Tekerlekli Sandalyeler Artık Hayata Dönüyor

Fiziksel engellilerin `her şeyi` akülü araçlar, yıllardır elektrikçilerde, oto tamircilerde perişan oluyordu. Binlerce dolara alınan akülü araçlar, artık tamir ediliyor, her türlü bakımı yapılıyor, hatta kişiye özel hâle getirilebiliyor.
Askerdeyken iki bacaklarını neredeyse tamamen kaybetmiş Fikret Amca için Hollanda`dan gelecek hediyenin önemi büyüktü. Onun sayesinde bir yerden bir yere gidebilecek, evinin alışverişini yapabilecek, emektar eşine daha az yük olacaktı. Hediyesinin hazırlanabilmesi için ayrıntılı fotoğrafları Hollanda`ya gönderildi. Kısa süre sonra da, dört gözle beklediği emanetine kavuştu. Artık eşini dostunu ziyaret ediyor, çarşıya pazara çıkıp evinin ihtiyaçlarını karşılıyordu. Fakat aradan bir yıl geçmeden yine işler karıştı. Çünkü yıllar önce kaybettiği bacaklarının işlevini gören akülü aracı evinin önündeyken `meraklılar`ca kurcalanıp bozuldu. Yaklaşık 40 bin TL`lik `hayat arkadaşı` tüm işlevini yitirdi. Ümitle elektrikçilere, araba tamircilerine götürdü onu. Her biri, yaparım dedi; ama kimse yapamadı. Tekrar Hollanda`ya gönderip tamir ettirmek istedi. Çıkan fatura 10 bin Avro kadardı. Bir hayali daha suya düşmüş, aracı merdiven altını beklemeye başlamışken birileri çıkıp tekerlekli sandalyesini tamir edebileceğini söyledi. Bir hafta içinde yenilenen aracı tıpkı eski günlerdeki gibi kapısının önünde onu bekliyordu. Peki, Fikret Amca`nın imdadına yetişenler kimdi?
Türkiye`deki 8,5 milyon özürlünün 5 milyonu tekerlekli sandalyeye mahkûm. Çeşitli vesilelerle fiziksel engelli durumuna düşseler de hepsinin ihtiyacı aynı. Bir yerden bir yere gitmek, kendi ihtiyaçlarını karşılayıp sosyal hayata dâhil olabilmek. Önceki yıllarda sosyo-ekonomik düzeyi yüksek kesimlerin kullandığı akülü tekerlekli sandalyeler artık fiziksel engellilerin yüzde yirmisinde var. Her geçen gün de sayıları artıyor.
DAĞITILAN AKÜLÜ ARAÇLARIN ÇOĞU `İKİNCİ EL`
Sosyal projeler çerçevesinde dağıtılan araçların çoğu daha önceden kullanılmış. Genelde Belçika, Hollanda, Almanya gibi ülkelerden getirilen `ikinci el` ürünlerin yurtdışından temin edilmesi birçok sorunu da beraberinde getiriyor. Vatandaşlar bozulan araçların ne yedek parçalarını ne de tamir servislerini bulabiliyor. İmdatlarına oto tamircileri ile elektronikçiler yetişiyor. Çabalar başarısızlıkla sonuçlanınca araçlarını yurtdışına göndermek zorunda kalıyorlar. Tabii 6-8 ay tekerlekli sandalyesiz kalmak ve binlerce Avro ödemek koşuluyla...
Tüm bu sıkıntılardan yola çıkan Beyid Limitet Şirketi, altı kişilik bir ekip kurup bu soruna el atmaya karar vermiş, bir yıl önce. Artık Türkiye genelindeki tüm engelli vatandaşlara hizmet götürüp onları bu sıkıntılı durumdan küçük meblağlarla kurtarmaya çalışıyorlar. Üstelik `kişiye özel tasarım` da yapabiliyorlar...
