29-04-2008 |

Şimdi De Özürlülere Mi Göz Diktiniz?

Devletin, eğitim aldığı takdirde okuluna ayda 406 YTL ödediği özürlü çocuklar, son zamanlarda açılan özel özürlü okullarıyla adeta rant kapısı haline geldi. Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz ile eski milletvekili Mehmet Güner’in özürlüler okulu açmak üzere Kalıcı Konutlar Yolu’ndaki Birey Dersanesi’nin yerini kiraladıkları belirtiliyor. İktidara geldikten sonra kısa bir sürede çok zengin olan bu ortaklar her nedense kendilerine ait olduğu herkes tarafından bilinen birçok variyetlerini eşlerinin ya da başkalarının üzerine yaparak dikkat çekiyorlar.

Özürlüler rant kapısı mı?

Geçen haftaki birinci sayfa haberimizde, “Özürlüler rant kapısı mı oldu?” diye başlık atarak, özel özürlü okullarına dikkat çekmiştik. “Türkiye genelinde bedensel ve zihinsel engelliler için açılan rehabilitasyon ve özel eğitim okullarının, hayali engelliler yaratarak veya sağlam kişiler için özürlü raporu düzenleterek devleti dolandırdıklarını, “Özürlü eğitiminde milyonluk yolsuzluk” gibi haber başlıkları ile ibretle ve nefretle takip ediyoruz” demiştik.

Özürlü çocuk başına ayda 406 YTL

“Bu alanda şehrimizde devletin işlettiği Emine Baysal ve Semiha Şakir olmak üzere iki okul ile Zihinsel Engelliler Vakfı’nın işlettiği bir okul bulunuyor. Özel teşebbüs olarak da şu an merkezde 2 ve Gerede’de 1 okul hizmet veriyor. Özürlü çocuklar rehabilitasyon okullarından eğitim aldıkları takdirde devlet, eğitimi veren okula her çocuk için aylık 406 YTL para ödüyor” demiştik. Şimdi bu özel özürlü okullarına Başkan ve Mehmet Güner’in ortağı (muhtemelen evrak üzerinde ortak olarak çocuklarını veya yeğenlerini göstermiş olabilirler) olduğu okul da ekleniyor.

Özürlüler istismar ediliyor mu?

İlk bakışta ülkemizdeki zihinsel özürlü çocuk sayısının çokluğunu ve bu durumda çocukları olan ailelerin çaresizliği gözönüne alındığında bu girişimlerin artmasının hayırlı olduğu düşünülebiliyor. Ama özel teşebbüsün bu işi rant olarak görmeye başladığı da bir gerçek olarak karşımıza çıkıyor. Ödenen ciddi rakamlar nedeniyle bazı okul ve ailelerin, hileye başvurdukları iddia ediliyor. Türkiye genelinde olduğu gibi, Bolu’da da bu okullar peşpeşe açılmaya devam ediyor. Ancak her ay abonelik gibi, aidat gibi alınan paralar karşılığında, özürlü çocuğa verilmesi gereken eğitimin hangi okulda ne kadar verildiği konusunda ciddi endişeler duyuluyor. MEB Özel Okullar Öğretim Kurumları Genel Müdürü Öner Güney, “Şeytanın aklına gelmeyen hilelerle karşı karşıyayız” diye isyan ederken bu endişeleri doğruluyor.

“Vicdanları ile baş başa bırakıyorum”

Yine geçen haftaki haberimizde Bolu’daki özürlü okulları ile ilgili tabloyu masaya yatırarak Zihinsel Engelliler Vakfı Başkanı Nebahat Özer’den görüş istemiştik. Özer; Bolu’da halen 2 tane devlet ve 1 tane vakfın kendi işlettiği engelliler okuluna karşı, merkezde 2 ve Gerede’de 1 özel okul bulunduğunu söyleyerek, “Dağkent’teki okulumuzda biz engelli çocuklarımıza tamgün eğitim veriyoruz ve öğrenci sayımız 40’ın üzerine çıkamıyor. Özel okullarda ise eğitim süresinin ne kadar verilip verilmediği konusunda ciddi endişelerimiz var ama, öğrenci sayıları 300’leri bulan özel okulların olduğu bir gerçek. Vakfımızda bulunan kişilerin tamamı bu işlere hayır için soyunmuş, gönül vermiş insanlardır. Zaten bu işin ranta dönüşmesine tepkimiz de ondandır. Toplumun en güçsüz kesimlerini, en çok merhamet gerektiren bir konuda, tek amacı para kazanmak olan kişilerin insafına bırakmaktan daha büyük bir acımasızlık olamaz. Bu işi sırf rant için yapmak isteyenlerin, bu işe hiç girmemelerini istiyorum. Özel rehabilitasyon okulu sahiplerini de bu işi doğru dürüst yapmaları konusunda uyarıyorum ve onları vicdanları ile baş başa bırakıyorum” demişti.

 

Kaynak: http://www.bolununsesi.com/haber/haber.asp?sub=haber&kid=1&id=12198

Yorumlar (2)

[ Üyelere Özel ] 12-06-2009 11:52:21

yorumuma şöyle bir sözle başlamak istiyorum; içi beni dışı seni yakar diye...nedense böyle bir kanı oluştu toplumda, sanki biz burda para basıyoruz özürlülerin sırtından.böyle bir düşünceyi asla kabul edemeyiz.acaba türkiye genelinde kaç tane kurum kar ediyor, benim tahminim % 10 ancak var, geri kalanlar ise ya başabaş ya da zararına çalışıyorlar.ayrıca şunu da bilmek lazım.bir çocuğu kuruma kaydedebilmek için öncelikle heyetten raporun çıkması gerekiyor, ikinci aşamada ise ram tarafından değerlendirilip uygun görülürse eğitime başlıyor, eğer istismar varsa öncelikle bunlardan başlamak gerekir.ama diğer yorumlarda da yazılanlar gibi birkaç kişinin yaptığını diğerlerine mal etmemek lazım.bize gelen bir çocuğun fazladan birşey öğrendiğini gördüğümüzde bunun mutluluğunu aylarca yaşıyoruz.tersi olduğu durumda ise sanki bir kolumuz kırılmış gibi hissediyoruz kendimizi.lütfen bütün okul ve kursları bu kategoriye bırakmayalım.ayrıca bizlerin nasıl şartlarda çalıştığını ve bakanlık tarafından nasıl denetlendiğini ve sonucunu da sanırım herkes biliyor.öyle uzaktan göründüğü gibi değil bu işler.
kemal demir özel eleşkirt nazlıcan rhb.mrk.ağrı

[ Üyelere Özel ] 23-09-2008 00:18:23

\t \t\tkötüleri temizlemek daha mantıklı bence çünkü ne kadar kabul etmesekde türkiyede engelli sayısı her geçen gün artıyor bazıları rant oluşlturuyor diye o engellilerin eğitim haklarını elinden almak ve bu işi sadece hizmet edenleri bir kalemde silip atmak ne kadar doğru her alanda haksız kazançlar yolsuzluklar yokmu. yapılan yolsuzlukları temizleyip engellilerede eğitim hakkı vermek bizlerin elinde. lütfen biraz daha duyarlı olalım engelli olmak onların seçimi değildi ve hepimiz yarının engelli adayı olabiliriz kimsenin garantisi yok. LÜTFEN BİRAZ VİCDAN, SAMİMİYET.
\t \t

Üyelik Gerekli

Yorum yapanları görebilmek ve yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.