Otizm ve Tedavi

Otizm ve Tedavi
Otizm son yıllarda önü alınamayan salgın bir hastalık gibi hızla yayılıyor; tıpkı veba gibi. ABD’de her 150 çocuktan biri otistik. Sıklık bilinmemekle birlikte otizm Türkiye’de de bir çığ gibi artmakta. Maalesef -hepsi olmasa da- birçok çocuk psikiatristi ve nöroloji uzmanı otistik çocukların anne babalarına, otizmin bilinen bir nedeni olmadığını, hiçbir zaman düzelemeyeceğini söyleyip çocuklara çeşitli ilaçları vermekte ve onları bazı eğitim merkezlerine yönlendirmekteler. Verdikleri ilaçlar çoğu kez fayda sağlamamakta ve hatta zararlı olabilmektedir. Tabii ki esas neden ortadan kaldırılmadığı için eğitimden de istenen yarar sağlanamamakta, yıllar süren çabalar anne-babaları bir taraftan maddi zarara uğratmakta diğer taraftan da umutsuzluğa sürüklemektedir.
Bereket ki son yıllarda yapılan araştırma ve uygulamalar, otizmin gizlerini hızla çözmeye başladı. Artık çeşitli toksinler ve ağır metallere (aşıdakiler dahil!) maruz kalma veçeşitli beslenme bozuklukları otizmin başta gelen nedenleri arasında sayılıyor.
Otizmi tedavi edilemeyecek bir hastalık olarak lanse eden klasik tıbbın muhafazakarları (tıp dininin papazları) ne kadar karşı çıksa da,ya da en hafif deyimi ile burun kıvırsa da artık otizmin bilimsel ve etkili bir tedavisi var. DAN Protokolü ’nde (Defeat Autism Now, Otizmi Şimdi Yen!) ifadesini bu tedavi yöntemi son birkaç yıl içinde -henüz tam olgulaşmasa da- iyice gelişti ve olumlu sonuçlarını göstermeye başladı.
Otizmin bilimsel tedavisinin başlıca basamakları şunlar;
Vitamin ve mineral eksikliklerini giderme
Diyet
Ağır metal ve toksinlerin temizlenmesi
Hiperbarik oksijen tedavisi (HBOT)
Eğitim
Bu beş unsur bir arada olmadan etkin bir tedavi yapmak mümkün değildir. Ama mevcut basamaklar içinde belki de en önemlileri ve öncelikli olarak yapılması gerekenler diyet ve besin takviyeleridir.
Prof. Dr. Ahmet Aydın Beslenme Bülteni
- SINIRSIZ Kullanıcı ve Öğrenci
- Veritabanı sunucu hizmeti
- Uzak sunucuya otomatik yedekleme
- Web tabanlı veya Masaüstü kullanımı
- MEBBİS otomatik veri aktarımı
- PKT, KDF ve diğer formların kolayca üretimi
- Bir yıl ücretsiz teknik destek
[ Üyelere Özel ] 21-05-2008 14:10:35
11 yıldır otistiklerle çalışan bir eğitimci olarak keşke öyle olsa otizm sizin dediğiniz gibi immünolojik, gastrointestinal ve nörolojik konularla ilgili kompleks, multi sistem tıbbi bir hastalık olsa ve tedavisi de bir hap yutturmak olsa , inanın çok mutlu olurdum.
Otizmin tedavisinde, bu multi sistem hastalığının tedavisinde, meşhur dan protokolünde eğitm, özel eğitimi çıkartmanız mümkümü? Dan protokolünü uygulamayıp sadece eğitim çlışması ile tedavi olan, teşhisleri değişik hastanelerin çocuk psikiatrisi bölümlerince konmuş 40-45 çocuğum iyileşti (11 yıllık süreç içerisinde). Bu çocuklarım otistik gibi görünseler de aslında "tepkisel bağlanma bozukluğu" rahatsızlığı olan çocuklar oldukları öne sürüldü biz de bunu kabul ettik. Bu çocuklarımın tüm rapor ve dosyaları kurumumuzda mevcut. Bunu burda reklam olsun diye söylemiyorum. Ortaya koymak istediğim Dan Protokolü uygulanmadan da bu çocuklar iyleşebilmekte. Otizmi bence doğru tanımlamak gerekmekte. Cevap verilmesi gereken asıl soru Otizm nedir?
Otizm bir vakadır. Bir trafik kazası gibidir.
Trafik kazası neden olur?
