17-08-2024 |

DİKKAT, DİKKAT TÜRLERİ, ÖĞRENME, GÖRSEL DİKKAT VE BUNU GELİŞTİREN ETKİNLİK ÖRNEKLERİ

Dikkat, görsel dikkat , görsel dikkati geliştirme etkinlikleri paylaşılmıştır.

 

"Başarılı ve etkili bir sosyal iletişim ve etkileşim için önemli bilişsel becerilerden birisi dikkattir.

Nörolojide, özellikle davranişsal nörolojinin (üst düzey beyin işlevleri ile ilgili bilim) çalişmalarinda dikkat yer almiştir. Klinik nöroloji alanlarinda çalişan psikologlar beyin zedelenmeleri yaşayan hastalar üzerinde dikkati çalişmişlardir. Bununla birlikte, uygulamali psikolojide dikkat bireysel yetenek, yoğunlaşma yeteneği olarak ele alinmiştir. Endüstri ve eğitim psikolojisinde "dikkat testleri" ele alinmiş ve uygulamalarda kullanilmiştir.

Öğrenme yaşamın her alanında, görselliklerle ilgili uyaranlarla dolu dünyamızda sürekli olarak devam etmektedir. "Görsel gelişim, okuma, yazma ve yazım geliştirme becerileri, matematik gelişimi ve okul başarısı için gerekli ve diğer becerilerinde gelişebilmesi için önem arz etmektedir.

Dikkat: Duygularla düşünceyi bir şey üzerinde toplama, uyanıklık

"Dikkatle bakınca güvertedeki insanların gidip gelişini kolaylıkla seçebiliyor."

-Y. K. Karaosmanoğlu. (Türk Dil Kurumu, Genel Türkçe Sözlük.)

Dikkat etmek : gözüne çarpmak veya ilgisini çekmek(Türk Dil Kurumu,Genel Türkçe

Sözlük)

Dikkat; zihinsel durum, bilinçliliğin yeri, benlikten başlayan güç, ketleyici güç, pasiflikten aktifliğe geçen bilinçlilik, iradenin eylemi olarak tanımlanmıştır (Leahey, 1980). Bilincin belirli bir noktada toplanması haline dikkat denilmektedir. Diğer bir ifade ile bilinçli ve bilinçsiz olarak bir olayı daha canlı duruma getirmek için tümü ya da bir bir parçası üzerinde zihinsel gücün toplanması Psiko-fizik enerjinin bir nokta üzerine toplanması insan duyu organlarına gelen uyarıcıların bazı kısımlarını almaya ve işletmeye yönelmesi olarak tanımlanır.( Fidan,1996, s.124)

Dikkat, uyarıcının farkında olmak olarak tanımlanabilir. Bu uyarıcılar, düşünceler ve anılarda olduğu gibi içsel ya da görüntü ve seslerde olduğu gibi dışsal olabilmektedir. Dış dünyadaki uyarıcıların büyük bir kısmı duyu organlarınca yakalanır; ancak bir kısmı seçilerek algılanır. Birey bütün uyarıcılarla aynı anda ilgilenemez; çünkü sınırlı bir kapasiteye sahiptir .(Karaduman, 2004a).

Bireysellleştirilmş Eğitim Proğramını(BEP) kolayca hazırlayın.

Dikkat, ihtiyaç duyulan hedefe yönelik belli bir süre zarfında ilgiyi yoğunlaştırabilme gücüdür. Ön­celikleri belirleyerek, planlama yaparak, zamanı kontrol ederek işi devam ettirebilme konusunda kendi kontrolünü sağlamaktır.

Dikkatin  Yapısı

Dikkatin yapısı üç temel çerçeve içerisinde incelenebilir:(Anderson,1989, aktaran, Öztürk).

 Genel uyarılmışlık hâli:Çevreye genel bir duyarlılık ve farkındalılık düzeyi ve uyarıcıları almaya hazır olma.

 

  • Seçicilik:Önemli ve amaca uygun özellikleri araştırarak çevreyi tarama.
  • Yoğunlaşma: Dikkati bir noktada yoğunlaştırma ve dikkati sürdürme.

 Dikkat ile ilgili temel konular

 1.İşlem Kapasitesi ve Seçicilik: Dış dünyadaki bütün uyaranlara değil, sadece bazılarına dikkat edebilmekteyiz.

  1. Kontrol: Dikkat ettiğimiz uyaranları bir anlamda kontrol edebilmekteyiz. 

3.Otomatik İşlem: Pek çok rutin işlem (araba kullanmak gibi) az bilinçli dikkat gerektirmeleri ve otomatik yapılmaları bakımından birbirlerine benzemektedirler.

4.Bilişsel nörobilim :Beynimiz ve merkezi sinir sistemimiz, dikkatin ve bilişin anatomik alt yapısıdır.

5.Bilinçlilik :Dikkat, olayları bilince  taşımaktadır.

                                   

Üniter bir sistem olarak görülmesine rağmen araştırmacılar dikkati, uyanıklık seçicilik ve bilişsel kontrol gibi  farklı işlevlerle ilişkilendirmiştir.

