Soru-Cevap

Nurşin hanım bu görüşme niye burada kalmış hayret ettim .

Sürdürülmeli ...buraya dönelim yine .

Tartışma bazı yönleriyle hiperaktivite konusunda sürüyor bir yandan ama şunu söylemeliyim bu pdd tanısı aspirin tedavisi gibi olmaya başladı .PDD eğitimi önerilse kabul edeceğim de   her hiperaktif sonucu pdd ye bağlamak ne derece doğru, bu şüpheli.

Neyse bu tarıtışmayı sürdürürüz,(siz bana kızmassınız değil mi?)  :)

Selam arkadaslar,

acil yardima ihtiyacim var. Almancadan türkceye dil ve konusma terapisiyle ilgili soru katalogu cevirisi yapmam gerekiyor.Kendim uzman terapistim ama almanyada okudum ve dolayisiyla türkce bazi terimleri bilmiyorum.bana eger yardim ederseniz cok sevinirim.

örnegin takildigim kelime anamnese: yani hatanin gecmisi ile ilgili bilgi edinmek ama eminim buna kisaca bir terim vardir.Hasta ile ilk oturumda ebeveynlerden edinilen bilgiler bunlar motorik gelisim falan gibi.

Birde terapide kullanmak icin türkce materiyale ihtiyacim var her tür hastalik icin olabilir, tr de bunlari nereden buluyorsunuz, ismarlayabilecegim bir kurum var mi?

yardimlariniz icin tesekkürler

saygilarimla

Senay Uzun

yanıtlarınız için teşekkürler.Oğlum için kastettiğim hipotoni sanırım yanlış kullandığım terim oldu.Kasları yumuşaktı .ve sensori terapide de propioseptif duyuda yetersizlik olduğu söylendi ki bunu biz farketmiştik.Masajdan çok hoşlanıyor.Sıkıştırma vb. oyunları seviyor.Şu anda kreşin ilk günlerindeki silik pasif arda nın yerini hareketli arda aldı.şimdi de en hareketli oymuş.Ayrıca itme vurma gibi davranışlar da başladı.Koşmak isteği vb. var.

Ama birşeyle ilgilendiği zaman dakikalarca hassasiyetle o şeye fokuslanıyor.Aşırı bir dikkat var ve süresi hiç de kısa değil.Over focus durumu olarak tanımlamıştı bunu yankı yazgan bey...Bilişsel faaliyetlerde ve sanatsal etkinliklerde kreşde en iyilerdenmiş.ancak iletişim sorunu halen var.İletişim yok değil.ama yaşıtları gibi değil.

Ayrıca çok hızlı öğreniyor,motivasyonu çok yüksek,kendinde eksik gördüğü yönleri tammlama,başarabilme azmi içinde.(Kaydıraktan kayabildim korkmadım diye gülerek ve heyecanla bana dönüp gülümsemesi bunu gösteriyor)İlginç bir çocuk aslında hiç bir kalıba uymuyor.O yüzden de atipik PDD denildi galiba.

Daha önce yazdığım gibi çeşitli semptonları birbirnden ayırmak gerekir.Öğrenme bozukluğu ve hiperaktivite ya da hiperkinezi sorunları nı birbirinden ayırmak gerekli.Parmak uçlarında yürümeyi getiren hareket organizasyonlarını düzenlemekle işitmede görmede bütünsellik azalarak ayrımlaşma başlar.Hiperkinezi arttıkça harekette ve görmede bütünsellik de artar.Sizin söz ettiğiniz korku durumlarında akıp gitme, korku ve endişe anlarında öğrenme bozukluğu olan normal çocuklarda da görülür.Ancak söz ettiğiniz tablo atipik bir gelişim gecikmesini de çağrıştırıyor.Ne ki önemli olan sıkıntıların giderilmesidir, eğitimcileriniz gelişimde geri kaldığı alanlarda çalışacaktır.Hareket oranını artırarak ritmli ve hızlı yürüyüşlerle hareketli oyunlarla yaşıt ilişkilrindeki endişe azaltılabilir.Hareket ve algıdaki bütünsellik azaltılabilir,tüm duyularda ayrımlaştırma artırılabilir.Asberger ya da atipik otizm ya da başka bir tanı konmasının bir eğitimci için çok önemli olduğunu sanmıyorum.Yakınma konularınız ortada ve yaşı henüz küçük .Hipotoni dediğiniz tanımlama genelde ağır zihin engellerinde görülür,sizin dediğiniz akma boşalma hali otistik çocukların bir kısmında zaman zaman görülen savunma halidir,yeşil barışçıların direnişlerine benzetirim ,birlikte çalıştığım bir arkadaşımda sakız hareketi derdi,o hareketi hipotoni olarak tanımlarsanız normal tonusa getirecek bir düzenleme yapmanız yani hareketi artırmanız gerekir ki bu elbet yanlış tanının getirdiği yanlış tedavi olur

