Engelli Çocuğu Olan Devlet Memurları Neden Varolan Haklardan Mahrum Edilmektedir?
Uzun zamandır bekliyorum, torba yasaya biz engelli çocuk sahipleri, devlet memurlarıyla ilgili bir iyileştirme yapılacak mı diye, maalesef, yok.
Şu andaki durum,
1-Bakım Gereksinimi Olan Özürlü Yakını Bulunan Memurların Tayininde Kolaylık Sağlanmakta mıdır?
5378 sayılı Özürlüler Kanunu 21'inci maddesiyle 657 sayılı Kanuna aşağıdaki ek madde eklenmiştir:
EK MADDE 39.- Devlet memurlarının, hayatını başkasının yardım veya bakımı olmadan devam ettiremeyecek derecede özürlü olduğu sağlık kurulu raporu ile tespit edilen eşi, çocukları ile kardeşlerinin, memuriyet mahalli dışında resmî veya özel eğitim ve öğretim kuruluşlarında eğitim ve öğretim yapacaklarının özel eğitim değerlendirme kurulu tarafından belgelendirilmesi hâlinde, ilgilinin talebi üzerine eğitim ve öğretim kuruluşlarının bulunduğu il veya ilçe sınırları dahilinde kurumunda bulunan durumuna uygun boş bir kadroya ataması yapılır.
2-Özürlü Çocuğu Olan Çalışan Anneler İçin Özel Bir Düzenleme Var mıdır?
Sosyal güvenlik reformu olarak bilinen 5510 sayılı Kanunla, sosyal güvenlik sistemimize getirilen yeni bir düzenleme ile başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malul çocuğu bulunanların, 01.10.2008 tarihinden sonra geçen prim ödeme gün sayılarının dörtte biri, prim ödeme gün sayıları toplamına eklenecek. Eklenen bu süreler emeklilik yaş hadlerinden de indirilecek. Yapılan bu düzenleme ile özürlü çocuğu olan kadınlara erken emeklilik hakkı tanınmıştır.
3-Özürlü Memurlar Gece Nöbeti Ve Gece Vardiyası Tutacaklar Mıdır?
Özürlü memurlara isteği dışında gece nöbeti ve gece vardiyası görevi verilmeyecektir.
4-Sosyal Güvencesi Olan Özürlü Bireylerin Sağlık Giderleri Nasıl Karşılanmaktadır?
Sosyal güvencesi olan özürlü bireylerin tedavi, muayene, ilaç, tetkik ve ortez-protez ihtiyaçları bağlı oldukları sosyal güvenlik kuruluşu tarafından katkı payı alınarak karşılanmaktadır.
5-Özürlü Aylığı Nedir?
Toplumda genellikle “özürlü aylığı” olarak bilinen ve Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Primsiz Ödemeler Genel Müdürlüğü tarafından 2022 sayılı “65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanununun” ilgili maddelerince bağlanan aylıktır. Ekonomik yoksunluk içinde bulunan; 18 yaşından büyük özürlü bireyler ve kanunen bakmakla yükümlü olduğu 18 yaşını tamamlamamış özürlü yakını bulunan Türk Vatandaşlarına aylık bağlanmaktadır. Üç aylık olarak ödenen bir aylıktır. Özür oranına göre aylığın miktarı değişmektedir.
6-Özürlü Aylığını Kimler Alabilir?
Yetkili hastaneden alınmış özürlü sağlık kurulu raporuna göre “özürlü”(özür oranı %40-%69) ve başkasının yardımı olmaksızın hayatını devam ettiremeyecek derecede özürlü (özür oranı%70 ve üzeri) olan,
-Kanunen bakmakla yükümlü kimsesi bulunmayan,
-Sosyal güvenlik kurumlarından her ne ad altında olursa olsun bir gelir veya aylık hakkından yararlanmayan,
-Nafaka bağlanmamış veya bağlanması mümkün olmayan,
-Mahkeme kararıyla veya doğrudan bir mevzuat gereği bağlanmış herhangi devamlı bir gelire sahip bulunmayan,
-Her türlü gelirleri toplamının aylık ortalaması, kanunla belirlenen muhtaçlık sınırının altında olan kişiler ile;
Yukarıdaki koşullara sahip olup kanunen bakmakla yükümlü olunan 18 yaşını tamamlamamış özürlü yakını bulunanlar, bakımının fiilen gerçekleşmesi ve aylık ortalama gelirinin kanunla belirlenen muhtaçlık sınırının altında olması kaydıyla bu aylıktan faydalanabilir.