Mevcut literatür kapsamında geliştirilen dikkat taksonomilerini de dikkate alan Posner'in görüntüleme çalışmaları, dikkatin farklı yönlerine üç bağımsız ağın dahil olduğunu öne sürmüştür .(Rueda ve Posner, 2013: 1-40). Bu üç ağdan Uyarıcı Ağ (Alerting Attention) gelen uyaranlara karşı yüksek hassasiyetli bir duruma ulaşılması ve sürdürülmesi görevini üstlenir; Yönelme (Orienting), duyusal girdiden bilgi seçimini ifade eder ve Yönetici Ağ (Executive Attention) ise düşünceler, duygular ve yanıtlar arasındaki çatışmayı izlemek ve çözmek için mekanizmalar içerir.

Öğrencilere verilen dersleri MEBBİS'e otomatik aktarın.

 Uyarıcı Dikkat Ağı (Alerting Network)

 Uyarı durumunun elde edilmesi ve sürdürülmesi ile ilgili beyin ağı olan uyarıcı ağ, Şekil

1'de karelerle temsil edilmekte olan posterior ve frontal alanlarla birlikte talamus'tadır.

Bir uyaranın varlığı, dikkat gerektiren diğer tüm operasyonlar için önemli bir ön koşuldur.

Uyarıcı ağ, fizyolojik   olarak ilk   gelişen ağ olmakla   birlikte yaşlanma ile beraber ilk bozulmaya başlayan ağdır .Sadece uyarıcı dikkat ağı ile sınırlı olmayacak şekilde yaşlanma ve ağ   performansında  azalma olduğu birçok çalışmada ifade edilmiştir  Yaşlılarda, genç yetişkinlere kıyasla Dikkat Ağı Görevi performanslarında düşüş ile problem çözme yeteneği ve kristalize zekadaki azalmayı bulgulayan çalışmalar vardır

Şekil 1: Dikkat Ağlarının Beyindeki Lokalizasyonları

 Yönelme

Dikkat araştırmalarının çoğu duyusal olaylara yönelmeyi içerir.Araştırmacılara görsel ve

işitsel uyaranların sunumunu kontrol etme kolaylığını sağlaması, muhtemel olarak yönelme (orienting) çalışmalarının popüleritesini açıklamaktadır. Uyaran sunumundaki kontrol avantajı, açık ve gizli yönelme formlarının incelenmesine de izin vermektedir. Bu sistem hem parietal (pareitotemporal kavşak ve süperior parietal lob) hem de frontal kortikal alanları (frontal göz alanları) ve bunlara ek olarak süperior kolikuli ve pulvinar dahil bazı subkortikal alanları içerir. Görüntüleme araştırmalarına göre pareitotemporal kavşak mevcut dikkat odağını kesmek için en önemli kortikal yapı olarak gösterilmektedir. Süperior parietal lob ise istemli dikkat hareketlerinin merkezi gibi görünmektedir (Posner ve Petersen, 1990: 27).

Dikkatin endojen (istemli) yönelimi, süperior parietal lob ve frontal göz alanlarının yapıları ile ilişkiliyken, eksojen (otomatik) yönlendirme, büyük ölçüde temporoparietal kavşağı ve ventral frontal korteksi içeren bir ağın işlevi gibi görünmektedir. Geç bebeklik, kendini düzenlemenin geliştiği zaman olarak bildirilmiştir. (Posner ve Rothbart, Ellis, Rueda ve Posner, 2003: 1121) Yönelme, geç çocukluğun başlarına doğru yetişkin seviyesine ulaşmaktadır. Gelişme sonucunda çocuklar kendi duyguları ve diğer davranışlarının kontrolünü kazanabilirler. Bu geçiş, yönetici dikkat sisteminin gelişimini işaret etmektedir.

Öğrenci ve Veli bilgilerinin kolayca takip edin.

3.Yönetici Ağ (Executive Network)

Bireyler, bir performansı iyi öğrenilmiş yani otomatik davranış seviyesinde üretemeyecek durumda olduklarında, performans üretimi için eylem(ler)in dikkatli kontrolünü içeren bir mekanizma gereklidir. Norman ve Shallice (1986:6)'a göre; (1) yenilik, (2) hata düzeltme veya sorun giderme, (3) bir   dereceye   kadar tehlike veya zorluk, (4)   güçlü alışkanlık tepkilerinin  veya  eğilimlerinin  üstesinden gelme  dikkat   eşiğinde  kontrol gerektiren durumlardır. Bu durumların idaresi yönetici dikkattedir. Bu nedenle yönetici dikkat ağı, kaynakların seçimi ile karşıt tepkiler arasındaki çatışmanın saptanmasını ve çözümlenmesini sağlayan yapı olarak düşünebilir. (Posner ve Petersen, 1990: 25-42) 

Yönetici dikkat ağı duyguların, düşüncelerin ve eylemlerin düzenlenmesinde yer almaktadır .Yönetici dikkat ağının merkezlerinden biri olan anterior singulat girus, öz-düzenleme ile ilgili çeşitli spesifik işlevlerle ilişkilendirilmiştir. Bunlar; çatışmanın izlenmesi duyguların düzenlenmesi   ve hataya yanıtı içermektedir .Hataların tespiti ve düzeltilmesi iyi bir eylem izleme ölçütüdür.