saygılar

SAYIN ÖZEL EĞİTİMCİ ARKADAŞLAR,4 MARTTA ESKİŞEHİRDE YAPTIĞIMIZ TOPLANTI KATILIM VE İÇERİK AÇISINDAN OLDUKÇA VERİMLİ GEÇTİ.TOPLANTIYA DERNEK YÖNETİMİ YANISIRA PRF.SÜLEYMAN ERİPEK,YARD.DOÇ.ATTİLA CAVKAYTAR,İÇEM,ENTEGRE VE ARAŞTIRMA BİRİMİNDEN ÇALIŞAN VE DOKTORA YAPAN ARKADAŞLARIMIZ KATILDI.ESKİŞEHİRDE ŞUBE AÇMA KARARLAŞTIRILDI,ARKADAŞLARIMIZ GÖREV ALDILAR.DERNEĞİMİZİN ÇALIŞMALARI VE YAPILMASI GEREKENLER NİTELİKLİ BİR ŞEKİLDE TARTIŞILDI.5 MARTTAKİ ANKARA TOPLANTIMIZDA DA ANKARADA ŞUBE AÇMA KONUSUNDA GÖRÜŞ BİRLİĞİNE VARILDI VE KOŞULLAR DEĞERLENDİRİLDİ.BU HAFTA SONU DERNEĞİMİZİN WEB SAYFASININDA FAALİYETE GEÇMESİYLE MESLEKDAŞLARIMIZ DERNEK VE BİRBİRİLERİ İLE DAHA SAĞLIKLI İLETİŞM KURACAKLARDIR..ÖZEL EĞİTİM MESLEĞİNİN ETKİN VE SAYGINLIĞI KONUSUNDA ÇABA GÖSTEREN TÜM ARKADAŞLARA SEVGİLER SAYGILAR...ERCAN KARACA GENEL SEKRETER.ercankaraca16@mynet.com  öZEL EĞİTİMCİ ARKADAŞLAR,DERNEĞE ÜYE OLABİLMEK VE İLETİŞİM İÇİN WEB SAYFAMIZI YENİ BİR FİRMA İLE ANLAŞARAK HAZIRLAMAKTAYIZ.BİR HAFTA İÇİNDE DERNEĞİN WEB SAYFASI HAZIR OLACAK.BURADANDA ÜYE OLUNABİLECEK.BİLGİ İÇİN 05327642683 ERCAN KARACA ARANABİLİR.DERNEĞİMİZİN MADDİ ŞARTLARI GELİŞTİKÇE DERNEKTE SÜREKLİ BİR GÖREVLİ İSTİHDAM EDECEĞİZ.

 BU YAZI GENEL SEKRETERİMİZİN YAZISIDIR VE ALINTIDIR DAHA AYRINTILI BİLGİYİ KENDİSİNDEN ALABİLİRSİNİZ

tuncay aras

özel eğitim uzmanı

Reaktif bağlanma bozukluğu bir çok normal çocukta da ortaya çıkabilen bir olgudur.Otizmde de diğer semptanların yanısıra görülebilir.Ailenin yetiştirme biçiminin ve tutumları nın da öönemi büyüktür.Bağımsız çocuk yetiştirmek eğgitimsel ilkelerimiz arasında pek yoktur.

Tepkisel bağlanma bozukluğu olmayan otistik çocuklarımız da vardır.Aileden uzak kaldığında güvensizlik ve endişe nedeniyle çocuğun kendi bir ipek kumaş gibi salmasını,tepki vermesini   hipotoni diye tanımlıyorsanız,bu tavır diğer endişe durumlarında da,yeni başladığı bir etkinlik ya da girdiği bir ortamda da olur.Tepkisel bağlanma bozukluğu en çabuk üstesinden gelinen bir semptondur.

