12-03-2006 |

Yüksek basınç ve kaygı

 

 

Doç. Dr. M . Emin Elbüken sitesinde hiperbarik oksijen tedavisinin mucizeleri yazısında  tedaviyi şöyle tanımlamış;

"Basınç odaları" yıllarca öncesinden bu yana dalgıçlarda rastlanan Vurgun Hastalığının (diğer adıyla Dekompresyon Hastalığı) tedavisinde kullanılmaktadır. Oksijenin 1775 yılında keşfinden sonra" basınç odalarında kullanılmaya başlaması ile ve özellikle 1950’li yıllardan itibaren yapılan deneysel ve klinik çalışmalar sonucunda etkinliği kanıtlanarak tıbbi tedavi alanında uygulamaya giren Hiperbarik Oksijen Tedavisi" günümüzde birçok hastalığın tedavisinde önem kazanmış ve uygulanır hale gelmiştir

.

Ülkemizde ise Cumhuriyetin kurulmasından sonra Deniz Kuvvetlerimize özgü basınç odaları" hem asker hem de sivil dalgıçların tedavisinde kullanılmıştır. 1983 yılında GATA Komutanlığı Deniz ve Sualtı Hekimliği Anabilimdalı kurularak" bu alanda hekim yetiştirilmeye başlanılmıştır. Aynı yıllarda İstanbul Tıp Fakültesi’nde de Deniz ve Sualtı Hekimliği eğitimi başlatılmıştır. Hiperbarik Oksijen Tedavisi" ülkemizde" ilk defa 1985 yılında GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesinde" vurgun dışındaki hastalıkların tedavisinde de kullanılmaya başlanmıştır. 1996 yılında hastanemizde tesis edilen 16 oturan ve 8 yatar durumdaki hasta kapasiteli" yeni teknik donanımlı Hiperbarik Oksijen Tedavisi Ünitesi ile daha geniş hasta grubuna hizmet verilmeye başlanılmıştır.

 

Hiperbarik basınç Tedavisinin tarihçesine baktıktan sonra çocuklarımızda özellikle otistik çocuklarımızda neden kullanıldığınına bakalım genel tanımı şöyle anlatıyor Elbüken,

BU TEDAVİ HANGİ HASTALIKLARDA KULLANILMAKTADIR?
Özellikle içinde bulunduğumuz soğuk ve rüzgarlı kış günlerinde Hiperbarik Oksijen Tedavisinin acil kullanımı daha da önem kazanmaktadır
. Kömür sobaları ve tüplü şofbenlerin kurallarına uygun olmayan kullanımları sonucu meydana gelen karbonmonoksit ve benzeri toksik gaz zehirlenmelerinde" ciddi vakalarda erken dönemde hayat kurtarıcıdır. Ayrıca “Frostbite” denilen soğuğa bağlı donmaların acil tedavisinde de önemli bir yere sahiptir. Hiperbarik Oksijen Tedavisinin acil hastalıklardaki kullanımı bunlarla sınırlı değildir. Termal Yanıklar" Kompartman Sendromu" Ezilme Tarzı Yaralanmalar (Crush Yaralanmaları)" Ani Travmatik İskemiler ve Beyin Ödemleri" Gazlı Gangren" Ani Görme ve İşitme Kayıpları" Aşırı kan kaybına bağlı Kansızlık gibi acil kullanım alanları da vardır.

Hiperbarik Oksijen Tedavisinin" kronikleşmiş hastalıklardaki uygulamaları önemli bir yer tutar. Tedavisinde kullanıldığı bazı hastalıklar arasında Diyabet ve Burger Hastalığı gibi dolaşım yetmezliğine bağlı iyileşmeyen yaralar" Kronik Kemik İltihapları" Mukormukozis gibi tedaviye Dirençli yaygın mantar Enfeksiyonları" Beyin Abseleri ve şua tedavisine bağlı Radyasyon Nekrozları sayılabilir.

 HİPERBARİK OKSİJEN NASIL İYİLEŞTİRİYOR?