Yönetici ağın gelişim sürekliliği incelendiğinde, yönetici dikkatin çeşitli boyutları bebeklik döneminde var gibi görünmektedir. Bu ağın gelişim süreci çocukluk ve erken ergenlik döneminde devam eder ve 2 ila 7 yaş arasında en önemli olgunlaşmayı gösterir. Yönetici ağ, dopamin tarafından modüle edilen anterior singulat korteks ve prefrontal bölgelerin aktivasyonu ile desteklenir. Bu ağ, ileri yaşlarda metabolizma ve fonksiyonel bağlanabilirlikte düşüş göstermeye başlar ve bu da yaşlıların öz düzenlemede yaşadıkları zorlukları açıklayabilir. Tüm ağların işlevselliğinde  yaşla birlikte belirgin bir düşüş olduğu düşünülse de ; Fair ve ark, 2008: 4030) en önemli düşüş, yönetici ağda meydana geliyor gibi görünmektedir. Tang ve arkadaşları (2010: 226) dikkat ağlarına yapılacak doğru müdahalelerin ağların etkinliğini arttıracağını ve yine bilişsel performansı koruyabileceğini iddia eder.

Öğrenci, veli, verilen eğitimler, kesilen faturalara ait ayrıntılı istatistik çıkartın.

Dikkatin Türleri ve İşlevleri

Aktif ve Pasif Dikkat: Pasif dikkatte kişi kendisine yönelen uyarana dikkat etmek için herhangi bir çaba harcamaz. Çok parlak bir ışık, ani bir gürültü örneğinde olduğu gibi. Bu gibi durumlarda kişi istemsiz olarak uyarana dikkat eder. Diğer dikkat türü olan aktif dikkatte ise kişi istemli bir şekilde bir uyarana odaklanır. Bu dikkat türünde ise kişinin psikolojik ve fiziksek bir çaba harcaması gerekmektedir. Çocukların televizyon izlerken uzun süre dikkatlerinin dağılmaması, pasif dikkat; ders çalışırken çok kısa süreli dikkat vermesi ise aktif dikkat olarak değerlendirilebilir. Gerçekte dikkat denildiğinde tahmin edileceği gibi aktif dikkat kastedilmektedir.(Şahin, MERYEM; 2013)

 "Sürdürülen dikkat, kişinin zamanla uyarana alışmasını ve zihnin dağılmasını engelleyici bir şekilde bilincli ve dikkatli olarak uyaranı işleme becerisidir" (Akt: Kılınçarslan, Mukaddes, Küçükyazıcı ve Gürvit, 2010; Robertsonve ark. 1997). "Yürütücü işlevler (Yİ) hedefe yönelik davranışı sürdürme becerisini de kapsar, bu yüzden Yİ ve sürdürülen dikkat kavramları birbiriyle örtüşür. Dikkat becerileri bazı araştırmacılar tarafından Yİ'nin bir yansıması olarak kabul edilirken, diğerleri tarafından farklı nöropsikolojik işlevler olarak duşunulur. (Akt: Kılınçarslan, Mukaddes, Küçükyazıcı ve Gürvit, 2010; Pennington ve Ozonoff 1996). Sürdürülebilir Dikkat (SustainedAttention): Belirli bir süre boyunca dikkatin malzeme üzerinde odaklanmasını (yoğunlaşmasını) sürdürülebilmesidir. Tanımlayıcı özellikleri; genişletilmiş zaman dönemlerinden sonra dikkate odaklanma yeteneklerinin konumudur. Sürdürülen dikkat yapılan bir faaliyet esnasında faaliyet için gerekli kapasite miktarının göreve tayin edilmesi ve dikkatliliğin sürdürülmesidir (Baddeley,1990). Sürekli dikkat, tutarlı davranışsal tepkinin belli bir süre içinde etkinlik sonuna kadar devam etmesidir.

Performans Takip Formu (PKT) eğitmenleriniz internet üzerinden girsin, siz sadece çıktıları alın.

Seçici Dikkat (SelectiveAttention): Davranışsal olarak ilgisiz birçok dış uyaranın, bellekteki anıların, düşüncelerin arasından davranışsal olarak uygun olanların seçilmesini sağlayan, beynin zihinsel yeteneğine seçici dikkat denir. (Corbetta,1998).

Cherry (1953)'de yönettiği algı deneylerinde deneklerin aynı anda bir tek hoparlörden gelen mesajları dinlemelerini ve bunları ayırmaya çalışmalarını istemiştir. Onun çalışmaları bizim arka fondaki sesleri ayırma yeteneğimizin seslerin özelliklerine; örneğin, konuşmacının cinsiyeti, sesin geliş yönü, ses derecesi, yada konuşma hızına bağlı olduğunu ortaya çıkarmıştır. Bu durum 'kokteyl parti' etkisi olarak adlandırılmıştır. Kokteyl parti uygulaması bir kişinin diğer kişilerin konuşmalarına aldırmayarak, çevredeki seslerin ve karışık konuşmaların arasında dinleme dikkatini bir tek konuşmacı üzerinde yoğunlaşmasını açıklamaktadır. Bu uygulama işitme sistemimizin çok şaşırtıcı bir yeteneği olan; gürültülü yerlerde konuşabileceğimizi ortaya çıkarmaktadır. (Yaycı, 2007, 30-31)

Bölünmüş Dikkat (DividedAttention): Aynı anda birden fazla uyarana dikkat edebilmedir. Tanımlayıcı özellikleri; bir kerede birden fazla uyarıcıya yada işleme odaklanarak dikkatin paylaşılmasıdır (Perry& Hodges,1999). Dikkatin bir özelliği de bir durumdan diğerine kaydırılabilmesi veya bölünebilmesidir. Özellikle çocuklar için zor olan aynı anda iki şeyi yapma, dikkatin bu özelliğini ifade eder. Dikkatin bu bileşeni de ancak eğitimle incelikli hale gelir. (Kinsbourne,1992; Akt, Korkmaz,2000).

