Soru-Cevap

ARKADAŞLAR YUKARDAKİ KONULARDA YORUMLARINIZI VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİNİZİ BEKLİYORUM.

yukarıdaki arkadaşlar maaşlırmızın asgari ücret gösterilmesi drumunda sözleşmeye anlaşılan ücreti yazdırmaktan bahsediyorlar. Böyle olduğunda hangikurum bize iş veriri? Bu hemen diğerkurumlar tarafından duyulur ve hiç biri de o öğretmeni işe almaz işsiz kalan gene öğretmen olur

mağdur olmamak için standart bir form olan sözleşme dosyasına genelde sorun olan şu maddeler öğretmen tarafından eklenmeli " gelmeyen öğrenciye imza atılması istendiğinde sözleşme fesh olunur, maaşın geç yatması ya da ödenmemesi durumunda sözleşme fesh olunur,günlük 8 seanstan fazla ders verilmesi durumunda sözleşme fesh olunur gibi " ... bunun dışında genelde sigortamız gerçekteki maaş üstünden yatmadığından, sözleşme öncesi işverenle şöyle anlaşılabilir, aylık 80 seans maaş karşılığı yani asgari ücret, 80 saat sonrası ise meb.in ders başına biçtiği ücret ile anlaşma yapılırsa, doğabilecek bir mağduriyet en aza indirgenebilir. öte yandan, bir öğretmen çalışıyorsa, hakkını almalı eğer alamamışsa zaman geçirmeden istifa etmelidir diğer türlü bir maaş içerde kaldı denilerek onu kurtarma derdine düşülüyor ve maddi kayıp çok daha fazlalaşıyor. tüm bunlar çalışan, hak eden, dersin hakkını veren emekçi öğretmenler içindir ... gruptan çocuk beğenmeye çalışan. istediği zaman çay keyfi yapan. günde 8 saat yatan bir öğretmenin ise hak talep etmeye bence hakkı yoktur.

Özel eğitimde çalışan emekçi arkadaşlarımız başta sendikasız.Çalışan arkadaşlarımızın çogunlugu emekli bu alanı boşta durmayım ek gelir elde ederim diye düşünen durumdalar.Bu grubun çogunun performansı düşmüş durumda,hatta bu gün kuruma hiç birey gelmesede askerlik anılarımızı anlatsak diyecek durumda olan arkadaşlarımız mevvcut.Kurucularda gelmeyen bireye gelmiş gibi imza atan eğitim personelinden menmun. Kısacası özel eğitim kurumları başlıbaşına sorunlar yumağı.Kurum sahibi eğitim alanında gerekli birikime sahip değil,çok para kazanacagım diye gerekli araştırmayı yapmadan bir ilçeye açmış bir kurum gelir gideri karşılamayınca dengeyi sağşlamak için çalışanlarına ödemede zorluk çıkarıyor.Çalışanlarımızda önümüzdeki ay alırız ve değişik kafa kol ilişkileriyle alacağı sarkınca çelişkiler başlıyor.Ücret konusundada farklıklıklar var.Bunu hisseden eğitimci aynı imzayı atıyoruz aynı parayı almıyoruz diye çalışma temposunu düşürüyor.Kurumlarda çalışan eğitim personelinin çevre koşullarıda göz önüne alınarak üçret politikası aynı olmalı.Bireysel eğitim almayan bireye imza atılmamalı. Kurumlar eğitime alacakları bireylere eğitimin dışında hiç bir vaatte bulunmamaları.Kanun,yönetmelik,genelge ve özel eğitimle ilgili tüm yazılanlar uygulanmalı,işlerlik kazandırılmalı.Yasalar açık ve net kurumda çalışan arkadaş hakedişini alamamışsa aynı gün ispatlayıp işinden ayrılabilir.Tabi arkadaşım çalışırken kenisini kurum asgari ücretle çalışıyor gösteriyorsözleşmedeki parasını veriyor,çalışanda bir itirazda bulunamıyor.İş bulamam korkusuyla sözleşmeyi yanlış imzalıyor.Kurumla hangi paraya anlaşmışsa onu yazdırmalı. Aslına bakılırsa her iki tarafta yanlış yapıyor..

Parasını almayan çalışmaz.Bunun altında dedi kodu yapmaya çalışma.

ilginize tşk .ederim

süper :)

özel de çalışıp paralarımızı alamıyoruz yakınmalarına bir çözüm üretirmiyiz diye bu başlığı açtım ama yazan çözüm üreten yok . Demek ki herkes halinden memnun.padişahım iki fil daha ver demiç hoca o misal.

konuyu detaylandıra bilirmisiniz....