kendini ifade edebilen, işinde verimli olabilen" bireyler olarak yetiştirmek ve onlardan üretime katkıda bulunmalarını sağlamak durumundayız. Öğretmenler olarak bizlere ağır bir görev düşmektedir. Ben burada, İÇEM'in kritiğini yapabilecek konumda değilim. Çünkü girip tanıma imkânım olmadı. Ama biliyorum ki orada imkânlar ülkemizin en üst düzey imkânlarıdır. Dilerim ki bu imkânlar ülkemin her köşesinde aynı yeterlilikle insanlarımıza sunulabilsin. Daha fazla sözü uzatmak istemiyorum. Meslektaşlarımın birbirlerine ağır sözler sarfetmeleri beni yaralıyor. Gerçekten üzülüyorum. Bizler, yani öğretmenler, toplumun en uyumlu olması gereken zümresiyiz ama maalesef birbirimize bile ağır sözler sarf edebiliyoruz. Buna üzülüyorum. Lütfen, tartıştığımız konularda hemfikir olmadığımız zamanlarda bile birbirimize saygı sınırlarını aşmayalım. Burada Namık Kemal'in bir sözünü hatırlatmak isterim: "Müsademe-i efkârdan hakikat doğar.=Fikirlerin çatışmasından gerçekler ortaya çıkar." Fikirlerimizi karşılaştıralım, kişiliklerimize zarar vermeyelim. Onur kırıcı olmayalım. Tüm meslektaşlarıma saygılar sunuyorum.
16-12-2011
Mustafa KÜTÜKCÜ
Sınıf Öğretmeni

mehmet turan ayrancı senin ünvanın "işitme engelliler öğretmeni" yani sen işitme engelli çocuklara eğitim vereceksin yarın bir gün çalışmaya başladığında cihazsız total kayıplı çocuklara da eğitim vermen gerekecek ama bunu yapamayacaksın çünkü içem.de bu tür çocuklara yönelik eğitim almıyorsun bunu bir türlü anlatamadık sana, anlamamak mı istemiyorsun yoksa birileri seni pohpohluyor mu, sana gayet basit ve anlaşılır bir soru soruyorum, 29 yaşında cihazsız total kayıplı öğrencime ben nasıl eğitim vereceğim ?? bunun cevabını istiyorum, ben işitme engelliler öğretmeniyim ve bu engel grubunu kapsayan şekilde eğitim almam gerek, bu eğitimi içem.de alamadığımızı vurguluyor ve buna çözüm arıyoruz sense kuyruk acısından bahsediyorsun, senin karşında tarihten yandal yaptığı için takılan, tırı-kamyon-kamyoneti toplu taşıma aracı sanan öğretim üyeleri tarafından sınıfta bırakılan bir öğretmen var sen ise işaret dilinden bahsediyorsun, heralde işaret dili kursuna gitseydik okuldan atılırdık, bunun böyle olduğunu da herkes bilir ... doğal-işitsel yöntemi bence sen araştırmalısın, tek kart-sıralı kart-hikaye kitabına bakarak doğal işitsel yöntemi uygulayamazsın ::))) kendinde örneklerle bahsediyorsun, içem pratiği uygulanabilse 15 yaşındaki çocuk benden daha iyi olurdu diyorsun, dostum bizde bundan bahsediyoruz zaten, içem örneği her yerde uygulanamıyor ve konumuz buna çözüm üretmek, umarım anlamışsındır.
16-12-2011
Seyfettin ÇAM
İşitme Engelliler Öğretmeni

ayrıca içemdeki çocuklaarı bızde görduk.. ismi lazım degıl bır cocugun ısaret kullanması sebebiyle saygı deger hocalrımızdan birinin beni fırcaladıgını ve gözleme o psikolojı ıle gırdıgımı hala hatırlıyorum. işaret dili kullanan çocukların adını desıfre etmeyeyım şimdi burada... ıyı örneklerı de sayabılırım tek tek kötulerıde.. içemin basarısını yok saymıyorum kesınlıkle.. imkanı olan her aılenın cocugu içem gibi yerlerde ya da iyi öğretmenlerle konusabılır. sözel yontem uygulanır.. ya kucuk yasta egıtım alamayan buyumus cocuklar.. cihazın pılını alamayan cıhaz kullanmayan cıhazdan fayda görmeyen cocuklar.. bunlarla nasıl bir eğitim planlıyorsun merak edıyorum....
15-12-2011
Emine KURNAZ
İşitme Engelliler Öğretmeni

SAYIN mehmet turan ayrancı.. bizde sözel işitsel yontemı kullanıyoruz zaten. sadece içemin her iki yöntemlede öğretmen yetiştirmesi gerektiğini savunuyoruz. sadece içem i görduğün için anlaman mumkun degıl. bizim bahsettıgımız sey içemin 15 yasındakı cihazsız cocuga sözel yöntem uygula demesı degıl.. bu çocuga ne öğretecegımızı öğretmemesi. içem standartlarına uygun öğretmen yetştirmesi.. halbukı her yerde içem standartı yok..işe baslayınca anlarsın sende.. öğrencilerinden bir kısmı ıle ıletişime gecemeyınce öğrenırsın işi.. bizde konusacak potansıyelı olan cocuga işaret dili öğretecek ve normal insanlardan soyutlayacak kadar vıcdansız degılız sen endişelenme..
15-12-2011
Emine KURNAZ
İşitme Engelliler Öğretmeni