Yer çekimi algısında bir artma dediğinizde ise daha yavaş hareketleri düşünebiliriz ki genelde hareket hızlı ve kontrolsuzdür.Zaten parmak ucunda yürümek de hiperkinezinin bir özelliğidir ayna sendromlarında sık rastlanır,kol kasları gevşek değil taş gibidir eller yumuk yumuktur.Otizm bir çok semptonu barındırabilir,çoğunlukla hiperkinezi vardır.algılarda ters görünme (ayna) ve 6 ile 9 karışması gibi ters görme vardır.Çocuğuna göre şiddeti farklıdır..Duyuların çalıştırılması ve ritim çalışmaları işitme görme ve konuşmada belirgin ilerlemeler yapabilir,çizgiden başlayarak,geometrik şekillerin yazılması ve okunması görsel dizinler ve  ritmi de içeren tüm okuma yazma etkinliklerinin düzeye göre çalıştırılması çok kere sonuç getirir.Kendini ifade etmede ve ve anlamada rahatlamalar oluşur.Zaten alınan özel eğitimde de geliştirilen yönler bunlardır.

Anlattığınız kadarıyla ağırlıklı olarak bir hiperkinezi sorununuz görülüyor.Ağır hiperkinezi otizm dışında da tek başına bir sendrom olarak bulunabilir ve gelişimi geriletebilir.Ne ki el göz koordinasyonu (makas) ve ince devinsel gelişimde yaşına göre bir gelişim gösterdiğini söylüyorsunuz,araba sürme oyuncak meyvelerle pazarcılık oynama ise otizm konusundaki teşhislerin doğruluğunu tartışmalı hale getiriyor,ve yine bizi hiperkineziye getiriyor.Doğru teşhis doğru sağıltımı getirir dikkatli olmanızı öneririm ,sorununuz tek başına hiperkinezi de olabilir.

saygılarımla

KÖROĞLU ÖZEL EĞİTİM ve REHABİLİTASYON MERKEZİne eğitimin kalitesini ,öğrenci velilerini ve en önemlisi özel gereksinimli öğrencileri düşündüğü için teşekkürler.....Sağlam kurum olmanın ve ayakta kalabilmenin şartlarından biri ve en önemlisi özel gereksinimli öğrencilerin eğitim gereksinimlerni belirleyebilen ve bu gereksinimlere planıyla ,proğramıyla cevap olabilen meslek elemanlarıyla çalışmaktır.Özel eğitim ve Rehabilitasyon merkezlerinde özel eğitim öğretmenlerinin çalışma olanaklarının kısıtlanması ya da başka alanlardan özel eğitim öğretmeni adıyla insanların çalıştırılması özel gereksinimli öğrencilerin önüne duvar örmektir.Eğitime gereken önemi vermeyen kişiler yada kurumlar tasını tarağını toplayıp bu alandan ayrılmak zorunda kalacaktır. Saygılarla....   

ÖNCELİKLE HERKESE SELAMLAR SUNU EKLEMEK İSTİYORUM BİR İŞTE HEYECAN OLMAZSA ŞEVK TE OLMAZ. VE BİZİM İŞİMİZİ YAPANIN ANCAK ÖNÜNÜ KESEREK BUNA MANİ OLABİLİRİZ BU DA KONSMAYLA DİGİL ANCAK HUKUKSAL ALANDA OLUR. HERKESE İYİ CALISMALAR.

KENETLENELİM ARKADASLAR YORUM YAPACAGIMIZA. 

dediğinizde haklısınız zannederim arkadaşım biraz heyecanlı,bu toplantının amacı kimsenin yolunu tıkamak değil merkezlerde kimlerin ne görevle çalışacaklarının netleştirilmesidir,çünkü sınıf öğretmeni arkadaşların okula gidipte destek eğitime ihtiyaç duyan çocuklarla çalışması yadsınamaz

tuncay aras

özel eğitim öğretmeni

evet çok azlar

Sayın Ali Kaya: 

  Sanırım heyecanlı bir ruh hali içindesiniz.Bence amacınız birilerinin yolu tıkamak değil mesleğinize sahip çıkmak, hassas bir alanda çalıştığımızın bilinciyle bu alanda çalışacak kişilerin belirlenmesinde yeterlilik ölçütlerini güçlendirmeye çalışmak olmalı. bu kişisel yada belli bir mesleğin sorunu haline getirilmemeli. çünkü bu durumdan siz özel eğitim uzmanlarının yanısıra hem aileler hem eğitimin kalitesi hemde en önemlisi çocuklar zarar görecektir.

iyi çalışmalar

Tuncay bey ,yanıtınız için teşekkürler.