Trafik kazasını meydana getiren birçok sebep vardır. Bunları sıralayacak olursak
* Arızalı araç
* Bozuk yol
* Alkollü araç kullanımı
* Hatalı sollama
* Sürücü hataları.
.
.
.
Sonuç nedir? TRAFİK KAZASI olarak tanımlanan durum.
Peki tüm Trafik kazaları aynımıdır? Tabiki hayır
Yaralanmalı, ölümlü, maddi hasarlı, tek taraflı vs bir çok trafik kazası çeşidi bulunmaktadır.
Dönelim OTİZME ; Otizm değişik sebeplerden dolayı meydana gelebilen, sosyal, duygusal, iletişimsel, davranışsal gelişim farklılığıdır. Otizmin oluşumunda çevresel faktörleri yok saymak büyük yanlış olur. Bağlanma bozukluklarının müdahale edilmezse kronik otizme dönüşmesi kaçınılmaz sondur. Çevresel faktörlerle gelişen otizmin, otistik bireyde nörolojik değişiklikler de oluşturacağı ayrı bir gerçektir. 4 yaşında piyano eğitimine başlanan bir çocuğun 10 yaşında beyin yapısı incelendiğinde yaşıtlarından farklılıklar oluşacağı beklenebilir. Çocuklarımızı istediğiniz kadar hiperbarik oksijen taklarının içine doldurun eğer eğitim almamışlarsa piyana çalamazlar veya 6 yıldır piyano eğitimi alan bir çocuğu tanklara kaoyarsanız piyano çalmadan dolayı oluşan nörolojik farklılıkları ortadan kaldırıp çocuğa piyano çalmayı unutturamazsınız.
En büyük endişen ailelerin alternetif tedavi yaklaşımlarına bel bağlayıp özel eğitimden uzaklaşabilecekleri düşüncesidir. Burda yanlış anlaşılmaktan endişe ediyorum. Çocukların özel eğitime gelmeyip benim parakazanma kaygım oluştu gibi bir durumdan bahsetmiyorum. Yazının başında belirtiğim gibi keşe bu işin tedavisi bir hap yutturmak kadar kolay olsa da tüm çocuklarımız iyleşse. Bizler geçimimizi başka yerlerden kazanırız.
Sevgiyle kalın
Amir AKDAĞ
[ Üyelere Özel ] 16-04-2008 00:12:34
Hangimiz daha uzağa. Ebeveyinler pratikte kullanılabilen,somut kanıt ve cevaplar bekliyor sevgili annemizin ve tüm otistik birey sahibi annelerin/ebeveyinlerin beklentisi bu,biz ne yapıyoruz ya birilerinin yanına sığınıp çanak tutuyor,yada ...... valla artık iğrendim, bu toplumun bencilliğinden, umut tacirlerinden,devletin basiretsizliğinden,oyunlardan,oylardan,paradan,ranttan,siyasetten,ucuz kahramanlıklardan....İnsanlığını ve insana ait tüm güzellikleri yitirmiş bir toplumla karşı karşıyayız,OÇEM ler konusunda sonuna kadar annemize katılıyorum çünkü bizzat ben 1 yıldan beri yaşıyor, yaşatılanlara karşı mücadele ediyorum ama siyaset odaklı,adam kayırmaca zihniyetli herkes bir şekilde bu yerleri kullanıyor,yapana değil yaptırana bakmak lazım,devlet AB arkasına olacam diye göstermelik, varmı var amaçlı hizmetler yapıyo, lokal anestezi yani ama tecrübeli kimse yok gelmiyo çünkü hepsi ya özel sınıflarda hafif düzeyde öğrencilerle yarım gün çalışıp,diğer zamanda özelde derse girerek para kazanma derdinde yada özele geçip devletten aldığının fazlasına 45 dk şov programları yapmakta,emekli öğretmenlerimizin ekonomik kaygılarını ve ihtiyaçlarını sömürüp bu gibi yerlere vermekte, Otistik Çocuklar Eziyet Merkezleri başka mana yok, hiç kimse samimi değil hiiiççç kimse, OTİZM ÖĞRENİLMEZ , OKUNMAZ,ÇALIŞILMAZ,YAŞANIR( 5 yıl doğuda görev yaptım son 4 yılımı otistik bireylere eğitim vermeye çalışarak geçirdim son 1 yıldırda isteyerek ve gönüllü antalya oçemde otistik bireylerin derdine ortak olup elimden, bildiğim bilimden geldiği kadarıyla yardımcı olmaya çalışıyorum her şeyin farkında ,yeniliklere açık bilimsellikten,disiplinden ve her şeyden önce insana dair tüm güzelliklerle sevgiden yana sevgi ile çalıştığıma inanıyorum.