Sosyal güvenlik kurumundan, yetim aylığı almakta olan özürlü bireylerin aylık veya gelirleri, alacağı özürlü aylığından az ise aradaki fark ilgili sosyal güvenlik kurumu tarafından karşılanacaktır.
7-Muhtaç Aylığı Nedir?
Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından ödenen ayıktır. Vakıflar Yönetmeliğinin hükümlerine göre, 18 yaşından büyük özürlü bireylere ve 18 yaşından küçük özürlü çocuğu bulunan ana babalara ve ayrıca, annesi veya babası olmayan 18 yaşından gün alamamış yetim çocuklara aylık bağlanmaktadır.
8-Muhtaç Aylığını Kimler Alabilir?
% 40 ve üzeri özürlü olan muhtaçlara,
* Sosyal güvencesi olmaması,
* Herhangi bir gelir veya aylığı bulunmaması,
* Mahkeme kararı veya kanunla bakım altına alınmamış olması,
* Gelir getirici taşınır ve taşınmaz malı mevcut olmaması veya olup da bunlardan elde edeceği aylık ortalama gelirinin bu yönetmelikle belirlenen muhtaç aylığı miktarını geçmemesi, halinde muhtaç aylığı bağlanır.
9-Evde Bakım Parası Nedir?
Özürlü bireylerin hayatlarının idamesini evde yürütecek kişilere Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü tarafından aylık net asgari ücret miktarında verilen tutara evde bakım parası denilmektedir. Evde bakım parası özürlü bireylerin kendisine değil, bakımını üstlenen akrabası, vasisi gibi üçüncü kişilere ödenen bir meblağdır.
10-Evde Bakım Parası Almanın Şartları Nelerdir?
Özürlü bireylerin evde bakım parası alabilmesi için üç şart gereklidir.
1.Her ne ad altında olursa olsun her türlü gelirleri toplamı esas alınmak suretiyle kendilerine ait veya bakmakla yükümlü olduğu birey sayısına göre kendisine düşen ortalama aylık gelir tutarının, bir aylık net asgari ücret tutarının 2/3’ünden daha az olduğu bakım raporu ile tespit edilmesi,
2.Özürlü bireyin heyet raporu veren hastanelerden alacağı özürlü sağlık kurul raporunun ağır özürlü kısmında mutlaka “Evet” yazan bir ibare bulunması,
3.Özürlü bireyin başkasının yardımı olmadan hayatını devam ettiremeyecek şekilde bakıma muhtaç olması gerekli olduğunun bakım heyeti raporu ile tespit edilmesi.
(Kaynak: http://www.ozurluveyasli.gov.tr/tr/html/169/SSS#43a:)
Peki, ben diyorum ki, engel aynı engel iken, neden çocuklarımız ve biz bu haklardan mahrum bırakılıyoruz.
Çocuğunun engelli maaşıyla, aldığı bakım parasıyla çocuğuna bakmayan ve çalışma gereği duymayan bu kadar anne-baba varken, biz çocuklarımıza daha iyi bir hayat, daha iyi bir eğitim için, normal çocuklarımızın sosyal hayatlarını, eğitim hayatlarını vasata indirgeyip, engelli çocuğumuzun hayata tutunması için tüm madddi, manevi imkanlarımızı seferber ediyoruz ama yetmiyor.
Çünkü, ne aile eğitimi var,
ne aileye psikolojik destek var,
bir de, iş yerlerimizde, engelli çocuğumuzdan dolayı tayin ve diğer haklarımızı kavga dövüş kabul ettirmeye çalışıyoruz.
Devlet memuru olarak, VERGİMİZİ VERİYORUZ, YASALARA UYUYORUZ, ERKEK PERSONEL ASKERLİĞİNİ YAPIYOR, ama, çocuğu engelli olmayan insanlarla aynı muameleyi görüyoruz.
İşte bu nedenle, ENGELLİ ÇOCUĞU OLAN BİR DEVLET MEMURU OLARAK, ENGELLİ ÇOCUKLARIMIZA HEM MADDİ HEM DE MANEVİ DESTEK TALEP EDİYORUM..
Biz, engelli çocuğu olan devlet memurları, çocuklarımız gibi üvey evlat muamelesi görmüyor muyuz!
[ Üyelere Özel ] 10-09-2012 17:57:51
umulanlar ve beklentiler fazlasıyla karşılık bulsun hocam parmaklarınıza sağlık faydalı bir konu
[ Üyelere Özel ] 16-09-2012 22:13:23
fazla bir beklentimiz yok, sadece "ENGEL AYNI ENGEL İKEN, NEDEN ÇOCUKLARI AYRI TUTUYORLAR?" tek derdimiz daha iyi eğitim alabilmesi.