Soru-Cevap

Sayın arkadaşlarım sizin yazdığınız yorumları okurken hiç şaşırmadım. Bu tartışmalara bir çok kez şahit oldum. 4 yıllık bir psikolog olarak bende insanların arasına karıştığım zaman saygı görüyorum. Ayrıca kendi mesleğime bende saygı duyuyorum. Psikolojik danışmanların mesleğinede saygım var. Ancak bizlerin gördüğü bu saygı özel eğitimde, hastanede ve diğer tüm kurumlarda hakettiği yerde değil. Özel eğitimde öğretmen gibiyiz, hastanede hemşire gibiyiz. Yani demek istediğim bizim meslek kanunlarımız yeterli değil ve böyle devam ettiği sürecede 2. planda kalmaya mahkumuz diye düşünüyorum. Bizim asıl konuşmamız gereken mesleğimize olan saygıyı nasıl arttırabiliriz ve bunu meslek kanunları yönünden nasıl daha sağlam ve sağlıklı hale getirebiliriz. Bu konu hakkında nasıl bir çalışma yapabiliriz?

Murat Bey ayakta alkışlıyor ve şapka çıkarıyorum. İyi bir konu...iyi bir ayrıştırma ve iyi bir anlatım tebrikler

Eline dilin sağlık... Bakalım buna nasıl cevap verecek bu sitenin kıdemlisi Ufuk Bey. Sanırım Ege üniveristesinde öğretim görevliiydi, ve özel eğitim merkezi açmak üzereyde bir aydır tekip edemiyorum ama sanırım açmıştır. Bu arada yeni isimler görüyorum. Eskiden bu siteyi tekip edeneler Ufuk beyi çok iyi tanırlar kendinin en güzel meziyeti devamlı gülemesidir. Çok neşeli bir insan olduğu için kendisine saygılarımı sunuyorum efendim.

Nurdan hanım ve Murat bey, aklıma takılan ADLİ psikoloji konusuna gösterdiğinizilgiden dolayı teşekkür ederim. nikahımdan dolayı ankaradaydım ve internete giremedim, teşekkür mesajımın gecikme sebebi budur. tekrardan teşekkür ediyorum. SAYGILAR

bu tartışmalardan kimse karlı çıkmıyor, çıkamazda. bence psikoji mezunları rehabilitasyon merkezinde de okullarda da görev alabilmeli (pdr-psikoloji önceliği hakkında formasyon eğitimi sebebiyle pdr mezunları diyorum elbette) pdr mezunları psikologların önünü kapatmaya çalısırken felsefe ve sosyoloji mezunlarının önünü meb açıyor. sosyoloji mezunu felsefe mezunu bir psikoojik danışman ve rehber öğretmen görmektense, psikoloji mezunu bir psikoojik danışman ve rehber öğretmen görmeyi yeğlerim. okullarda staj yaparken yetersizliklerini görmek acı verici hakikaten ama layıkıyla yapanlar da vardır eminim. psikoloji derneğinin de pdr mezunlarına WISC-R uygulama sertifakasını vermesini talep ediyorum :)şimdi homurdananlar ikisini bir bölüm yapalım olsun bitsin diyor, sınırlar nerde o zaman birbirine karısır 2 meslek diyor ama napalım düzen böyle bu gemide... sevgi saygı ve muhabbetle...

Birbirimizin uzmanlıgına saygı duyup , kendi sınırlarımızı bildigimiz olcude insanlığa faydalı olabiliriz. Rant savaşının hırsına degil, bi lgimizi, uzmanligimızı, saygınlığımızı pekiştirmenin haklı gururuna odaklanalım. Hepimizin odak noktası insan ve insanların egitimi ise, bu pdr, psikolog, diger egitmen ve gelisimciler dahil ekibin ortak basarisidir. Hangi alana genellerseniz genelleyin sonuc yine bu odak noktasıdır. Hepiniz sevgiyle ve esen kalın. Turm arakdaslarıma basarılar diliyorum.