[ Üyelere Özel ] 07-04-2008 18:05:52
Sayın Yusuf Taha Bey sizin devletinizle bizimki farklı mı acaba? Benim kızımda Oçeme kayıtlı öncelikle 2 yıl öğretmen atanmadı, sonrasında emekli bir ilkokul öğretmenini getirip oturttular. 4 öğrenci ve hayatında ilk kez otistik çocuklarla çalışmış bir öğretmen. Ne servisi, ne yemeği... Çocukları tuvalete götürmek için bile bizim okula gitmemiz gerekiyordu.Öğretmen 1 çocukla ilgilenirken diğer üçü hep boşta kalıp kendine döndü. Sonuç felaket, kızım orada hayatında ilk kez saçlarını yolmaya başladı, kendine ve çevresine zarar vermeye başladı ve 1 yıldır oradaki hasarı düzeltebilmek için uğraşıyorum. Öncelikle özel eğitim merkezlerinden yardım bekledim ama nerdeee, kızımla yalnız kalmaya bile korkuyorlardı. Daha sonra Cem Beye ulaştım o zamanlar çok yoğun eğitimler aldırdığımız için madi olarak sarsılmıştık kendisi bütün spect, Mr vs tahlil ve tetkikleri 5 kuruş ücret almadan yaptı. Diğer testlerde Cerrahpaşa hastanesinde SSK'mız olmadığı için 500-600 lira gibi bir paraya maloldu. Gittiğimiz psikiyatrlar bir kez bile geri dönüp ne olduğunu soruşturmadı, zor anlarımda aradım ama nedense hiç ulaşamadım ama Ahmet Beye cep telefonundan her aradığımda ulaştım, kızımla ilgili her çıkmazımı anlattım. Telefonda ağladım ve beni dakikalarca dinledi. Bunlar önemli mi evet önemli. Çünkü gün geldi o kadar çaresizleştik ki kızımla intihar etmeyi bile düşündüm.Ahmet bey benden ne kazandı, bir muayene ücreti o da cerrahpaşa adına kesilmiş bir fatura.Psikiyatrların denediği ve hiçbir işe yaramayan hatta deneme yanılmayla çoğu kez daha da kötü yapan onca ilaçtan sonra normal sınırların altında olan aminoasitleri ( ki bazıları tritophan gibi çok çok düşüktü ) vitaminleri vs verdik, metal atılımı ve 100 seans HBOT yaptık. Vitamin ve aminoasitlerin hiçbirini hiçkimseden satın almadık hepsini internet aracılığıyla istediğimiz yerlerden aldık. Kızım otizmden çıktımı diye sorarsanız, hayır, ama şu anda ne kendine nede bizlere zarar vermiyor. Huzurlu ve mutlu bir yüz ifadesi var. Bir program dahilinde bisiklete biniyor, masa tenisi oynuyor, yüzüyor,hergün koşuyor.. Bilgisayar kullanıyor, yap boz ilgisini çekiyor ve yapıyor. Öncesinde sadece ağlayıp oraya buraya atıyordu kendini, hiç bir şeye ilgi göstermiyordu. Kısacası mutlu. Keşke otizm sadece bir içe kapanıklılık durumu olsa.Çocuklar büyüdükçe sorunlarda öyle bir kompleks hale geliyor ki. Zaten amaç nedir? Benim amacım aman kızım otizmden çıksın aynı bizler gibi normal! olsun değildi ki dan protokolüne başlarken. Zaten kızım yaş olarakta büyük olduğu için fayda derecesi sınırlıydı. Ve benim amacım, mutlu ve huzurlu olsun, yaşadığı andan zevk alsın idi. Benim isteğim gerçekleşti yani ama sizce ben dan protokolünden fayda görmemiş mi oluyorum şimdi? Bu yolda biz ebeveynler gerçekten çok uğraş veriyoruz maddi, manevi. Tabii ki bizlerde hata yapıyoruz ama bazı şeyleri denemeden öğrenemeyiz ki.Şimdi çocuklarımız deneme tahtası mı? diye sorduğunuzu duyar gibiyim. 12 yaşındaki kızım kendi elleriyle saçlarının yarısını yolmuşsa, kulağını ve yüzünü parçalamışsa, beraberinde çevresindekilere zarar vermişse, götürdüğümüz tüm psikiyatrlar sadece deneme yanılma yoluyla onlarca ilaç deneyip dahada kötüleşmesini sağlamışsa SORUYORUM denemeyip ne yapmamızı önerirsiniz?
