İki Limon Fidan (2)
Bir bahçıvanı aynı ağacın çekirdeklerinden çıkan ve aynı zamanda aynı ağaçtan aşılanmış iki limon fidesi almış. Birisini bahçeye güneş gören bir açıklığa dikmiş. Diğerini de bir saksıya dikip salona koymuş. Bahçıvan iki limon fidesine de son derece itinayla bakım yapıyormuş. Sularını, gübrelerini zamanında eksiksiz veriyormuş.
Aradan 3 yıl geçmiş bahçedeki fidan büyümüş serpilmiş meyve veren bir ağaç olmuş. Salondaki fidan sağlıklı gibi görünüyormuş ama bodurlaşmış, henüz meyveden de eser yokmuş. Birkaç yıl sonra salondaki fidan da çiçek açmış meyve tutmuş. Meyveler olgunlaştığı zaman bahçıvan iki kardeş fidanın meyvelerini eline almış bahçedeki limon ağacının meyvesi iri, sulu ve az çekirdekliymiş. Salondaki limon fidanının meyvesi ise küçük, susuz ve içi çekirdek doluymuş.
Not: Çocuklarımızın gelişiminde çevresel faktörlerin önemi konusunda görüşlerinizi sabırsızlıkla bekliyorum.
13.10.2005 tarihin de rehabilitasyon.com sitesinde yayınlanan kısa öykümde çevresel faktörlerin çocuklarımızın gelişimindeki rolünü tartışmaya açmıştım. (Öykü aynen yukarıda yer almaktadır) Öykü çok kısaydı fakat çok ilgi çekti 40’ın üzerinde yorum aldı, arkadaşlar konuyla ilgili görüşlerini paylaştılar. Beğenenler oldu, beğenmeyenler oldu. Sıkıcı bulanlar oldu, etkileyici bulanlar oldu. Tüm arkadaşlara yaptıkları yorumlardan dolayı teşekkürlerimi sunuyorum.
Bu öykü ile ilgili tartışmayı bir aşama daha ileri götürmek istiyorum. Salondaki fidanın bahçedeki fidanın gelişim seviyesine getirmek mümkün müdür? Ya da salondaki fidanı, bahçedeki limonun gelişim seviyesine nasıl getiririz?
Yukarıdaki soruları bir bahçıvan gözü ile değerlendirdiğimiz zaman, eğer salondaki fidan yıllarca salonda kalmış ise tekrar bahçedeki fidanın gelişim seviyesine ulaşması çok zor, beklide imkânsız olacaktır. Nedir bu zorluğun sebebi?
Salondaki fidan köklerini salacak geniş bir alan bulamamış ve bazı yapılarında geri dönüşü mümkün olmayan değişimler gerçekleşmiş olma ihtimali vardır. Fakat salonda kalış süresi yapısal değişikliklerin oluşmasını sağlayacak kadar uzun değilse yani erken müdahale edilmişi ise fidanın bahçedeki kardeşinin gelişim seviyesine ulaşması mümkündür.
Salondaki fidanın gelişimini hızlandırmanın yolları nedir? Öncelikle salondaki fidanın bahçeye alınması gerekmektedir. Fidan bahçeye alınırken bahçenin hazırlanması dikilecek bölgenin en uygun alandan seçilmesi, dikileceği toprağın kazılarak yumuşatılması, köklerin gelişmesine uygun ortamın hazırlanması gerekmektedir. Fidan dikilmeden önce dikileceği çukur gübre ile desteklenmeli, köklere gidecek besinler hazır hale getirilmiş olmalıdır. Fidan toprağa indirildikten sonra aksatılmadan çok itinalı bir bakım yapılmalıdır. Gerekli budanma zamanında yapılmalı bodurlaşma ve çalılaşma engellenmeli kuruyan dallar ayıklanmalıdır. Fidan kışın soğuğundan, yazın aşırı sıcağından ve zararlı böceklerden korunmalıdır. Fidandaki gelişmeler yakından takip edilmeli oluşabilecek hastalıklara gerekli müdahale yapılmalıdır. Gerekirse gelişimi hızlandırıcı takviye besleme yöntemleri araştırılmalıdır. Yani salondaki fidanın kardeşi olan bahçeye ilk dikilen fidandan daha özenli bir bakım programı takip edilmeli, fakat bahçedeki kardeş fidanın da bakımı ihmal edilmemelidir. Elbette bu çalışmalar bir uzman kontrolünde yapılmalı gerektiği zaman profesyonel yardım istemekten kaçınılmamalıdır.
Yapılan tüm bu çalışmalar fidanın normal gelişim seviyesine ulaşmasını sağlamak için yeterlimidir?
Yapılan çalışmanın yeterli olup olmadığı ancak zamanla ortaya çıkacak bir durumdur. Fidanın saksıda kaldığı sürede oluşan deformasyon fidanın iyileşme hızını da belirleyen temel unsur olarak karşımızda hep bulunacaktır. Unutulmaması gereken temel konu yapılması gereken bilindik, kabul görmüş tüm iyileştirilme yöntemlerinin kullanılıp kullanılmadığıdır.
Alanda çalışan tüm bahçıvanlara kolaylıklar diliyor, tüm fidanlara sevgilerimi yolluyorum. Sevgiyle kalın.
[ Üyelere Özel ] 08-10-2007 21:25:34
ortam davranış ve sonuç
[ Üyelere Özel ] 29-08-2007 13:36:46
Elinize,yüreğinize sağlık.Hani bir söz vardır:"Suyun taşı delmesi hızından değil,sürekli akışındandır." Bizim işimiz çok zor,süreklilik isteyen ve sabrın sabrını gerektiren bir iştir.Bu nedenle aceleye gerek yok,ebeveynler de dahil herkes sabretmesini bilmeli,özveriyle yetiştirilen bu fidanlar elbette bir gün meyve verecekler ve herkes o meyvelerin güzelliklerini görecektir.Her şeyin başı sevgidir,sevgiyle haledilemeyecek bir şey yoktur,ben buna inanıyorum,bu alanda emek veren herkese sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
[ Üyelere Özel ] 21-08-2007 16:27:59
emeğinize sağlık hocam yazılarınızı özlemişim saygılar
[ Üyelere Özel ] 19-08-2007 21:25:12
Ben bu fidanlarla çalışmakta olan bir bahçıvan olarak makalenizi oldukça beğendim.Keşke salondan aldığımız her fidanı bahçedeki fidanın gelişme seviyesine getirecek sihirli bir gücümüz olabilseydi!Ama bence önemli olan salondaki fidanımıza olabildiğince sevgi ve emek vererek bulunduğu halinden daha iyi hale gelmesi için çalışmaktır!Tabiki sabır kavramınıda unutmamak gerekir.Salondaki fidanın gelişmesini görmek öyle bir sabır gerektirir ki,suyun taşı delmesi gibi birşeydir!...
[ Üyelere Özel ] 18-08-2007 20:13:26
Yazınızı çok beğendim. Daha önce yayınlandığında kısa hikayenizi okumamıştım. Yeni üyeyim.
Salondaki fidanı bahçedeki fidanın seviyesine getirmek çok küçük bir ihtimaldir sanıyorum. Yazınız için teşekkürler. Kolay gelsin .Saygılar...