Dikkatin İki Özelliği 

Başka bir bakış açısıyla dikkatin iki özelliği vardır:

"Dikkatin Yönü: Dikkatin nereye yöneltildiği, içeriye kendimize doğrumu yoksa dışarıya doğrumu olduğunu gösterir.

Dikkatin Genişliği: Dikkatteki daralma ve genişlemeleri ifade eder (Özerkan 2004; Tunç, 2013, 20-34). 

Öğrenci, veli, verilen eğitimler, kesilen faturalara ait ayrıntılı istatistik çıkartın.

Aydın (1999), dikkati baskın ve çekinik olmak üzere iki kategoriye ayırmaktadır. Baskın dikkati odaklanmış dikkat olarak da isimlendirmektedir. Çekinik dikkat, dikkatin verildiği uyaranın arka planındaki değişenler üzerine yoğunlaşması olarak tanımlanmaktadır. Ancak çekinik dikkat, bazen baskın dikkati bozucu şekilde yer alabilmektedir. Sınırlı bir zamanda benzer uyarıcıyla karşılaşan zihin, bu uyarıcılardan yalnızca birine yoğunlaşmaktadır. Ancak birbiriyle ilişki içinde olamayan uyarıcılarla karşılaşan zihin bu uyarıcılardan birine dikkati vererek diğer uyarıcıları arka plana atmaktadır.

Yaycı (2007) ise dikkati; istemli ve istemsiz olmak üzere iki kategoriye ayırmaktadır. Buna göre, istemli dikkat, bireyin bilinçli bir şekilde tek bir duruma dikkatini yoğunlaştırma hali olarak tanımlanabilmektedir ve istemli dikkat bireyin bilgisi ve motivasyonu ile pozitif bir ilişki içindedir. İstemsiz dikkat ise bireyin herhangi bir amacı ve niyeti olmamasına rağmen çevredeki uyaranları kendiliğinden algılaması olarak tanımlanabilmektedir (Özcan,2018).

Dikkat toplama Nedir?

Ott' a (1994) göre, dikkat toplama, "Dalgınlık ve düzensizliği bir yana bırakıp algımızı,düşüncemizi o anki yaşantıya toplama, içten ve dıştan gelen bütün bozucu faktörlere yönelmeme ve uzun bir süre bir nesneyle ilgilenmek için dikkatimizi zorlama becerisidir.

Dikkat toplama, istek üzerine bilincimizin bir konu üzerine toplanması halidir. Dikkat ederken bütün zihinsel yeteneklerimiz etkin hale geçmektedir. Etkili ve kalıcı öğrenmenin gerçekleşmesi açısından özel bir öneme sahiptir. Dikkat toplamada ön koşul; motivasyon, ilgi ve ben' in gelişimidir. Yetenekler ve ayrıca çalışma şeklinin de etkisi vardır (Özdoğan 1999).

Dikkat toplama problemlerinin içten ve dıştan kaynaklanan nedenlerinin olduğubilinmektedir. Dikkat toplama problemlerinin nedenleri arasında, çevre şartlarının neden olduğu gürültü, medyanın zararları (fazla televizyon izleme), yorgunluk, yanlış cezalandırma ve uzun süren hastalıklar sayılabilir. Dikkat toplama bozukluğuna neden olan bu tür dış faktörler, kolaylıkla tanınabilir ve ortadan kaldırılabilir. Fakat dikkat toplama problemlerine neden olan psikolojik koşullar olan içsel nedenler ise oldukça karmaşıktır. 

Bireysellleştirilmş Eğitim Proğramını(BEP) kolayca hazırlayın.

Öğrencilerin Okulda Dikkatlerini Yeterince Toplayamamalarının  Nedenleri

Öğrencilerin okulda dikkatlerini yeterince toplayamamalarının nedenleri arasında yetersiz ilgi, başarı güdüsünün düşük olması, okul ve sınav korkusu, verimsiz çalışma teknikleri sayılabilir.  

Bu sorunu belirlemek amacıyla yapılan bir çalışmada; 100 ilköğretim ve ortaöğretim okulu öğretmenine öğrencilerdeki dikkat toplama problemlerinin nedenleri sorulmuştur.

Öğretmenler nedenleri aşağıdaki şekilde sıralamışlardır:

  • Çevrede çok ve çeşitli uyaranların var olması,
  • Öğrencinin aile yaşantısındaki bozukluklar,
  • Öğrencinin dikkat toplama becerisini kullanmadaki yetersizlikleri,
  • Öğrencinin isteksizliği,
  • Öğrencinin birlikte çalıştığı arkadaşlarından dolayı dikkatinin dağılması,
  • Bedensel rahatsızlıklar,
  • Öğrencinin kendi kapasitesinin çok altında ya da üstünde beklenti içerisinde olması.
  • Öğretmenin öğrenciden, kapasitesinin çok üzerinde ya da altında bir beklenti içerisinde olması,
  • Öğretmenin ders işleyiş tarzı ( duygusal anlamda yakın olmayan bir iletişim),
  • Öğretmenin dersi öğrencileri motive edici zenginlikte işleyememesidir.

Sonuç olarak, dikkat toplama problemlerinin çok az bir bölümünün (%2' sinin) doğuştan olduğu ve çoğu durumlarda dikkat toplama problemlerinin sonradan ortaya çıkan faktörlerden büyük ölçüde etkilendiği belirtilmektedir.