Sayın Emine Kurnaz: İçemde hiçbir öğretmen 15 yasına dek konuşmayı edinememiş sadece işaret dili bilen bir çocuğa doğal işitsel sözel yöntem uygulanabilir demez. 4 yılda her dönem her ders kritik dönem denilen olguyu incelemişizdir. Doğal işitsel sözel yöntemin gerekliliklerinin sağlanamadığı bir öğrenci için (erken tanı erken cihazlandırma vb.) doğal işitsel sözel yöntemin uygulanması çok zordur. Bize bunları öğretenlerin bunları bilediğini söylemek biraz garip olurdu.. İçemin hedefi ne var ne yok bakmadan doğal işitsel sözel yöntemi uygulamaya yada yaymaya çalışmak olmamıştır. İçem yıllardır erken tanı ve erken cihazlandırmayı yaymaya çalışmıştır ki zaten sizde bahsetmişssiniz implantlı küçük çocuklara işitsel sözel yöntemi uyguluyorum olması gerekende bu diyerek...İçemin uygulamalarına gerektiği önem verilseydi o bahsettiğiniz 15 yaşındaki çocuk doğduğunda tanılanmış 1 yıl içinde cihazlandırılmış ve gerekli eğitimle şuanda benden iyi konuşuyor olurdu... Dünyada işitme engellilerin eğitiminde ilk 3 te yer alan bir kurumdan bahsettiğimizi unutmayalım... İçem de öğrenciler öğretmenin arkasından işaret dili kullanıyorlar demişsiniz. Böyle bir şee şahit olmadım ve İçemde ilköğretim 1. sınıftaki öğrenciler 5-6 sözcüklü, 5.ve 6. sınıf öğrencileri 11-12 sözcüklü cümleleri ekleri, takıları, vurgusu eksiksiz olarak kurup ifade edebiliyorlar. Öyle ki çocuğun dilini bir üst seviyeye taşımakta zorlanıyoruz çünkü biz 11-12 sözcüklü cümle kurmakta zorluk çekiyoruz. Seyfettin Çam 29 yaşında şimdiye dek hiç cihaz kullanmamış ve işaret dili bilen bir insana sözel işitsel yöntem uygula diyen bir İçem öğretmeni bulun 4. yılımda bu okulu bırakırım. Ama siz bulamazsanız da bu mesleği bırakın çünkü okuduğunuz 4 yıl boyunca kuyruk acısından başka hiç bir şey alamamışsınız...ve Eskişehirde de bir çok arkadaşım belediyenin düzenlediği işaret dili kurslarna katıldı yani bahsettiğin gibi o kursa katılanı kesmiyorlar Öyle bir anlatıyorsunuz ki sanki işaret dili bilenleri İçem yakalayıp hapsediyor. Burada İçemi karalamaya harcayacağınız vakti doğal işitsel sözel yöntemi araştırmak için kullanırsanız sizin için çok daha doğru bir yatırım olur. Sayın Mustafa Kütükçü: doğal işitsel sözel yöntem sadece bir iletişim aracı değil öğrencinin akademik ve sosyal gelişimine de hizmet eden bir yöntemdir. Evet işaret dili daha kolay öğrenilir fakat çocuğun çevresinde kaç kişi işaret dili bilebilir. Biz işitme engelli bireylerin sadece işitme engelliler derneğinde iletişim kurabilen insanlar olmasını değil bütün toplumla kaynaşması sosyalleşmesi taraftarıyız ayrıca siz karar verin 5. sınıfta 10-11 sözcüklü bir cümleyi bağlamına uygun bir şekilde yani bizler gibi telafuz edebilen ve duydugunu anlayabilen bir öğrencinin mi yoksa işaret dili öğrenmiş bir öğrencinin mi alıcı ve ifade edici dili( sözel dilden bağımsız) daha gelişmiştir ve akademik yaşamı da bu ölçüde hangisinin daha yeterlidir. Yaptığınız işin doğruluğunu 4 yaşındaki işitme engelli bir çocuk sizinle sohbet edebildiğinde anlayabiliyorsunuz. Şuan İçemde yuva 1. sınıflarda stajıma devam etmekteyim. Çocuklar 4 yaşında.bazı öğrenciler(öğrencilerin hepsi implantlı) 4-5 sözcüklü çümleler kurabiliyor. İlk günlerde 3 sözcüklü cümleler kurabilen bir çocukla geçen gün hikaye bakarken ''Ayşe'nin annesi neden uyuyor? '' diye bir mantık yürütme sorusu sorduğumda ''Çünkü Ayşe'nin annesinin uykusu gelmiş'' cevabını verebiliyor. Yani doğal işitsek sözel yöntemi bir şehir efsanesiymiş gibi görmemize gerek yok işte Çocuk gözümün önünde gelişiyor. Şimdi göz göre bana kim işaret dilinin daha yararlı olduğuna beni inandırabilir. Bize düşen görev ve bu çocukların yararına olacak olan, erken tanılama hizmetlerinin, erken cihazlandırmanın yaygınlaşması sağlamak mı yoksa işaret dilini öğretip bir işitme engeliler derneğine kapatmak toplumun geri kalanından soyut yaşamalarını sağlamak mı?
15-12-2011
Özel Eğt ÖĞRT
İşitme Engelliler Öğretmeni

Sorunun yanıtını biliyor musunuz?
Sorunun yanıtını biliyorsanız, lütfen aşağıdaki alanı kullanarak soruyu yanıtlayınız.

 

Soruyu yanıtlarken:

  • Doğrudan soruyu yanıtlayınız, veya soruya verilen diğer yanıtları geliştirecek şekilde yanıt veriniz
  • Yanıtınızda hakaret, küfür veya kanunlara uygun olmayan paylaşımlar bulunmamalıdır. Buna uygun hareket etmeyen üyelerimizin üyelikleri durdurulacaktır