Ama egitim konusunda yalnız PDR diyorsanız bu da yanlıstır. Unutulamamalı ki Psikolojinin egitimi cok daha derin ve kapsamlıdır. Psikolojide pedagojik formasyon olayının olmamasının nedeni ise psikolojinin egitiminin o denli ağır olmasının ve isteğe bağlı yapılıyor olmasından kaynaklıydı. Bir baska nedeni de bundan 10-13 yıl oncesine kadar PDR mezunlarının , egitimlerinde o unvanı alabilecek yeterlilikleri olmamasına ragmen psikolog unvanını kullanarak pek cok devlet kurumunda bile psikolog olarak calısıyor olmalarındandı. Bunun suclusu tabiki PDR'ci arkadaslarımız degildi, onları yanlış yonlendiren ve kendileri bile net ayırımı tam bilemeyen yonetimdeki ust duzey buroklarındı. Sonuc olarak PDR mezunu arkadasların da Psikooji mezunu arkadasların da yeri ve onemi mutlaktır. catışma konusu yersiz ve sacmadır.

Oncelikle EFPA yasalarını ve PDR'ci - psikolog gorev alanlarınının cesitliliklerinin incelemenizi oneririm. Benzer ya da yakin gibi gorunse de, her meslegin uzmanligi ayridir ve saygi duymaliyiz oncelikle. Ne psikolog psikiyatristle, ne de psikolog PDR'ciyle kiyaslanmamali. Ekip calismasi gerektiren durumlar da bu nedenle onem tasir. Psikolog PDR'cinin egitimine saygi duyacak, PDR'ci de psikologun. EFPA yasalarından bahsediyoruz ama Avrupa'da bu tur tartismalar, gorev sınırını bilememe yoktur. yapmayın arkadaslar yakısmıyor bu tur tartısmalar bizlere. PDR'ci de Psikolog da avrupada pek cok alanda gerekli gorulmekte olup pek cok alanda faaliyet gostermektedir.

Arkadaslar farkindamisiniz bilmiyorum ama kendi icinizde bile hala tutarsiz ve birbirinize ustunluk taslama yarisindan baska bisey degil bu tartismalar. Her meslegin gorev ve yeterlillik sınırları zaten belli degil mi? PDR ve Psikoloji, mezun olunduktan sonra alınan unvanla zaten cok net bence. Psikolojinin alanı da sanıldıgı uzere yalnızca saglık bakanlıkları degildir, once bunun idrakında olunmalı. Psikolojinin Alt dallarının bilinerek sınırları konusunda konusulmalı.

mrblar ben pdr öğrencisiyim. alanımz psikoloji kadar geniş ve zevkli olduğuna inanmıyorum.ve pdr yi bırakıp psikolojiye geçmeyi düşünüyorum.sayın murat bilimin "2. planda kalmaya mahkumuz" demesine çok üzüldüm.gerçekten böylemi düşünüyosunz?

yani onları suça iten etkenler, ailevi durumları, sosyoekonomik durumları, çocuğu sadece suçlu olarak değil onu bir bütün olarak ele alıyoruz... umarım sorularınızın cevaplarını yanıtlayabilmişimdir...eğer bu konuda kafanıza takılan birşey olursa sorabilirsiniz...kolay gelsin

mesajınızı yeni aldığım için anca şimdi cevap yazabiliorum kusura bakmayın...ben şu an adalet bakanlığına bağlı olarak çocuk mahkemesinde çalışmaktayım...adalet bakanlığında çalıştığımız için de eğer yanlış bilmiyorsam direk olarak adli psikolog unvanıyla atanıyoruz..adli tıp'ı tam olarak ben de bilmiyorum...aslına bakarsanız bu sene adli tıpa yüksek lisans için başvurmak istiyordum, çünkü çocuk mahkemesinde çalıştığım için cazip gelmişti ancak ne varki ingilizcem yetersiz olduğu için başvuramıorum... diğer sorunuza gelince...ben buraya KPSS ile atandım. şimdilik çok memnunum ancak uzun vadede yapılaak bir iş olduğunu düşünmüyorum,tabiki insan kendini geliştirmek istediği sürece her yerde geliştirmek isteyebilir...ama burası geçici bir doyum sağlar..burda yaptığımız işe gelince, suça itilmiş çocuklarla görüşmeler yapıp onlar hakkında sosyal inceleme raporu hazırlıyoruz...