Hiperbarik Oksijen" normal atmosfer basıncının (760 mm Civa) 2" 2"5" 3 katına kadar arttırılarak özel olarak imal edilmiş bir basınç odasında ve konforlu bir ortamda" hastaya %100 Oksijen solutulmasıyla gerçekleştirilen sistematik bir tedavi şeklidir. Örneğin 3 atmosferlik basıç altında %100 oksijen solunduğu zaman" dokulara temiz kan götüren atardamar kanındaki oksijen kısmi basıncı 20 katına çıkar.

Basıncı artmış oksijen" etkinliği artmış oksijendir ve doku düzeyinde birçok olumlu etkiler yapar. Bu etkiler arasında yeni damar gelişimi ve yara iyileşmesini sağlayan kollajen-fibroblast üretiminin artması" mikrop bulaşmış dokulardaki bakterileri öldürerek vücudu koruyan hücrelerin etkinliklerini arttırması sayılabilir. İşte Hiperbarik Oksijen bu etkileri sayesinde" doku düzeyindeki düşük oksijen basıncı nedeniyle bir türlü antibiyotiklere ve cerrahi tedaviye yanıt vermeyen kronikleşmiş yaralar" kaynamamış mikrop bulaşmış kırıklar" yanık yaraları ve oksijensiz ortamda hızla üreyen bakteri gruplarına bağlı enfeksiyonların iyileşmesi için etkili bir destek sağlanmış olur.

Doku düzeyindeki basıncı arttırılmış oksijenin etkileri sadece bunlarla sınırlı değildir. Dokulara oksijen taşıyan kırmızı kan hücrelerine sıkıca bağlanmış karbonmonoksitin" 23 dakika gibi kısa bir sürede buradan ayrışmasını sağlar.
Bu etkiden" karbonmonoksit zehirlenmesinin tedavisinde" beyin yapılarını korumak için yararlanırız. Doku oksijenasyonunun artması" aynı zamanda tüp gazın neden olduğu ve oksijensizliğe (hipoksi) yol açan karbondioksit zehirlenmeleri için de aynı acil öneme sahiptir. Hiperbarik Oksijen Tedavisi" Gazlı Gangren Enfeksiyonunda" oksijensiz ortamı tercih eden mikropların toksin üretimlerini ve üremelerini durdurur.

Hiperbarik Oksijen" yüksek basınçlı sualtı ortamından atmosferik ortama aniden çıkışla" basınç azalmasına bağlı olarak gaz kabarcıkları haline geçen kandaki erimiş azot gazını tekrar" gaz kanunları uyarınca erimiş hale döndürür ki bu özellik" dalgıçların Vurgun Hastalığının tedavisinde önemlidir. Ancak" buradaki tedavi basınçları ve prosedür biraz daha farklıdır.

Evet,

 Şimdi otizm tedavisinde önerilen bir yöntemi eğitimde nasıl kullanabileceğimizi düşünebiliriz.

Eğitim tedaviden ayrı düşünebilir mi, çocuğu çok ilgilendiren etkileyen bir tedaviden bağımsız kalabilir mi? Elbet kalamaz.

Ailelere şu bakış açılarını yardımcı olarak sunabiliriz.

Beyinde zehirlenme ve ödemde kullanılan bu tedavinin aynı gerekçelerle kullanılması akla yakındır,bir yandan basınç tedavisinin otistiklerde kullanılmasında  tedavi tarihçesi yoktur.Geçmiş vakalar yeterli değildir.

Zehirlenme olgusunu otizmin nedenleri arasında sayarsak dalgıçların tedavisindeki bu yöntem kullanılabilecektir.Peki muadili nedir.Doçent Elbüken şöyle demiş;

Özellikle içinde bulunduğumuz soğuk ve rüzgarlı kış günlerinde Hiperbarik Oksijen Tedavisinin acil kullanımı daha da önem kazanmaktadır

Yani "su atında yürümek aynı etkiyi yapar" demiş

Basınç odası olmazdan önce dalgıçlar,sünger avcıları ne yaparlardı vurgun yememek için?.Su altında dalgıç giysileriyle bir arkadaşları yardımı ile yürürlerdi.Dalgıç giysileri balık adam giysisi değildir.Dalgıçların vurgunlarda başa takılan regülatörlü başlıktan gelen havayı alıp dipte yürüyerek vurgun etkisini azalttıkları bilinir.Sünger avcılarının ve şimdilerde salyongoz toplayıcılarının hala kullandıkları bir yöntemdir.