[ Üyelere Özel ] 04-04-2008 23:59:17
Bu tedaviler çocukların gelişmelerine katkı sağlıyor denilseydi sanırım daha doğru bir yaklaşım olurdu. Ama tedavi ediliyor denilmesi ve tıp dünyasının küstahça eleştirilmesi kabul edilemez. Ben her türlü yöntemin çocuğa biraz katkı sağlayacağını düşünüyorum. Ama Tedavi ediliyor, denmesi korkunç bir iddiadır. Eğer gerçekten Otizm tedavi ediliyorsa bu müthiş bir gelişme olur. Hatta yeni bir çağ açar.
Gunilla Gerland, Richard Lansdown ve Temple Grandin gibi insanlar otizmi hiçbir tedaviye gerek görmeden aşmış insanlardır, yine de bu insanların üzerelerinde otizmin izleri belirgin bir biçimde görülmektedir. Bu tedavilerle iyileştiklerini iddia ettikleri birkaç kişinin kongrelerde gösterilmesi, bu yöntemlerin genel geçerliliklerini kanıtlamaz. İlaç sektöründe ciddi bir rant olduğu doğrudur ama otizm ve ilaç rantı değerlendirildiğinde otizm üzerinden kar amacı güden hiçbir firma yok. Ancak DAN tedavisi otizm üzerinden para kazanmayı amaçlamaktadır. Çünkü onlar ağır metal atımı için gerekli ilaçları satıyorlar. Tedavinin diğer bir ayağı olan HBO tedavinin pahalılıktan yanından geçilmiyor.
Bu konu ile ilgili uzun zaman otistik çocukları gözlemleyen ve bu tedaviyi uygulamış ailelerle görüşen, aynı zamanda özel gereksinimli çocukların tedavisinde kullanılan yöntemleri bir araya getiren Çetin Özbey’in konu ile ilgili bir kitabı yayımlandı. Kitaba ulaşmak istedim ama bulamadım. Çetin Beye web sitesi üzerinde ulaştım, konu ile ilgili yorum yazmasını istedim ancak, bu bayanın kendi yazılarına yazdığı seviyesiz yorumlardan dolayı yorum yazamayacağını ve onu muhatap alamayacağını ifade etti. Eğer elinde, Özel Eğitimde Tedavi ve Terapiler adlı kitabı olan biri varsa, konuyla ilgili bölümü buraya aktarırsa çok iyi olur.
[ Üyelere Özel ] 04-04-2008 08:46:02
Yazık devletin onca parasına... Devlet her çocuk için aylık ortalama 2-3 bin YTL harcıyor. Çünkü hem destek parası veriyor, her OÇEMlerde 2 çocuğa 1 öğretmen görevlendirmiş, hem yemek, hem servis, hem aileye bakım ücreti, hem de ilaç parası veriyor. Madem ki bu tedaviyle otizm iyileşiyor da neden bütün dünya devletleri sessiz kalıyor. Hiç bir ilaç firması Otizme yönelik bir ilaç üretmiş değil. Risperdal'ı ise doktorlar tedavi için değil, çocuğu uyuşturup sakinleştirmek için veriyorlar. Üç ün. mezunusunuz ama bazı şeylere alet oluyorsunuz... bari bu reklam için para alsaydınız. Çünkü bu güzel reklam sözleri bedava sarfedilmemeli... Otistiklerde ağır metal olduğu doğru ama ağır metal atılınca otizm düzelmiyor ki... Basit bir grip hastalığından bahsedilmiyor. Bu otizm, her 110 çocuktan birinin (İngiltere'de yapılan bir araştırma sonucu) otistik olarak doğduğu bir sendrom... hem aileye, hem topluma, hem devlette hem de dünyaya ciddi bir yük. Bunun tedavisi bu kadar basit olsaydı, dünyadaki bu insanlar aptal mı? Amerikalı, Avrupalı, Japon otistik çocuk aileleri aptal mı ki, çocuklarını tedavi ettirmiyorlar. Söz konusu tedaviyi yapan çok sayıda aileyle görüştüm ve hiç birinin çocuğu otizmi aşmadı. Bu tedaviden geçen çocukları görmek istiyorsanız gidin İstanbul'daki OÇEMleri dolaşın.