(http://orgm.meb.gov.tr/yayinlar/DEHB_ogretmen_el_kitabi/DEHBogretmenelkitabi_3b

olum.doc).                

Dikkate  Neden  İhtiyacımız Vardır?

Zamanı daha iyi yönetebilmek için, İstediğimiz alana daha iyi hakim olabilmek için,

Esnek düşünebilme becerisi kazanabilmek için    Başarıya ulaşabilmek için.

 Görsel Algı  Nedir?

"Görsellik ve görsel algı kavram olarak görsel uyarıcıları tanıma, planlayıp ayırt etme, farklılaştırma ve önceki yaşanmış deneyimlerle birleştirip çıkarım yapma yetisi olarak açıklanmaktadır. Yıldırım ve ark., 2012, 92-103).

Performans Takip Formu (PKT) eğitmenleriniz internet üzerinden girsin, siz sadece çıktıları alın.

"Görsel algı, davranışın amacına ve uyaranın yönlendirmesine bağlı tanımlama, karar verme, değerlendirme gibi yaklaşımlarıyla objeyi algılama, analiz etme ve kodlama gibi birçok unsuru içinde barındıran psikolojik ve fizyolojik, kopleks bir aşamadır .(Metin ve Aral, 2013, 57-72)."

 Genel gözlem itibarı ile görsellik, görsel koordinasyon, görsel gelişim el-göz koordinasyonu olarak bilinmektedir. Görsel yetiler, yürüme, koşma, atlama, tırmanma, yemek pişirme, giyinme-soyunma, düğme ilikleme, el-yüz yıkama, diş fırçalama, bisiklet, araba ya da bilgisayar kullanma, boyama, okuma yazma, makas kullanma gibi yetenekleri

içermektedir (Ercan ve Aral, 2011, 443-466)."

 Öğrenme yaşamın her alanında, görselliklerle ilgili uyaranlarla dolu dünyamızdasürekli olarak devam etmektedir. "Görsel gelişim, okuma, yazma ve yazım geliştirme becerileri, matematik gelişimi ve okul başarısı için gerekli ve diğer becerilerinde gelişebilmesi için önem arz etmektedir.

Görsel Dikkat Nedir?

 Görsel Dikkat:

Görsel dikkat, en öz şekliyle görsel olarak verilen uyarıcılara odaklanabilmedir. Görsel dikkatin bileşenleri şu şekilde belirtilebilir:

  1. Görsel alanın ayrımlaştırılması,
  2. Görsel alandaki önemli boyutların ve onların özelliklerinin ayrımlaştırılması,
  3. Görsel sistemdeki nöronlardan gelen iletilerin değerlendirilmesi,
  4. Bir görsel uyarandan diğerine geçebilmek (Tsotsos,1999).
  • Dikkat süreçleri tüm duyusal sistemlerimiz için geçerlidir. (görsel, işitsel, kokusal, tatsal ve dokunsal).
  • Görsel dikkat daha çok şekil ve renk algısı üzerinden analiz edilmeye çalışılmıştır.
  • Görsel dikkat konusunda yürütülen çalışmalar; görsel materyalin çok dikkat çekici olması durumunda, 50 milisaniye içinde fark edilebildiğini göstermiştir.
  • Bu etkiye «göze çarpma etkisi» (pop-outeffect) adı verilmektedir.
  • Bu etki uyaranların paralel olarak araştırılmasını sağlar ve bu sayede bilginin bütününe daha hızlı şekilde ulaşılmasını sağlar.

Öğrenme  Nedir?   Bilgi İşleme Süreci Nasıl Gerçekleşmektedir?

Öğrencilere verilen dersleri MEBBİS'e otomatik aktarın.

Öğrenme, bireyin olgunluk düzeyine uygun olarak, çevresi ile etkileşimi sonucu gerçekleşir. Doğumla başlar, yaşamın sonuna dek sürer. Kısaca öğrenmek demek, değişmek demektir.(Saban, 2000).

Öğrenme, bireyin olgunlaşma düzeyi ve çevresiyle etkileşimi soncu davranışlarında oluşan kalıcı değişmelerdir (Tan; Erdoğan; 2001,s.8).

Bilgi  İşleme  Süreci  Kuramı

Gagne ve Briggs'in görüşü kısaca şöyle özetlenebilir. Çevreden gelen uyarıcılar önce duyu organlarınca alınır ve buradan Duyusal kayıta geçerler. Duyusal kayıtta çok kısa süre kalan bilgi, Kısa Süreli Belleğe gelir. Kısa süreli bellekte anlamlandırılan bilgi Uzun süreli belleğe depolanır. Kısa süreli bellekteki bilgi tekrarlanmaz ve kullanılmazsa, kısa zamanda silinir. Uzun süreli bellekte ise bilgi kodlanıp, depolanır ve uyarıcı gelince tekrarlanır. Gelen uyarıcıya verilecek yanıt için davranışlar seçildikten sonra ya kısa süreli belleğe, yada davranış düzenleme mekanizmasına başvurulur. Tüm bunların sonunda dönütün kullanılması gerekir. Gagne (1987, 49, 78) ayrıca her öğretilen davranış insan zihninde sekiz aşamalı evreden geçerek oluşur. Bunlar: 1. Güdüleme, 2. Farkına varma, . Kazanma, 4. kodlama, 5. Hatırlama, 6.Genelleme, 7. Davranma, 8. Pekiştirme başlıkları altında aşamalı olarak toplanabilir.