Akülü araçların tamirini yapan ekibin başında bulunan Mehmet Uçkan`ın (32) hikâyesi ise `Bu fikir nereden çıktı?` sorusunu cevaplayacak nitelikte. Uçkan, Türkiye genelinde bedensel engellilere en çok tekerlekli sandalye dağıtımı yapmış Bedensel Engellilerle Dayanışma Derneği`nde genel sekreterdir. Tekerlekli sandalyeleri aldıkları firmaya zaman zaman yeni fikirler verir. Buna ihtiyaç duymasının sebebi ise bellidir. Çünkü satın alınan ya da bağış yoluyla gelmiş tüm tekerlekli sandalyelerin özellikleri, tasarımı aynıdır. Hatta Türkiye`de üretim yapan iki firma da onları örnek alır. Oysa her fiziksel engellinin özür oranı, şikâyetleri, kas ve vücut yapısı birbirinden farklıdır. Mehmet Bey`in tasarımlarından memnun kalan firma `Bizimle çalış. Projelerini hayata geçirelim.` teklifinde bulunur. Böylece 2001`e kadar onun da katkılarıyla özel araçlar üretilir. 2004`ten sonra da Beyid`in akülü araç satış bölümünde görevlendirilir. `Engellilerin geneli çok hassastır. Tamir için gönderdiğimiz araçların geri dönüşümünün uzaması hem bizi hem de vatandaşları mağdur etti.` diyen Uçkan ve arkadaşları, bu sorunu ortadan kaldırmak için akülü araç üretiminde gelişmiş Hollanda, Almanya ve Belçika`daki fabrikalarla irtibata geçip gönderilen araçların Türkiye`de tamir edilemediğini, üretimi üstlenen fabrikalarda eğitim almak istediklerini söyler. Tekliflerine sıcak bakan yabancı firmalar, Mehmet Bey ve 5 arkadaşını davet eder. 50 gün Belçika`da 1 ay da Almanya`da süren eğitimlerin içeriğini Uçkan anlatıyor: `Diğer araçlar gibi akülü araçlara da her yıl bakım yapılması gerektiğini öğrendik. Araçlar tek ve çift beyinli diye ikiye ayrılıyor. Onların tamiratını öğrendik. Sonuçta arabayı taşıyan beyin. Türkiye`de 100`ün üzerinde akülü araba çeşidi var. Yüzde sekseninin eğitimini tam teşekküllü biliyoruz. İSO belgesi de aldık.`
`KİŞİYE ÖZEL` ARAÇ TASARLIYORLAR
Beyid`in tamir atölyesi İstanbul Maltepe`de. İki kişi atölyeye gelen araçların genel bakım ve tamiratlarını yapıyor. Diğer ikisi ise dışarıda görevli. Tekerlekli sandalyesini tamir ettirmek isteyenlerin evine gidiyor. Eğer büyük bir hasar yoksa sorunu yerinde hallediyorlar. Problem aracın beyninde, motorunda ya da aküsünde ise mecburen alıp atölyeye getiriyorlar. Şayet hasta İstanbul dışında yaşıyorsa tekerlekli sandalyenin kargo ile gönderilmesini istiyorlar. Ekipteki diğer iki kişi de Isparta, Akçakoca, Bartın, Çorum, Samsun, Zonguldak gibi illere gidiyor. Vatandaşlara akülü araç dağıtan belediyeler hem araçların tamir edilmesi hem de `kişiye özel` hâle getirilmesi için onlardan yardım alıyor.
Beyid`deki hizmet sürecini başlatmak için `0212 361 66 60` numaralı telefonu aramak gerekiyor. Firma teslim makbuzu ile servis teknik formu hazırlıyor. Araç atölyede ayrıntılı şekilde elden geçirildikten sonra gerekli malzemelerle maliyet çıkarılıyor. Eğer müşteri `Ücreti kabul ediyorum.` derse akülü tekerlekli sandalyenin tamirine başlanıyor. Tamir maliyeti kabul edilmezse araç tekrar eve teslim ediliyor. Fakat 60 TL`lik servis ücreti alınıyor. Araçların onarım maliyeti hasarına göre 70 ila 1000 TL arasında değişiyor. Beyid ürünlerin garantisini 5 yıla kadar çıkarabiliyor. Ama her yıl hastanın bakım yaptırması şartıyla. Müşteri `Nasıl olsa garantisi iki yıl.` diyerek araba bozulana kadar bakım yaptırmazsa firma `kullanıcı hatası` deyip hasarı garanti kapsamına almıyor. Çünkü araçtaki küçük bir sorun 5 liraya halledilebilecekken ihmal edildiğinde bu rakam 1000 liraya kadar çıkıyor. Her gün dışarı çıkıp bir yerden bir yere gitme zorunluluğu bulunan hastalara da kendi araçları tamir edilene kadar geçici sandalye veriliyor. Araçtaki tahribata göre akülü araçların tamiri 7-30 gün sürüyor.
Beyid`in tamir atölyesinde çalışan Suat Bügelek, genelde araçların beyinlerinin ya da aküsünün bozulduğunu söylüyor. Çünkü engelli vatandaşlar akülü araçları kullanmayı bilmiyor. Onlara bu konuda hiçbir eğitim verilmiyor. Araçların çoğunluğu bağış yoluyla geldiği için kullanım kılavuzları da bulunmuyor. Yerli ürünler de yine belli kurum ve kuruluşlar eliyle tedarik edildiği için vatandaşlarla imalatçı firma arasında bir iletişim olmuyor. Engelliler araçlarını aküsü bitene kadar kullanıyor. Bilinçsizce şarja takıldığında da akü bitiyor, geriliyor. Şarj kendini toparlamazsa da araba bozuldu zannediliyor ve bir köşede beklemeye alınıyor. Teknik ekip, araçların kullanılmasa da haftada bir kez muhakkak şarj edilmesi gerektiğini söylüyor. Akü sağlığının engelli araçlar içinse önemi büyük. Hatta bozulduğunda maliyeti 400 lira kadar.
