Hangi Normal?

---

Eğitimsel geliştirme çabalarında öğrencinin yetilerini saptamak için bir standart vardır,bu ortalama standardın da istatistiki bir göbeği vardır.Normaller, işte bu çan eğrisi denilen istatistiki tepenin üstünde yaşarlar, çok ileride ve çok geride olanlar, eksi ve artı isimleriyle solda ve sağda yerlerini alırlar, ki onlar;marijinal uçlardır.

Normal dışına özellikle eksi marijinal uca ait olduğu belirlenen çocuklara ise çoğunluk ölçülerine uymadığı için ,bireysel farklılığı dolayısıyla özel bir eğitim biçilir ve giydirilmeye çalışılır.Çoğunluk ölçüler yine de normalin modelleri renkleri ve moda tipleridir.Çocuk çok aşırı şişman da zayıf da olsa bireysel yapısı gözönüne alınarak yeni bir giysi dikilmelidir ama bu giysi hangi "normal"lerin grubuna gideceğine bağlıdır.

Şimdi "normal" bir çocuğun alması gereken eğitim alanlarının çoğunu l çocuklarımıza uygulamamamız sonucunda normal kesimin eğitimini sorgulamamız gerekiyor.

Standartlarımızda normal eğitimi yakalamak demek, genel eğitimsiz çoğunluğun standartlarını yakalayarak hiçbirşey yapmamak,çayırlara bırakıp işi mevlaya bırakmak ,tamamen devletin örgün eğtiminin verdiği ile yetinmek ve çocuğumuzu okuldan sonra başka bir kurumun emrine maaşla vererek geçimini sağlamak gibi görünmektedir.

Boşvermişlik normal eğitim olunca,çocukları özel eğitim alan ailelerin hedefinde de çalışıp,normaller gibi  bir gün hiç eğitim almama düşleri   yatar.

Özel eğitimde çalıştığımız tüm alanlar aslında "normal" ülkelerdeki standartlar değildir, güneşin evlere daha çok ışık bıraktığı ülkelerdir,diğer bir isimleri de gelişmiş ülkelerdir.

Bir başka deyişle özel eğitimci kendisine gelen çocuğun eksi ya da artı hangi marijinal uçta olduğundan umutsuzluğa kapılmadan bazen bir kablumbağanın bazen tavşanın sırtında hedefini özler.

Özlediği insan en eğitimli insandır.Ülkemizde eğitimcilere normal tepenin çocukları gelmez,varlıklı kesim yurt dışana gidip eğitimi yabancı markalı alır.

Diğer kesim ise eğitim yanlısı değildir, oysa gariptir, eğitimde para gibidir eğitim eğitimi çeker.

Küçük yaşta sözgelimi 2yaş altı aylığa dek gelmiş bir çocğun özel eğitime başladığını düşünsek ve bu özel öğrenciye tıpkı eksi uçtaki çocuğumuzda olduğu gibi geliştirme çalışmaları yapsak nasıl bir tablo çıkardı ortaya?

Oysa batı standartlarında ya da gelişmiş ülkeler standartlarında normal olmak sözgelimi ülkemizde normal olmamaktır hatta marijinal olmaktır.

Yine de eğitim almak istiyorsak ne yapmalıyız

 

Üstüne özel bir eğtim zırhı geçirdiğimiz çocuğumuzu elbette tüm alanlarda geliştirmeliyizÖzel eğitim sırasında devletin ücretsiz verdiği örgün eğitimden de yararlanmalıyız elbette

---

zaten

Duygusal toleransını her zaman yüksek tutmalıyız,Duygularına önem vermeli oynayarak öğrenmesine müsaade etmeliyiz.Başarısızlıklarda yıkılmasını engelelemek için özgüvenini artırmalı özgüveni için de yeteneklerini geliştirmeliyiz

 Özgüveni için gerekli iletişim yeteğini artırmak amacıyla konuşmasını ve sözcük değarcığını genişletmeliyiz.

Ritm çalışmaları yaparken ,sesleri çalışırken tüm yetişkinlerle iletişimini iyileştirmeye çalışır

Daha ileriki bir aşamada hatta ergenliğine geldiğinde bir sipiker gibi seslendirmeyi öğreneceği tiyotro ve sipikerlik kursalarına gönderip mükemmeleştirebiliriz

Oysa normal çoğunluğun konuşma eğitimi nasıl?

Okula ve yazmasını erken yaşlarda resimle başlattığımız öğrencimizi yazının ya da resmin değerlendirme alanına geçirmiş ve daha anlamlı yazması ,ailesine gerekirse yazıyla iletişim kurabilmesi için duygularını yazı yoluyla da aktarmasını sağlamalıyız.

Normalde okuma ve yazma durumu nasıl .Evinde yakınlarına not bırakma adeti bile olmayanlar fazladır ve bu normaldir .

Fizyolojik anlamda gelişimini artırmak amacıyla yeteneğine ve ilgisine uygun sporlara yönlendirmeliyiz.Tüm dünyada ilkoukllarda alınması zorunlu derslerden yüzme eğitimini vermeliyiz.

Geliştirdiği resmini fotoğraf ya da diğer görsel alanlarda desteklemeli ve sergileri takip edebilecek bir yayın organı izmesini sağlamalıyız

Tıpkı normalde olduğu gibi!

Zaten,

Sağlığına dikkat etmeli çocuğumuzu sevdiğimizi büyük porsiyonlu tabaklarla değil sofradaki iletişimimizle gösterip kendi bedeni ile dost olmasını sağlamalıyız.Diyet kavramına hiç gereksinim duymayacak denli sağlıklı beslenmeliyiz ve beslemeliyiz

Yiyecek konusunda ülkemizin genelde bir sorunu yoktur ve batıya örnek olacak derecede iyi beslenme alışkanlıkları olduğunu söyleyebiliriz. Yemek konusunda "normal " dünya karşısında,  "anormal" iyiyiz.Yoksulluğun payını da ayırmalıyız tabii.

Her çocuk okuma yazma bildiği gibi, bir müzik aletini de eğitiminin bir parçası olarak almalıdır. Batıda müzik üretiminin fazlalığınınn fazla enstrüman çalan bir toplulukta olması  bir rastlantı değildir.Bizde müzik aleti çalan insan oranı yüzme oranı yüzde beşin de altındadır.

Özel eğitimde çalıştığımız genel konuları üst üste koyduğumuzda normale özenmenin pek de iyi olmadığı gözüküyor.

Ama eğitimli insan eğitime yönelir ,her özel eğitim alan insanın ne aldığını bilmesi gerekir,özel eğitimin aslında  çok özel olan her insan yavrusuna şart olduğunu anlaması ve anlatması gerekir.

 

Şimdi özel eğitim alanlara gel de özenme