24-03-2006 |

Davranış ve Eğitimde Doğru Koordinasyon

Sayın Derya Şahinin gönderdiği mektupta yer alan konulara bakarak yazılı danışmadaki soruları tek tek ele alalım.

Benim 4.5 yaşında atipik yaygın gelişim bozukluğu teşhisi almış bir oğlum var. 2 gün önce doktor kontrolünden geldik. Oğlum kreşe gidiyor (8 aydır). Yaklaşık 1.5 yıldır da özel eğitim alıyor. 2 yıl risperdal isimli ilaç kullanmıştık. 10 gündür ilacı kestik.Doktorumuz 2 ay ilaç kullanmayın bir deneyin bakalım durumu dedi.Akademik değerlendirme gayet iyi. 

Tanıma göre seçtiğiniz yöntemle doğru yoldasınız.Çocuğumuzun yaşı küçük, arkadaşlarına göre normal gelişim çizgileri gösteriyorsunuz, diyorsunuz ki;

Algılama çok iyi. Konuşmadaki akıcılık artmış. Doktoru kıvama gelmiş durumda dedi.

Algılama çok iyi sözcüğü doğrusu pek açıklayıcı değil .Çizili şekilleri görmesi nasıl ,sağ sol yer değiştirmeler var mı, resim okuma biçimi nasıl .Yani öğrenme bozukluğu ve hiperaktivitede görülen özellikler var mı ,bunu bilmiyoruz.Büyük olasılık var.Bu konuda rehabilitasyon merkezindeki arkadaşlarıma dikkat demeliyim.Bu konudaki tanının konması için ilk okul çağına dek beklemeye gerek yok özel eğitimci arkadaşlar bu tanıyı koyabilirler

Algılama iyi den anlaşılan işitsel ayrımlaştırmasının iyi olduğudur ki, bu olabilir, çünkü genel devinsel anlamda yaşıtları ile aynı düzeyde olduğunu söylüyorsunuz.

Bunun da doğru gözlem olduğunu konuşmadaki akıcılığı ile kanıtlıyorsunuz.Genel hareketin dengesiz aktivitesi düşük düzeyde görülüyor.Ne ki hareki koordinasyon üzerinde durmanız gereği de açık.

Özetlersek genel hareki yapıda arkadaşları ile yakın gelişim düzeyinde olmasına karşın yine de sorunlar var.Ne ki bu sorun gerçekten artık ortaya çıkmış ve sizin yol aldığınızı gösteren bir nokta.Yani sorun değil tam tersine sizin başarınızıı gösteren bir nokta.Size denildiği gibi kıvam tutmaya başlamış bu gerçekten yazı ile dahi hissedilebiliyor

Ve devam edelim;

Bizim şu andaki sorunumuz sosyal ilişki kuramıyor.

Bu gerçekten önemli bir tanı

Çalışmamız gereken alanlardan en önemlisini belirlemişsiniz.

Hareketlilik  yaşıtlarından daha yüksek düzeyde, algılar, gerek görme ve işitme daha yüksek düzeyde görünüyor .

 Kreşte çocuklarla oynama yok.Dil gelişimi gayet iyiye gidiyor.

Diyorsunuz.Hareket koordinasyonları daha iyi demek ki, bu da iyi yolda gidildiğini gösteriyor

Bu çok doğal , çeşitli oyunları öğretme gereği var Parmak oyunları ,kovalamaca,saklambaç ....

.Baştan destekli olarak gidip öğrenecektir.Yine de bu öğrenme için yapılan hereketi artırmanız yiyecek kalorisini de ayarlamınız gerekiyor ki bakım konusunda sorunlarınız olduğunu sanmıyorum dolayısıyla hareket çıktısının artırılması gereği bu noktada ortaya çıkıyor.

Dil gelişiminin iyi gitmesi yine hareketle başarıya ulaşacağınızı ve sosyal gelişimde bir yol katedediğinizi gösteriyor.

Yine de bol mimikli hareketleri öğretmenizin çok yararı var, yağmur "yağıyor"u ellerinizle gösterip onun da taklit yaparak öğrenmesi gibi ,"aç" demek için iki elinize açarak, al ver nasılsın ı  iyiyim  i hareketlere dökmenin çok yararı olduğunu söyliyebilirim.Davranışları yaptığınızda dil de geliyor.(felsefesini yapmak keyifli ama yararsız bir konu)

Ritimleri galiştirmek  şarkı söylemek dil gelişimi için çok yararlı

Ritmini dengelemek gerekli ki sizde gelişim geçmişine bakarak çok  mümkün olduğunu söyleyebiliriz.