Size sormak istiyorum, muhakkak çocuğunuzu bu tedaviden geçirmişsiniz. Peki çocuğunuz otizmi aştı mı? Bütün bilim adamlarının söylediklerini bir köşeye atıyorsunuz, üç-beş kişinin sözünü bilimsel diye öne sürüyorsunuz. Bilim bu kadar basit mi? O kongrelerde gösterilen çocukları da biliyoruz. Sizden ricam bu ucuz ve sömürü odaklı reklamlarla ailerin sömürülmesine (hem duygusal, hem onursal, hem de parasal) ön ayak olmayın. Sizin reklamını yaptığınız tedavi yöntemleri sömürü amaçlı değilse, neden bu kadar pahalı?
[ Üyelere Özel ] 03-04-2008 19:28:48
maaşallah, siteden daha çok yararlanırız inşallah:)
[ Üyelere Özel ] 03-04-2008 16:33:52
Hem eğitimci hemde anneyim. Üç üniversite mezunuyum. İşin ilginci teorileri deneyimledim bu hayatta... Sözünü ettiğim herşeyi hem araştırdım hem yaşadım. Dünya Sağlık Örgütü dediğiniz kurum tekellerin isteklerinin dışına ne kadar çıkabiliyor ki. Düne kadar kolesterol vardı ilaçları vardı bugün yok hemde ilaçları çoook tehlikeli. Ama kolesterol ilacı üreten firmalar bu işlerden trilyon dolarlar kazandı o kadar kolaymı tü kaka demek? Ama artık cepler doldu...Aynı aşılardan milyar dolarlar kazanıldığı gibi, aynı özel eğitim çarkının işlemesi gibi. Ailelerin bu işe ayırdıkları para ne kadar bölünmez ise o kadar iyi. Köşeleri tutanlar hep gelişmelere karşıdır nedense... Aynı dünyanın yuvarlak olduğu söylendiğinde ki tepkiler gibi, kurulu çark işlemeli, düzen bozulmamalı...
Ben bu yöntemlerle otizmden çıkan çocukları gördüm evet sizde merak ediyorsanız bir zahmet 14-15 hazirandaki Uluslarası kongreye gelin İstanbul'da yapılıyor ve bakanlık bile geliyor. Herşeyi bir kenara bırakın üniversite hastanelerimizde yapılan testlerde çocuklarda ağır metal fazlalığı çıktığında bunu boşverip eğitimlemi gidermeye çalışmalı insanlar, merak ediyorum normal çocuklarda çıksa bu kadar rahat boşverebilirmisiniz? Yine yapılan testlerde tritophan yada tirozin normal değerlerin altındaysa bunları takviye etmek yerine risperdal mi verilmeli?
Bir yazıyı taşımadan önce bilimselliği hakkında araştırma yapmakla kalmayıp bizzat denedim. Gerçekler bunlar, ne kadar kaçarsanızda görmezden de gelseniz OTİZM immünolojik, gastrointestinal ve nörolojik konularla ilgili kompleks, multi sistem tıbbi bir hastalıktır.
[ Üyelere Özel ] 03-04-2008 10:07:31
Sayın Yalcın, siz bu yöntemleri denediniz mi? Eğitimci misiniz, yoksa anne misiniz? Hangi otistik çocuk bu yöntemle iyileştirildi? Lütfen sömürü amaçlı ve bilimsel değeri olmayan yöntmelerin reklamını yapmayın. Sayın Yalçın sadece yazı ekleme adına ailelere boş ümit vermeyin, bunlara alet olmayın. Bir yazıya taşıyıcılık yapmadan önce lütfen bilimselliği hakkında biraz araştırma yapın.
Hiper Barikçiler (Hiperbarik oksijen tedavisi) otizmden umut bulamayınca şimdi de zihin engelli çocukların, bu yöntemlerle zekalarını geliştirme işine giriştiler...
[ Üyelere Özel ] 03-04-2008 09:13:55
Bugüne kadar kaç tane otistik çocuk iyileştirdiler? Sayın Aydın'ın ifade ettiği tedavi giderleri ortalama eski parayla 20 milyar dolaylarında ve otizmi kesnilikle tedavi etmiyor. Kocaman bir yalan ve sömürü odaklıdır. Yararı olabilir belki yani çocuğun algısında gözle görülemeyen gelişme olabilir. Eğer bilimsel bir değeri olsaydı Dünya Sağlık Örgütü onay verirdi. Bununla ilgili bilimsel bir tek makale bile yok.