SAYIN MESLEKTAŞLARIM ÖNCELİKLE CEVAPLARINIZ İÇİN TEŞEKKÜR EDİYORUM... HASRET'İN SORUSUNU ANLIYABİLİYORUM BENİMDE YURT DIŞINDA OKUYAN ARKADAŞLARIM VAR VE AYNI KONULARI ARAŞTIRMIŞLARDI BANA SÖYLEDİKLERİNE GÖRE ALMANYA'DAKİ OKULLARIN TÜRKİYE'DEKİLERLE DENK OLDUKLARI FAKAT TÜRKİYEDEKİ ÇOĞU FAKÜLTENİN ALMANYA'DAKİ FAKÜLTELERE GÖRE YÜKSEK OKULA DENK GELDİĞİ YANİ HASRET DEMEK İSTEDİĞİM SENİN OKUDUĞUN FAKÜLTENİN BURADAKİ OKULLARA DENKLİĞİNİN VAR OLDUĞU. MESLEĞİNİ TÜRKİYE'DE DE KULLANABİLİRSİN. AYTAÇ BEYİN SORUSUNA İSE ŞÖYLE CEVAP VERİYİM: BEN BULUNDUĞUM YERDE Kİ AĞIR CEZA VE ASLİYE CEZA DURUŞMALARINA BİLİRKİŞİ OLARAK GİDİYORUM. BUNUN İÇİN ÖZEL Bİ UZMANLIK İSTEMİYORLAR. KATILDIĞIMIZ DURUŞMALAR TACİZ VE TECAVÜZ DAVALARI, CİNSEL İSTİSMAR İLE İLGİLİ OLUYOR EN AZINDAN BENİM KATILDIĞIM MAHKEMELER ÖYLE. AYRICA ADALET BAKANLIĞI BÜNYESİNDE ÇALIŞAN PSİKOLOG'LAR KANUNLARDA VE UYGULAMADA UZMAN OLARAK DEĞERLENDİRİLİYOR. SEVGİLER... SAYGILAR...

NURDAN HANIM SELAMLAR. ADLİ psikolg olarak çalıştığınızı söylemişsiniz, benim size bir kaç sorum olacak. adli psikolog derken, psikolog olarak adliyede mi çalışıyorsunuz?, adli psikoloji master'ı yaptınız da adli tıp'ta mı çalışıyorsunuz ?, adli tıp ta görev alabilmek için ne gerekmektedir ? ve en son adliye'de psikologsanız adliye ortamını tavsiye edermisiniz ? yani çok posif kalmak istemeyen birisi için ideal midir. valla soru bombardımanım için kusura bakmayın ve şimdiden teşekkür ederim. saygılarımla...

ufuk arkadaşım sana sadece gülüorum, diğer meslektaşlarımın da belirttiği gibi psikolojinin bir çok alt dalları var ve ben de o alt dallardan birinde adli psikolog olarak görev almaktayım...eğitim bilimleri=pdr değildir. madem biz sadece sağlık bakanlığında istihdam edilmeliyiz öyleyse siz pdr'ciler de sadece milli eğitim bakanlığında istihdam edilmelisiniz...

merhaba kezban ilginiz icin tesekkür ederim, hem denklik sorunu, ve birde : almanyada burada okudugum bu yöntemi türkiye kabuledermi yasal olarak. duydugum kadariyla bazi ülkeler diger ülkelerin meslegini - yani ögrenim bicimini kabul etmiyormus. ve bu anlatmaya calistigim meslek türkiyede psikolojik danisman olarakmi adlandiriliyor? umarim anlatabilmisimdir...