Cümle ve kelime kullanırken hızlandık.fakat buna rağmen kreşte olan biteni anlatma gibi bir anlatım yok. Seçenekli soruları cevaplıyor. Neden, niye hangi, ne zaman gibi soru cümlelerini sıklıkla kullanıyor.Kreşe gidiyor

Dil gelişimindeki bu başarı ise hem özel eğitimde hem de kreşte ki eğitimin başarılı olduğunu gösteriyor.Yine de algı çalışmalarının ve ritim çalışlamlarının önemi büyük, zaten hiperaktivetedeki etki şu  gerçek bulgunuzla ortaya çıkıyor;

Seçenekli soruları cevaplıyor

Bu gerçekten önemli bir tanı.Seçenekli soruların yanıtlanması hiperaktivite ve öğrenme bozuklarında sıkça görülen bir durumdur.Hatta kısa bir çalışma ile matematik yeteneklerinde normale göre  artma da olabilir.Hiperaktivite azalmaya başlamış demektir.Çoktan seçenekli yöntemi sevediklerini biliyorum geliştirerek açılmalı.

Bu noktada gerçekten yalnızca hareketi düzeyini artırıp hiperkineziyi kesebilirsiniz.Doktorunuzun risperdal konusundaki yaklaşımını da kutluyorum.

Gelelim konuşma meselesine.

fakat buna rağmen kreşte olan biteni anlatma gibi bir anlatım yok.

Bu sözcük daha çok normal annelerin normal çocuklar için söylediği bir sözdür.Çocuklar bizim önem verdiğimiz konuları o kadar biliyorlar mı? Bunca sosyalleştiler mi, rüşvet almamak ,(yalan söylemek konusunda uzmanlaşacakları günü beklemek gerekir:) Ama işin ciddi bir boyutu var anlatayacaklarını paketler haline getirebilirsiniz el kol mimik kullanarak  konu başlıklarınızı seçerek başlayabilirsiniz.Gülünç olabilir ama şöyle bir soru sorabilirsiniz ellerinizle "n'aber (sağ elinizi  sallayarak)ve saçını sevimlice çeker gibi yapıp bugun (bu işaretini yaparak) çok saç çektin mi?Tabii sorma biçimi bu olmalı ama böyle yapmamalı :) çünkü ödül de sanabilir Ne ki bu ikiniz arasındaki empatiyi de artıracak bir çalışmadır.

Nesneleri tanımlamanız.Her yerdeki nesne isimlerini öğretmeniz,masallardaki anlatı biçimini öğretmeniz,yani Vgotsky tanımıyla iç düşünceyi  öğretmeniz gerekiyor ki bu da bilissel etkinliklerden geçiyor(iç çelişkiyi yakalayan teorisyen arkadaşlarla konuşacak bir konu)

Nesnelerin canlı olup olmadığını  renklerini bazit biçimsel tanımlarını öğretmek  ,yani Piaget diliyle bilişsel gelişimi çalıştırmak gerekli

Bilişsel gelişimi yaşına  dayandırdığınızda gerisi geliyor.Çünkü Piaget, esas olarak gelişimi dört evreye ayırmıştır.Bunlar sırasıyla duysal motor ,işlem öncesi ,somut operasyonlar  ,soyut operasyonlar dönemleridir.Çocuk bir dönemde kazanması gereken tüm şema ailesine sahip olup bilissel yapıları oluşturduğunda o dönemdeki gelişimini tamamlamaktadır. Şu an onu somut dönemini hemen tamamlamak arkadaşlarının düzeyine almak için onun soruları en önemli rehberiniz.Bu çalışma mektup yazarak mümkün.Onun diliyle siz de sözülü olarak yazabilirsiniz söz gelimi uyumadan önce günlük yaptıklarını anlatabilirsinizSonuçta sabırlı olmalısınız.Bunca başarıdan sonra size yakışan budur.

Burada önemli ve merak ettiğim konu kendisinden nasıl sözettiği üçüncü tekil mi ikinci tekil mi.?Yani kendisinden O diye mi söz ediyor Sen diye mi.Sen dediğini sanıyorum...Eğer ben se çok sevindiğimi ve gerçekten önemli bir yol aşıldığını söyliyebilirim.Yine de, ben  demesi dil gelişiminde yaşıtlarına göre düzeyi ele alınırsa daha çok hiperaktiviteyi tanımlıyor yaygın gelişim gecikmesi tanısını şüpheli kılıyor.

 öğretmeni el- kas becerilerinin sınıftaki birçok öğrenciden bile iyi olduğunu söyledi.Fakat sınıfta durup dururken aniden arkadaşlarına vurma, saç çekme davranışı gösteriyor.Kreşe başladığından beri.Bu davranışı kreş ortamının dışında da tanısın tanımasın sebepsiz bir toplulukta da yapıyor.

Çocuğumuzun bu tavrı çevreye ilgisini gösteriyor.Yaramazlıklarının hoş görüleceği bir çağda ve yaşta .Dğier özzelikleri de yanyana getirince bu sorunun giderek azalacağını sanıyorum.Yine Hareketi artırma reçetesi çıkıyor.Artık eğtimsel sınırlar içinde olmanız diğer aileler düzeyine yaklaşmanız da sevindirici ilaçlı ve ilaçsız aynı durumda olması da beni doğruluyor.