Yani basınç odasının muadili su altında yürümektir.

Bir diğer nokta bu tedavinin süresidir,zehirlenmeleri ne kadar ara ile basınç yöntemi ile temizlemek gerekir.

Basınç tedavisinin otizm eğitiminde kuillanılabilir olması bizler için yeni bir ufuk açıyor. Dalgıç kıyafetlerimizi giyip,nargile denilen hava cihazına bağlanıp çok daha ucuza ve eğlenceli olabilecek haliyle su altında yürüyebiliriz.Bunu tüm limanlarda bulabileceğimiz dalgıç teknelerinde belki çok ucuz belki bedava yapabiliriz,eğitimlerimize katabiliriz.Yılın önemli bir kısmında bu çalışmayı yapabiliriz.Belki ilerde  salyangoz  ve sünger toplayarak öğrencimiz  kendi masrafını çıkarabilir.Bir çok otistik çocuk ilk başta korksa da ikinci kezden sonra severek yapacağı bir eğitim olur bu .

Hiperbarik oksijen tedavisi zehirlenmelerde kalıcı etki yapmayacağı için böbrek hastalarının dialize bağlanması gibi bir tedavi gerektiriyor.Su altında yürümek ise eğitimsel ve sağlıklı.

 

  Hiperbarik oksijen tedavisi  küçük yaş çocuklarında mantıklı olmakla birlikte  yaşı uygun bir çok çocuk da su altı yürüyüşleri  yapabilir, buna aileler ne diyecektir.Uygun yaştaki çocukların su altı çalışması bu tedaviden eğitim lehine çıkaracağımız sonuçtur.Tıbbi olan böylesi bulgunun eğitimde kullanılmasının uygulanabilirliğini sağlamak önemlidir.

Sağlık merkezinde Hiperbarik tedaviyi bir aile ne kadar sürdürebilir

Deniz kenarında yaşamayanlar ve küçük çocuklar basınç odalarında, olanağı olanlar su altında yürüyerek bu yöntemden yararlanabilir ama en iyisi doğal olan değil midir.Aileyi hangisi tatmin eder? Su altı yürüyüşü mü basınç odası mı?Hangisi uzun süreli bir eğitim anlayışınının ve devamlılık ilkesinin ürünüdür.

Bizlerin sitedeki soru cevap odalarında yeni tedavi önerilerine şüpheyle yaklaşmamız tedavinin eğitimdeki yerini sorgulamız kimilerince  alternatif yöntemlerde tutucu olduğumuz sonucuna bağlanabilir.Ne ki özelliklehiper barik çalışmaların geçmişini göz önünde bulundurmak gerekir akciğerinde zar arasında hava bulunduranlar,dişinde dolgu olanlar ilaç ya da hormon kullananlar için uygulanamaz olduğu bildirilmiştir.

Tüm şartlar yerine getirildiğinde de basınç odasına göre dip yürümesinin rahatlatıcılığı yanında hareki gelişim için yararı gözönüne alınmalıdır.Bir diğer önemli nokta da dibe inen çocuğun basit işaret  dili konusunda (tamam ,yukarı, aşağı gibi) önceden eğitilmesi gereğidir.

Eğitimcilerin görevi tıbbı sonuçları kendi alanlarında kullanabilmektir.Ne ki, su altı, kaygı verici gelebilir kimi ailelere ,su soğuktur çocuk üşütebilir, basınç odasında olunca  insanın ayağına  deniz kestanesi batmaz.Su altında yürümek gerçekten çok güzel bir eğitim olabilir, basınç odasının mucizevi etkisi balıkların arasında dalgıç başlıklarının camları arkasında fantastik olacaktır..

Bir süre basınç odasına girip "yararı olmuyor bu çocuğa,elimizden geleni yaptık" demek mi eğitimseldir,su altı yürüyüşlerinden bir sünger ve salyongoz toplayıcısı yaratmak mı.Diğer yandan su altında yürümek mi  basınç odası mı ailelerin  kaygısını alır?