Beyid, akülü araçları kişiye özel tasarlayarak satıyor. Hatta bazı il ve ilçelerden bu yönde talepler de alıyor. Mesela belediye yurtdışından bağış yoluyla onlarca akülü araç getiriyor. Bu araçları özrü birbirinden farklı vatandaşlara uygun hâle getirmek ise Beyid`e düşüyor. Skolyozlular ve yatak yarası bulunan müşterilere özel minder uygulanıyor. Denge problemi yaşayanlar için farklı emniyet kemerleri ile pilot koltuk devreye sokuluyor. Böylece hasta yokuş çıkarken arkaya yaslanıyor, inerken de tam tersi gerçekleşiyor. Kolları olmayan ya da ellerini kullanamayanlar için de joyistiği ağzıyla oynatabilmeleri için özel aparatlar yapılıyor.
ENGELLİLERE AYRILAN RAMPALARI ARAÇLAR KAPATIYOR!
Günümüzde engellilerin ihtiyacını önemli ölçüde karşılayan joyistikli araçlar. Onunla hastalar 360 derece dönebiliyor, bir yerden bir yere yardım almadan gidip gelebiliyor. Genelde hastalara 3 tekerlekli scooter tarzı araçlar tavsiye ediliyor. Sebebini Mehmet Uçkan şöyle açıklıyor: `Türkiye koşullarında kaldırımlar, yol kalitesi engellilere uygun değil. Mazgalların parmaklık aralığı çok fazla. Lastikler arasına girince hasta düşme tehlikesi yaşayabiliyor. Scooter`ların lastiği kalın, daha güvenli. Bu araç uzun mesafe yapabiliyor, her türlü eşik ve kaldırımdan güvenle inebiliyor.`
Rampa ve çukurların akülü araçlara zarar verdiğini ise tamir atölyesinde görevli Murat Turgut`tan öğreniyoruz. Gerçi çözüm şimdilik bulunmuş görünüyor: `Yurtdışında her yer dümdüz. Araçlar ona göre üretilmiş. Akülü araçların çoğunda amortisör (yaylanma) sistemi de yok, yokuş çıkabilecek güçlü motor da...Türkiye şartlarını düşünerek araçların hepsine amortisör ve güçlü motor takıyoruz.`
Bir akülü aracın fiziksel engellilerin hayatında neleri değiştirdiğine çok kez şahit olan Mehmet Bey`in unutamadığı bir anı var: `Akülü sandalye satışına yeni başlamıştık. Hastanın haberi yokken ailesi sipariş vermiş, götürdük aracı. Ama beyefendi bu zamana kadar hiç tekerlekli sandalye kullanmamış. Hastaneye giderken bile battaniyeye sarıp götürüyorlarmış. Yedi yıldır odasından dışarı çıkmamış, psikolojisi çok bozuk, sinirli. Bizzat evine gittim. Onu ikna ettim. İlk kez tekerlekli sandalyeyle evini dolaştı. Evinin modelini dahi unuttuğunu söyledi. O günden sonra resmen hayatla kucaklaştı. Şimdi sabah 7`den gece 12`ye kadar haftanın her günü dışarıda. Çok mutlu. Hâlâ görüşüyoruz. Arabasına da çok iyi bakıyor.`
Ülkemizde engellilere yönelik çalışmaların arttığı bir gerçek. Fakat, engellilerin hayatı hususunda vatandaşların hâlâ bir fikri yok. Mesela belediyeler, tekerlekli sandalyelerle bebek arabalarının kaldırıma çıkabilmeleri için rampalar yapıyor. Fakat vatandaşlar bu küçük ayrıntıya dikkat etmediği için rampaların önüne araç park ediyor. Engelliler de mecburen kaldırımdan inip çıkmak zorunda kalıyor. İmdatlarına vatandaş yetişse de yine bilgisizliğin faturasını özürlüler ödemek zorunda kalıyor. Çünkü vatandaşlar araç indirilip çıkarılırken tekerlekli sandalyenin tutulmaması gereken yerlerini tutuyor, kaldırmaması gereken kısımlardan kaldırıyor. Bu çok önemli sıkıntıyı çözüme kavuşturmak ise çok kolay. Belediyeler, rampa bulunan yerlere `Park etmek yasak` tabelası koysa sorun büyük ölçüde ortadan kalkacak...
AKÜLÜ ARAÇ BAKIMINDA DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN HUSUSLAR
• Arıza oluştuğunda mutlaka yetkili bir servise müracaat edilmeli.
• Araç her kullanıldığında şarj edilmeli. En az 8, en fazla 12 saat. 12 saatlik bir şarjla 5 saat durmadan gidilebiliyor.
• Araç kullanılmadığı zamanlarda da 10 günde bir şarj edilmeli.
• Araca her yıl bakım yaptırılmalı.
• Akü değişiminde mutlaka jel akü kullanılmalı. Normal araçlarda kullanılan aküler kesinlikle takılmamalı. Bu, aracın bozulmasına sebep olur.
• Temizliği için özel ilaçlar var. Suyla kesinlikle yıkanmamalı. Nemli bezle silinmeli.
• Yağmurlu günlerde büyük su birikintilerinin içinden gidilmemeli.
Kaynak: Tümgazeteler.com
Yorumlar (0)
Yorum yapanları görebilmek ve yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.