Fakat sınıfta durup dururken aniden arkadaşlarına vurma, saç çekme davranışı gösteriyor.Kreşe başladığından beri.Bu davranışı kreş ortamının dışında da tanısın tanımasın sebepsiz bir toplulukta da yapıyor.Bunu aşamadık bir türlü. Bir çözüm bulamadık. Evde de örneğin yanlış bir davranış olduğunda örneğin koltuğun üzerine bizim gözümüzün içine bakarak çıkyor, ters taraftan yere düşecek şekilde iniyor, biz ona davranışın nelere yol açacağını söylüyoruz.Dikkatini başka tarafa çekmeye çalışıyoruz.Çocuk bizim yüz ifademizden yaptığının yanlış olduğunu biliyor fakat kahkahalarla gülerek tekrar aynı davranışı yapıyor.( Bu davranışlar ilaç kullanırken de vardı. Bırakınca da var).

Ne mutlu size desem kızar mısınız?Gözünüze baka baka sizle oynamak istiyor sizinle iletişimin yollarını arıyor.Bir sürü insanın göz teması sorunu olduğunu biliyor musunuz?Bu noktadaki bir çocukta benim bakacağım yön aile olur.Oyuna doymuyor bu konuda işinizin zor olduğunu söyleyebilirim ama yaz geliyor,önümüzdeki dönem oyuna doyabileceği bir dönem.

Rehabilitasyondaki öğretmenlerde bir çözüm bulamadılar. Kendi şehrimizden kalkıp başka bir şehirde uzmanlara sorduk. Bizim halk arasında inat diyoruz onlarda obsesif takıntı diye birşeyler söylediler.Eğer bir şeyi yapmak istemiyorsa asla yaptırtamıyoruz. Hayır dedi mi bitti. Öğretmeni bir sandalyeye oturtamadı. Hayır oturmak istemiyorum diye 1 saat diretip ağladı.

Yaygın gelişim gecikmelerinde aile ister istemez hastalıklara bağımlı olabiliyor.Reaktif bağlanma bozukluğu ya da bağımlılık bizim eğitimimizin genel sorunlarından.Çocuklarımızın sorunlarını olduğunu düşünürek gereğinden daha anlayışlı olmak kimi durumlarda sorun çıkartabiliyor.Öğretmenini dinlememesi ama rehabilitasyondaki öğretmeni  ile 45 dakika geçirmesi onun duyguları hakkında fikir veriyor.onun için önemli bir anlatım,ağlaması mükemmel bir duygu göstergesi,Bir yandan Duygular "obsessyondur",hatta aşkı da bir obsessyon olarak tanımlarlar.Bunca sorun arasında "obsesyonları" erteleyin.derim.Duygular bilişsel gelişimin paralelindedir duyguları geliştirdiğinizde biliş de gelişir.Hastalık anlayışını olabildiğince terk  edin,obsesyonu taburcu edin gitsin., öyle başarılısınız ki..

İki sözle başarınızı ve başarısızlığınızı tanımlıyorsunuz üstün başarınız gerçekten ilgili ve duyarlı olmaktan geçiyor.

Diyorsunuz ki  

Sorunun kaynağını çözemedim.Çocuğun içinden mi geliyor, bilinçaltında yatan bir durum mu var.

çok doğru bir tanımlama

Tabii ki içinden geliyor,hem de çok güzel geliyor.Diğer çocuklar gibi geliyor.

Bilinç altı konusunda da haklısınız evet otizmin bilinçaltı yapısı konusunda çok şey yazılmıştır.Suda sarılarak gezmeniz uzun bir süre ona sarılmanız sevginizi ısrarla belli etmeniz gerikiyorYaptığınızı biliyorum .Bu konuda size rehabilitasyon merkezindeki arkadaşlarımız yardımcı olabilirler.Çünkü onlar da çok emek vermiş ve başarılılar.

 Beyinden mi bu tür bir tepki anlayamdım.

İşte bu cümle den kaçının.Aman diyorum:)beyin  araştırmalarına girmeyin,yeterince yapılıyor bi şey çıkarsa haber alırız ,rica ederim:)

Amacı kaçırmamız gerekli ve doktorunuz zaten bir uyarı ışığı yakmış .Doktorunuz çok iyi 

.Bu arada gerçekten oğlunuzun gittiği okul öncesi kurum rehabilitasyon merkezi ni ve sizi tebrik ederim.Koordinasyon konusunda çok olumlu bir örnek

Not: Sayın Şahin, sonraki metubunda dört yaş altı aylık oğlunun kendinden ben olarak söz ettiğini not etmiştir.Otizm yapısının çok dışında bir konuşma biçimi .Hiperktivite ve öğrenme bozukluğu konusundaki tanıların ilkokul çağına dek anlaşılamadığını sandığını da eklemiş.Hiperaktivite ve öğrenme bozuklukları otizm olmaksızın da bir çok çocuğumuzda var . Sayın Muhammed Ali Özdoğan'ın  Hiperaktivitedeki tanım yazısı bu bakımdan çok önemli.Her hiperaktif otistik değildir.Bu nedenle velilerimizin çok dikkatli olması gerektiğinin altını çizmeliyiz

Yorumlar (0)

Henüz yorum yapılmadı
Üyelik Gerekli

Yorum yapanları görebilmek ve yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Psikolojik Danışman ve Rehber Öğretmen