Gagne, öğrenmeyi insanın sinir sisteminde oluşan karmaşık bir süreç olarak görür

ve ona göre sekiz tür öğrenme vardır: 

1.İşaret öğrenme (Signal learning): Öğrenmenin en alt basamağıdır. Çocuğun sesin, ışığın, rengin farkına varmasında olduğu gibi.

2.Uyarıcı-davranım bağını öğrenme (stimulus-response lening) Kişi bu basamakta uyarıcıyla davranım arasındaki bağı öğrenir. Kırmızı ışık yanınca durmada olduğu gibi.

3.Uyarıcı-davranım bağlarını kurarak uyarıcı-davranım zincirleri oluşturma: (Chain learning): bu basamakta kişi, zincirleme davranımlar oluşturur. Teybi çalıştırıp kaset doldurma, bir arabayı, yada makineyi çalıştırmada olduğu gibi.

Performans Takip Formu (PKT) eğitmenleriniz internet üzerinden girsin, siz sadece çıktıları alın.

 4.Sözlü karşılıklarıyla uyarıcı-davranım zincirlerini öğrenme (Verbal associastion learning): Sözcüklerin anlamlarını öğrene ve iki sözcük arasında ilişki kurmada olduğu gibi.

5.Ayırt etmeyi öğrenme (Multiple discrimiation learning): Kişi bu basamakta nesneleri, ilişkileri, hayvanları, olguları birbirlerinden ayırt eder. Kediyi köpekten, anneyi babadan, masayı sandalyeden ayırt etmeyi öğrenmede olduğu gibi.

6.Kavram öğrenme (Consept learning): Kişi bu basamakta kavramların e anlama geldiğini öğrenir. Devlet. Okul, eğitimi, öğretim, pekiştireç gibi kavramların anlamlarını bilme gibi.

 7.İlke öğrenme (principle learning): Kavramlar arasındaki ilişkileri, neden-sonuç, öncelik-sonralık bağlarını kişi bu basamakta öğrenir. Kanun, kuram, ilke, sayıltı, genellemelerin nerede ve nasıl kullanılacağını bilmede olduğu gibi.

8.Problem çözme (Problem solving): Kişi bu basamakta ilgili kanun, ilke kural, genellemeleri kullanarak bir problemi çözmeyi öğrenir. Matematik, fizik, kimya, biyolojik, felsefe, sosyoloji vb. alanlarda verilen problemleri çözmede olduğu gibi.

Bu  sekiz tür öğrenmeyle ilgili  ürünlerin  kazanılmasında çok çeşitli yollar vardır. Üstelik her tür öğrenme için kullanılan yollar, birbirinden farklıdır. Bunlar, aşamalı özelliğine de sahiptir. Yani birinci tür öğrenme olmadan ikinci, birinci ve ikinci tür öğrenme olmadan üçüncüsü ve ilk yedisi olmadan problem çözme olamaz(Gagne and Brigs: 1979: 153-169; Gagne 1987:64; aktaran, Sönmez,2001).

ÖĞRENME STRATEJİLERİ VE GÖREVLERİ

Bireyin başarısı çoğunlukla farklı öğrenme görevlerine uygun farklı stratejiler geliştirmesine bağlıdır. Dikkati toplama, tekrar etme, anlamlandırma, örgütleme, yürütücü biliş ve duyuşsal strateji öğrenme stratejilerinden bazılarıdır.

Dikkatin Kontrolü İçin İçsel Konuşma Yöntemi

Meichenbaum, bilişsel açıdan dikkatin kontrolü üzerinde durmuş, davranış kontrolünün kazanılmasında içsel konuşmanın önemini vurgulamıştır. İçsel konuşma yöntemini, dikkatin kontrolü eğitiminde ve bilişsel davranış değişikliği yaratmada kullanmıştır. Meichenbaum'un,

Öğrenci ve Veli bilgilerinin kolayca takip edin.

bilişsel davranış terapisine dayalı yönteminde, öğrenciler plan yapmaya, kendinden istenen çalışmalara yanıt vermeye, kendilerini kontrol etmeye ve kendi kendilerine olumlu pekiştireç vermeye yönlendirilirler. Davranışları yönlendiren yönergelerin içselleştirilmesi ile davranışlar üzerinde kontrol sağlanmış olur.(Wagner,1991).

Meichenbaum (1969), kendi kendine talimat verme tekniğinin aşamalarını şu şekilde belirtmiştir:

 Problemin tanımı : ilk olarak "ne yapmam gerektiğini iyi bilmeliyim."

- Probleme yaklaşma : çözüm yolları üzerinde düşünme.

- Dikkatin toplanması : "şimdi ne yapmak istiyorsam onun üzerinde düşünmeliyim."

- Kontrol etme ve cesaretlendirme : " çok iyi yaptım iyi dikkat ettim."

- Tekrar kontrol etme ve hatalarını düzeltme: "eğer bir hata yapmışsam, ikinci defa yaparken buna dikkat etmeliyim.

- Böylece her defasında daha iyi yapacağım". (Akt. Özdoğan, 2000) .

 Dikkat toplama sorunları iki farklı şekilde gözlemlenmiştir.

  1. Aşırı hareketlilik ve sürekli yeni aksiyon alma durumunda görülen dikkat toplama problemi
  2. İlgisiz, isteksiz ve sessiz olup sürekli hayaller kurarak hiçbir konuya odaklanamama şeklinde görülen dikkat toplama problemi.

