13-10-2008 |

Engelsiz Medya Buluşması!

Türkiye'de bir ilk.. Engellilerin ve 'engelli' medyanın sorunları bu buluşmada konuşuluyor.

Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği"nin (TOFD) düzenlediği “Uluslararası Engelsiz Medya Buluşması İstanbul Bilgi Üniversitesi"nin Dolapdere kampusünde dün başladı.

Buluşmanın amacı gerek Türkiye"de gerekse yurtdışında yaşayan, fiziksel ve toplumsal engellere rağmen msleki yaşamını sürdürmekte olan medya çalışanlarını bir araya getirmek.

Dün başlayan ve iki gün sürecek olan etkinliğe alanında uzman medya çalışanlarının yanı sıra sivil toplum kuruluş yöneticileri, akademisyenler ve bürokratlar katılıyor. Konferansta Danimarka, İngiltere, ABD, Uganda, Fransa ve Yunanistan"dan engelli medya çalışanları da deneyimlerini ve çalışmalarını paylaşacak.

Konferansın açılış konuşmasını TOFD Başkanı Ramazan Baş yaptı. Baş konferansa katılanlara teşekkür etti.

ZAHİD AKMAN: “MEDYADA ENGELLİLERE YER VERİLMİYOR”

Bir konuşma yapan RTÜK Başkanı Zahid Akman, geçen yıl yaptıkları “Engellilerin Medyaya Bakışı” ile ilgili kamuoyu araştırmasına değindi. Yaptıkları araştırmanın engelli vatandaşların kitle iletişim araçlarından nasıl etkilendiklerini, kitle iletişim araçlarından beklentilerini içerdiğini anlatan Akman şunları söyledi:

“Türkiye"de en fazla etkisi olan kitle iletişim aracı televizyonlar. Televizyonlarımızın ve yazılı basınımızın bu konuya göstereceği ilgi nispetinde engellilerimizin de sorunları öğrenilecek ve önerilen çözümler hayata geçirilecektir.

RTÜK olarak geçtiğimiz yıl aralık ayında yaptığımız kamuoyu araştırmasından sonra, bazı müzik kanallarında işitme engelliler için kliplerin altında şarkıların sözleri Türkçe olarak yazılmaya başlandı.

Engelliler, televizyon kanallarının kendi sorunlarına ve çözüm önerilerine yönelik yayın yapmadığı kanaatini taşıyorlar. Engelliler, kendileriyle ilgili sorunların çözümü noktasında kitle iletişim araçlarının Türkiye"de en etkilisi olan televizyon yayınlarından mutlu değiller.

Yaptığımız araştırmanın diğer bir sonucunda, somut konular yerine izleyicilerin merhamet duygularını ajite etmeye yönelik programlarla engellilerin gerçek sorunlarına eğilinmediği vurgulanmaktadır. Dahası, bu tarz ajitasyona dayalı programların engelliler üzerinden prim yapmayı hedeflediği de değerlendirilmektedir.

Reel somut konular yerine, izleyicilerin merhamet duygularını acete etmeye dönük programlarla engellilerin gerçek sorunlarına değinilmediği vurgulanmaktadır. Böyle bir düşünce ve kanaatin engelli vatandaşlarımızda oluşmuş olması son derece üzücü ve düşündürücüdür. Yayın kuruluşlarının reyting kaygısı ve tiraj amacıyla toplum içinde özürlü ve engelli diye nitelendirilen bu kesimi istismar ederek reytinglerini artırmaya çalışıyor olmaları, tirajlarını artırmaya çalışıyor olmaları son derece üzücüdür.

Engellilerin bir diğer kaygısı daha var. Engelli vatandaşların kendileri ile ilgili programların geç saatte yapıldığı ifade ediyorlar..”

NİMET ÇUBUKÇU: “8,5 MİLYON ÖZÜRLÜ VAR!”

Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Nimet Çubukçu ise, Özürlüler Yasası"nın bir sorun yumağı gibi gösterildiğini belirtti. Konuşmasında Türk filmlerinde hiçbir zaman engelli bir gençle mutlu son yaşanmadığına vurgu yapan Nimet Çubukçu, şöyle devam etti:

“Bizim filmlerimizde kör kız gözleri açılmadan mutlu son olmaz. Özürlülük tüketilebilir, halledilebilir bir olgu gibi gösteriliyor ama özürlülük bir gerçekliktir. Elbette tıpta gelişmeler var ama ailelere hayal, rüya pompalamaya gerek yok..