Biraz daha bilgi verebilir misiniz? Denklik sorunu olur mu demek istiyorsunuz sanırım.

Merhabalar, ben almanyada su an acik ögretimden psikolojik danismanlik okuyorum. Bence herkes sinirlarini bilmelidir yoksa gercekten bilincsiz hareketlerde bulunulabilir. ben ileride hasta olmayan , ilac tedavisi görmeyen, saglikli insanlarla calisabilirim. tedavi , ilac, sigortali hastalar yok! Ileride psikolojiterapist ögrenirsem eger ,k i düsünüyorum o zaman tedaviyede izin var. Benim asil sorum, simdi ben ileride türkiyeye temelli olarak gelsem, orda is bulma imkanim nasil?? Ordada kabul edilebilirmi sizce bu meslek ! Bu arada üniversitede okumadim, ögrenmis oldugum bir meslek var ve yeterli mezuniyetimde vardi ve kabul ettiler acik ögretimden psikolojik danismanliga! Yardimci olursaniz cok sevinirim.... Saygilarimla Hasret Takak

Murat Bey ellerinize sağlık... bunun üzerine de anlamayan varsa bence daha fazla uğraşmamak lazım. mesleğimizi sisitemin sınırlarıyla daraltmaya ve esnetmeye kalkmaz umarım artık birileri.Bu,bu kadar basit değil çünkü.Bu arada şu yanlışa düşülmeketedir:Psikoloji ''Klink'' alanla sınırlanmaktadır farklı meslek elemanları tarafından.Bu açıdan bakanlara güzel bir fikir olacaktır eminim bu yaptığınız ayrım.. sevgiler,saygılar

sayın Murat BiLiM; yukarıda yazan "MESLEĞİMİZE SAHİP ÇIKALIM..." konulu mesajınıza tamamiyle katılıyorum 2007 mezunu olduğum halde (yani piyasanın içinde yeniyim) psikolog olmayıp ta "ben psikoloğum" diyerek ortada dolanan ŞAHSİYETLER! ile karşılaştım biz RUH BİLİMCİLER olarak, (sıfatımıza dikkat çekmek istiyorum RUH BİLİMCİ) Türkiye'de PSİKOLOJİ alanını ileriye taşıyacak ipi en ön saflarda göğüslemesi gereken ALANDA UZMAN kişileriz. ************Saygıdeğer MESLEKTAŞLARIM (meslektaşlarım ibaresine lütfen dikkat ediniz) mesleğimizin onurunu, mesleğimizi sahiplenerek yüceltebiliriz aksi taktirde, syn. MURAT BİLİM'in söylediği gibi "BİZDEN ÖNCE SAHİPLENENLERİN BİLİNÇSİZ HAREKETLERİNDEN BİZ DE SORUMLU OLURUZ..." ***SAYGILARIMLA****

sayın Murat BiLiM; yukarıda yazan "MESLEĞİMİZE SAHİP ÇIKALIM..." konulu mesajınıza tamamiyle katılıyorum 2007 mezunu olduğum halde (yani piyasanın içinde yeniyim) psikolog olmayıp ta "ben psikoloğum" diyerek ortada dolanan ŞAHSİYETLER! ile karşılaştım biz RUH BİLİMCİLER olarak, (sıfatımıza dikkat çekmek istiyorum RUH BİLİMCİ) Türkiye'de PSİKOLOJİ alanını ileriye taşıyacak ipi en ön saflarda göğüslemesi gereken ALANDA UZMAN kişileriz. ************Saygıdeğer MESLEKTAŞLARIM (meslektaşlarım ibaresine lütfen dikkat ediniz) mesleğimizin onurunu, mesleğimizi sahiplenerek yüceltebiliriz aksi taktirde, syn. MURAT BİLİM'in söylediği gibi "BİZDEN ÖNCE SAHİPLENENLERİN BİLİNÇSİZ HAREKETLERİNDEN BİZ DE SORUMLU OLURUZ..." ***SAYGILARIMLA****