Dikkat toplama yöntemlerini uyguladığımız süreçte dikkat toplama sorunu yaşayan çocuğun ruh sağlığını da düşünmemiz gerekiyor. Dikkat bozukluğu olan çocuklar okul derslerinde ve sosyal ilişkilerinde başarısız olabilirler. Olumsuz geri bildirimler ise daha ciddi problemlere neden olabilir

Bilişsel  Stil  Nedir?

Bireyin dış dünyadaki bilgileri belleğe alma, işleme, depolama ve kullanma biçimini belirleyen özellikler olarak ele alınan bilişsel stil araştırmacılar tarafından bireyin problemlere yaklaşım biçimi olarak tanımlanmaktadır. (Bacanlı, 2001)

Kagan (1966) konu ile ilgili yaptığı çalışmalar sonucunda çocuğun yüksek belirsizliğe sahip olan bir problem çözme durumunda düşünmeden anında veya düşünerek cevap verme eğiliminde olduğunu görerek düşünsel ve içtepisel adını verdiği iki bilişsel stil belirlemiştir. Kagan (1966)'a göre düşünsel bilişsel stile sahip olanlar bir karara varmadan önce alternatif çözüm yollarını değerlendirmekte, içtepisel bilişsel stile sahip olanlar ise fazla dikkatli bir şekilde düşünmeden hızlı yanıtlar vermekte ve pek çok hata yapmaktadırlar. Bu çocuklar bilişsel yönden olgun olmayıp bir araya getirilen bilgilerin avantajlarını ve dezavantajlarını değerlendirememektedirler (Öztürk, Kutlu, & Atlı, 2011)

Öğrenci ve Veli bilgilerinin kolayca takip edin.

 Dikkat    Toplama Sürecini Etkileyen İç ve Dış   Uyarıcılar Nelerdir?

Dikkat toplama sürecini etkileyen iç ve dış uyarıcılar söz konusudur. Eğitim-öğretim faaliyetleri açısından değerlendirildiğinde, dikkat dağınıklığının çeşitli nedenleri olduğu bilinmektedir . Göndericiden kaynaklanan nedenler olarak uyarıcının ilgi çekmemesi, pekiştireçlerin yeterince kullanılmaması, yüksek beklentilere sahip olma vb., alıcıdan kaynaklanan nedenler olarak ise; öğrencinin düşük benlik algısı, sağlık sorunları ya da gelişimsel problemler ve öğrencinin kendisine ilişkin beklentileri vb. sayılabilir. Yine üzerinde çalışılan konunun ilgi çekici olmaması, bilginin öğrencinin kapasitesini aşması, çevresel faktörler düşünüldüğünde; kalabalık ortamlar, çevredeki insanların varlığı, gürültü, yetersiz oksijen, çalışma düzeni gibi faktörler söz konusudur.(Kaymak&Demir;2012)

 

https://ailedenokula.com/kategori/gorsel-algi-dikkat-calisma-etkinlikleri
https://orgm.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/2022_01/24135534_meb_Otizm_etkinlik_2.pdf
https://ailedenokula.com/kategori/gorsel-algi-dikkat-calisma-etkinlikleri
https://orgm.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/2022_01/24135534_meb_Otizm_etkinlik_2.pdf
https://www.mustafa-turan.com/urunler/bilsem-hazirlik/dikkati-gelistirme-gorsel-ayirt-etme-etkinlikleri

Anderson, W. L. "Attention, Task andTime "The Effective Teacher:Study Guides
and
Readings, Edited by L. W. Anderson, McGraw-Hill Book Company, New York,
1989.
Aydın, A. (1999). Gelişim ve öğrenme psikolojisi. Ankara: Anı Yayıncılık.
Corbetta, M. (1998) Frontopariatal cortical networks for directing attention and the eye to visual locations: identical, independenta or overlapping neural systems? Proc Natl Acad Sci. USA. 95:831-8
Ercan, Z.G., Aral, N. (2011). Anasınıfı Çocuklarının Görsel-Motor Koordinasyon
Gelişimine Görsel Algı Eğitiminin Etkisinin İncelenmesi, Türk Eğitim
Bilimleri Dergisi, 9(3), ss, 443-466.
Fair Damien A., Alexander L. Cohen, Nico. U. F. Dosenbach, Jessica A.
Church, Francis M. Miezin, Deanna M. Barch, Marcus E.

Fidan, N. Okulda Öğrenme ve Öğretme, Alkım Yayınevi, Ankara. (1996)
Gagne, R.M., Briggs, L.J. andWager W.W. Principles of Instructional
Design,Holt,Rinehart
and Winston, Inc, Chicago, 1988.
Kaymak, S.Demir Ö (2012) '' İlköğretim Öğrencilerinin Dikkat Toplama Sürecine İlişkin Görüşlerin İncelenmesi '' Ç.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Cilt 21, Sayı 1, 2012, Sayfa 135-154 135
Kaymak Özmen, S. (2006). Dikkat toplama becerisini geliştirici etkinlikler okul öncesi anne babalar ve öğretmenler için elkitabı. Ankara:Anı Yayıncılık.
Karaduman, B. D. (2004). Dikkat toplama eğitimi programının Kanadalı öğrencilerin dikkat düzeyleri üzerindeki etkisi. Omep 2003 Dünya Konsey Toplantısı ve Konferansı 10 Ekim 2003. Kuşadasıİzmir: Omep 2003 Dünya Konsey Toplantısı ve Konferansı Bildiri Kitabı Cilt 1: 232244.
Norman Donald A., Tim Shallice, "Attention to Action," Consciousness and
Self-Regulation, C. 98, S. 2, 1986, ss. 164-181, doi:10.1007/978-1-4757-0629-1_1.
Kılınçarslan, A. Mukaddes, N. Küçükyazıcı, G. ve Gürvit, H. (2010). Asperger Bozukluğu Olgularında Yürütücü İşlevler ve Dikkatin Değerlendirmesi. Türk Psikiyatri Dergisi. Say.4. (2010)
Özcan, M. (2018). İlkokul öğrencilerinin dikkat durumlarının incelenmesi (Yüksek Lisans Tezi) Yakın Doğu Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Lefkoşa
Özdoğan, B. (1999). Seminer Ders Notları. Ankara Üniversitesi, EBF, Ankara.
Özdoğan, B. Çocuk ve oyun: Çocuğa oyunla yardım. Ankara: Anı yayıncılık. (2000).