Sihirli değneklerimizin arasına artık hiperbarik oksijen tedavisini de ekleyebiliriz.Akapunktur tedavisini de es geçmemeliyiz.Yeniliklere açık olmak her zaman iyidir ama  otizm de saptanan en önemli aile belirteci olan "otoriter olma " eğiliminin kendini gösterdiği durumlarda tüm alternatif  tedaviler konusunda velilerimizi uyarmalıyız.

Geçici,yaşamında devamlı olarak kullanılayamayacak etkinlikler eğitimsel değil ticaridir,çocuğumuzun özelliklerini hastalık olarak görmemek, onun kişiliğini kabul etmek ve etkinliklerle sağlıklarını koruyup sürdürmek gerekli.

 Ve aileler olarak tıbbi uygulamaları eğitim anlayışlarımzla çözerken kaygılarımızı da yenmeli,  endişelerimizi hastaneden taburcu etmeliyiz



Yorumlar (6)

[ Üyelere Özel ] 11-08-2006 00:37:30

sayın Amir bey bence burada Cem Beye fazlasıyla haksızlık ediyorsunuz.kendisini tanısaydınız bunları yazmazdınız.Allah ta başk kimseye de tapmam.Benim oğlum 50 seans hbot tan sonra herkes şaşııyor.kızılderililerin bir sözü vardır.Birisini yargılamadan önce onun makosenleriile ay batıncaya kadar yürü!!!

[ Üyelere Özel ] 22-03-2006 23:17:58

verdiğiniz bilgiler için çok teşekkürler

[ Üyelere Özel ] 22-03-2006 14:03:44

olmamış

[ Üyelere Özel ] 21-03-2006 22:23:49

Alternatif tedavi yöntemleri diye ortaya çıkan, dönem dönem çok popüler olan çalışmalar, tedavisi kesin olmayan, bireysel farklılıklarla farklı sonuçlar oluşabilen rahatsızlıklarda çok sık karşımıza çıkmakta. Bu yaklaşımlar veya yöntemler ne yazık ki demeyeceğim oldukça da pahalı olmakta. neden ne yazık ki demiyorum çünkü biraz ucuz olsa herkes bu yöntemleri uygulayıp eğitimden uzaklaşacak ve daha fazla çocuğumuza yazık olacak.
Bir çok aile Dr Cem Kınacıya tapınma durumunda kapısında sıralar oluşmakta, bir sözü ile insanları yönlendirebilmekte, allahtan eğitime ağırlık verin seans sayısını artırın gibi olumlu mesajları da vermekte. Umarım ailelerimizin yeşeren hayalleri sadece yeşil dolarlara dönüşüp birilerinin banka hesaplarını şişirmez.

[ Üyelere Özel ] 13-03-2006 15:29:05

dipte çalışmak,ya da basınçı altı şartları çok özel.Dişlerde dolgu dahi olmaması gerekli.İlaç kullananlar daldırılmaz da.Aslında kimlerin hiperbarik tedaviden yararlanamayacağı belli ve otistik çocukların önemli bir kesimi yararlanamaz gözüküyor.

[ Üyelere Özel ] 12-03-2006 16:46:48

SEVGİLİ SARP ÖNCELİKLE BU BİLGİYİ PAYLAŞIMINDAN ÖTÜRÜ TEŞEKKÜRLERİMİ İLETMEK İSTERİM..DAHA ÖNCE SERATONIN İLE İLGİLİ BİR ÇALIŞMA YAPILMIŞTI .. FARKEDİLİR BİR DERCE DE CEVAP VERMİŞTİ ANCAK ŞİMDİ PEK SIK KULLANILMIYOR AĞIR METALLERİN ATIMI DA YENİ VB.. ŞİMDİ HİPER BARİK TEDAVİ BENCE ÇOK OLUMLU DENEMKTE YARAR VAR.. ASLINDA BÜTÜNLEŞİK TEDAVİ YÖNTEMİ UYGULANSA DAHA İYİ OLUR NE DERSİN? YANİ SERATONİN -AĞIRMETAL ATIMI HİPER BARİK TEDAVİ BİRLİKTE DAHA İYİSONUÇ VERMEZMİ SENCE ...?

Üyelik Gerekli

Yorum yapanları görebilmek ve yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Psikolojik Danışman ve Rehber Öğretmen