Oğlum bu aralar resimli kitapları çok seviyor ve her gece mutlaka resimlerine bakıp bir öykü oluşturuyoruz.akşam hastaneye gittim (Doktorum acil bir hasta için)geldiğimde beni sevinçle karşıladı ve anne gelmiş dedi.ona hasta bir amcaya baktım dedim.Bana nasıl bir amcaydı diye sordu.Başka bir odadan babası seslenince burdayım diye yanıtladı.balonları havaya fırlattı ve onlar düşerken yağmur yağıyor diye bir oyun yarattı.Oyun hamuru,geometrik şekillerden ev araba ağaç yapma,bebekleri gezdirme,doktorculuk oynama.araba sürme.,oyuncak meyvelerden pazarcılık oynama,tarlaya ekme.,neyin nerde yetiştiği ve sınıflandırmalarda çok iyi.Makası iyitutuyor kesme yapıştırma boyama gibi etkinliklerde çok iyi.grupla oynanan oyunlarda çok iyi.benzetmeleri ise harika .geçen gün masaya dökülen suya tavşan gibi olmş bu dedi.Gerçekten iki büyük kulak gibi yayılmıştı su.Boyum yetmiyor,açamadım vb. yardımlar isteyebiliyor.Çözümler bulabiliyor.Bedensel güveni çok arttı.Başaşağı durma ,atlama vb. gibi talimler yapıyor kendi kendine.Hafifhipotonik hali bile neredeyse yok gibi.Müziğe karşı ilgisi,dansları taklit etme ve şarkıları pandomimi ile dramatize etme şeklinde çok iyi yapabiliyor.Bir çocuk psikiyatrisi uzmanı arkadaşım  oğlumda reaktif bağlanma bozukluğu olabileceğini de söylemişti.benim merak etttiğim bunlarda sensori terapi ihtiyacı olacak kadar belirtiler oluyor mu?Yani tepkisel bağlanma bozukluğunda,hipotoni,yerçekimi algısında artma ,parmak ucunda yürüme gibi belirtiler de olabilir mi?

Tuncay bey ilgilinizden dolayı teşekkür ederim bende bütün özel eğitimci arkadaşları orda görmeyi ümit ediyorum.. tekrar teşekkürler iyi akşamlar...

HER ÇOCUKTA BU GELİŞMELERİN OLMASI MÜMKÜN DEĞİL SİZİN ADINIZA SEVİNDİRİCİ.ÇOCUĞU GÖRMEDEN VE AYRINTILI DEĞERLENDİRME YAPMADAN GELECEĞİ İLE İLGİLİ BİRŞEYLER SÖYLEMEK ÇOK DOĞRU OLMAZ,ANCAK ANLATTIKLARINIZDAN YOLA ÇIKARSAK ÇOCUĞUNUN İYİ DÜZEYDE VE İLERLEYEN YILLARDA BU DÜZELME DAHA DA İYİYE GİDECEKTİR.SİZİN YAPMANIZ GEREKEN İSE İLKÖĞRETİM YAŞINA KADAR EĞİTİME DEVAM ETMEK EĞER BU YAŞA KADAR SORUNLARININ TAMAMI ORTADAN KALKARSA(AKADEMİK VE SOSYAL ANLAMDA) O ZAMAN ÖZEL EĞİTİME SON VEREBİLİRSİNİZ ANCAK ŞUNU DA SÖYLEMELİYİM Kİ BU ÇOCUKLARDA TAMAMEN İYİLEŞME OLAMAYACAĞI VE DÖNEM DÖNEM DESTEK EĞİTİME İHTİYAÇLARI OLACAĞI GERÇEĞİ.

SAYGILARIMLA

TUNCAY ARAS

ÖZEL EĞİTİM UZMANI