Öztürk, N., Kutlu, M., & Atlı, A. (2011). The effect of parents' attitudes on adolescents' decisionmaking strategies. Inonu University Journal of the Faculty of Education (INUJFE), 12(2).
Posner Michael I., Steven E. Petersen, "The Attention System of the Human
Brain," Annual Review of Neuroscience, C. 13, 1990, ss. 25-42,
doi:10.1146/annurev.ne.13.030190.000325
Rueda M. Rosario, Micheal I. Posner, "Development of Attention Networks," The
Oxford Handbook of Developmental Psychology, ed., Philip David Zelazo C. 1,
2013, ss. doi:10.1093/oxfordhb/9780199958450.013.0024
Saban , A(2000) Öğrenme-Öğretme Süreci, Yeni Teori ve Yaklaşımlar, Nobel Yayın
Dağıtım, Ankara.
Seçer, Z. (2003). Yoğun düşünme (reflection) eğitimi programının çocukların ahlaki yargılarına etkisinin incelenmesi. Yayınlanmamış doktora tezi, Konya: Selçuk Üniversitesi. Seçer, Z., Sarı, H., Çeliköz, N., & Üre, Ö. (2009). Okul öncesi dönemdeki çocukların bilişsel stillerinin bazı değişkenler açısından incelenmesi.Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 21, 407.
Seçer, Z. ''Dikkat Toplamayı Geliştirici Etkinliklerin İçtepisel Okul Öncesi Çocukların Düşünme ve Dikkat Toplama Becerilerine Etkisi ''Necmettin Erbakan Üniversitesi AKEF İlköğretim Böl.Okul Öncesi Öğr.ABD
. Sönmez , Veysel. Program Geliştirmede Öğretmenin El Kitabı. Anı Yayıncılık,Ankara,
(2001)

Tang Yi Yuan, Qilin LU, Xiujuan Geng, Elliot A. Stein, Yihong Yang, Michael
I. Posner, "Short-Term Meditation Induces White Matter Changes in the
Anterior Cingulate," Proceedings of the National Academy of Sciences of the
United States of America, C. 107, S. 35, 2010, ss. 15649-15652,
doi:10.1073/pnas.1011043107
Tan, Ş.; Erdoğan, A. Öğretimi Planlama ve Değerlendirme. Ankara, (2001.)
Tsotsos, J.K et.al. (1995) Modeling visual attention via selective tuning, Arti. Intell. 78.
Yaycı, L. (2007). İlköğretim dördüncü sınıf öğrencilerinde seçici ve yoğunlaştırılmış dikkat becerilerini geliştirmeye dayalı bir programın etkililiğinin sınanması (Doktora tezi). Marmara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, İstanbul.

Fotoğraflar

Yorumlar (0)

Henüz yorum yapılmadı
Üyelik Gerekli

Yorum yapanları görebilmek ve yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Psikolog

Ücretsiz İş İlanı
Özel eğitim ve sağlığın ortak paydası olan Rehabilitasyon.com adresinin sektöre özel iş veren ile iş arayan arasında ne kadar iyi bir köprü olduğunu görebilmeniz için çok kısa süreliğini ÜCRETSİZ bir İş İlanı verebilirsiniz.
İş Arayanlar

iş arayan 928 kişi var. Hemen irtibata geçerek personel eksikliğinizi tamamlayın.

Dün

Rüveyda K.
Çocuk Gelişimcisi

Dün

İdil Ü.
Psikolog

Dün

Cansu D.
Çocuk Gelişimcisi

Dün

Nursu S.
Odyolog

Dün

Maziye İ.
Psikolog

Yenilenen EÇOP'u Denediniz mi?
Engelli Çocuklar Otomasyon Programı (EÇOP) yenilendi, Demo indirip anında, MEBBİS'den bilgilerinizi yükleyerek hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.
ÜCRETSİZ demoyu hemen indirin ve yükleyin.
  • SINIRSIZ Kullanıcı ve Öğrenci
  • Veritabanı sunucu hizmeti
  • Uzak sunucuya otomatik yedekleme
  • E-fatura entegrasyonu
  • Web tabanlı (mobil uyumlu) veya Masaüstü kullanımı
  • MEBBİS otomatik veri alma ve aktarımı
  • Tüm formların otomatik hazırlanması
  • Yılsonu değerlerlendirme işlemlerinin tek tuşla yapılması
  • Faturaların otomatik üretilmesi ve hatasız MEBBİS'e aktarılması
  • Online teknik destek imkanı
  • Pratik ders yazılabilmesi