Özürlülerin haklarının özürlü olmayan bireyler tarafından bilinmemesini, ne kadar yasal müeyyide getirirseniz getirin hem acı sonuçlara ve hem de problemli alanlara işaret ediyor. Özürlüler Yasası görüşülürken biz özürlü sürücülerin araçlarına ayrılan yerlere park etmenin cezasını yanlış park cezasının üç katı kadar belirledik. Hala, marketlerin, alışveriş merkezlerinin, sinemaların önünde özürlü bireylere ayrılmış alanlara bireyler park ediyor. Ülkemizde 8,5 milyon civarında özürlü yaşıyor. Bir taraftan onların üretken bir şekilde hayatlarını sürdürmeleri, bir taraftan da onların yaşantılarını kolaylaştıracak düzenlemelerin hayata geçirilmesi gerekiyor..”

Konuşmasında medyanın özürlülere olan bakışını da irdeleyen Bakan Çubukçu, “Medya bütün sorunların çözümünde sihirli bir mekanizma mı? Bu da tartışılıyor. Bizim bu kadar önemli bir görevimiz var mı diye sorgulama yapılıyor. Burada bizim bakanlık olarak beklentilerimiz özellikle medya kuruluşlarından, özürlülük alanını ele almaları gerekiyor. Özürlülük halledilebilir bir kavram gibi algılatılıyor. Özürlülüğün azaltılması, engellenmesi gibi bir takım aktiviteler yapılabilir; ama özürlülük tüketilebilir bir olgu değildir. Bu gerçekliktir. Bu gerçeklikle yaşamaya alışmak, bu gerçekliğe uygun düzenlemeler yapmak gerekir..” dedi.

TÜRKİYE"DE BİR İLK !

“Uluslararası Engelsiz Medya Buluşması” 11-12 Ekim 2008 tarihinde İstanbul Bilgi Üniversitesi Dolapdere Kampüsü BS2 Salonu"nda gerçekleşiyor.

Ülkemizde ilk kez gerçekleştirilen faaliyetin sonuç bildirisi medya alanında önemli sorunları ve çözümlerini ortaya koymada etkin bir rolü olacak.

Engelli sorunlarının ve çözümlerinin toplumun gündemine taşınmasında medyanı gücü tartışılmaz bir gerçek. Buradan hareketle, medyanın bu alandaki önemi, yaşanan sorunlar tartışılıyor. Etkinlikte, ulusal ve uluslararası engelli medya çalışanlarının sorunları, medyada engellilerle ilgili haberler ve nitelikleri, engellilerin medyada görünürlüğü ve sosyal yansımaları, tanıklılıklar, medyada istihdam vb. konularda bilgi paylaşımı ve çözüm önerileri geliştiriliyor.

ÖDÜL VERİLECEK

Engellilere en çok yer veren kurumlar ve gazeteciler çeşitli kategorilerde ödüle layık görüldü. Engellilerin sorunlarını dile getiren ve çözüm için çaba sarf eden medya kuruluşlarına ve gazetecilere, bu önemli çalışmalarından dolayı 8 dalda 23 ödül verilecek.

Ödül Kategorileri; Ulusal gazeteler, Bölgesel-Yerel gazeteler, TV Kanalları, Haber Siteleri, Köşe Yazarları.

ENGELLERİN SORUNLARI ÇOK BÜYÜK

Gelişen insan hakları, uluslararası sözleşmeler ve teknoloji olanaklarına rağmen, engellilerin sorunlarının çözümünde ne yazık ki istenilen noktaya ulaşamadık. Engelliler en temel gereksinimleri için bile halen mücadele vermek zorunda bırakılmakta.. İşte birkaç örnek:

Eğitim: Okulların çoğu engellilerin kullanımına uygun değil. Ciddi ulaşım sorunları var.

Sağlık ve Bakım Hizmetleri: Ülkemizde rehabilitasyon hizmetleri yetersiz ve kurumlar arası koordinasyon geliştirilmemiş. Bu durum engellilerin yaşam kalitelerini olumsuz etkilemektedir.

Sosyal Yaşam: Mimari yapıların ve ulaşım koşullarının yetersizliği engellilerin sosyal yaşama tam ve etkin katılımının önündeki en önemli sorunlardan bazıları.

İş Hayatı: Eğitim olanaklarından yararlanamamaları meslek edinmelerini engellemekte dolayısıyla meslek sahibi olamamaktadırlar.

Ülkemizde yaklaşık 8,5 milyon engelli vardır. Ailesini de kattığınızda ortalama 25-30 milyon insanımız zor koşullarda ve zor bir durumla mücadele etmek zorunda.

TÜRKİYE OMURİLİK FELÇLİLERİ DERNEĞİ (TOFD)

Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği 1998 yılından bu yana; öncelikle omurilik felçlileri olmak üzere tüm ortopedik özürlülerin tıbbi, mesleki, ekonomik ve sosyal sorunlarının çözümlerine yönelik ulusal ve uluslararası alanlarında çalışmalar yapmaktadır. Derneğin birincil hedeflerinden biri yeni oluşabilecek kalıcı sakatlıkların önlenmesi ve toplumun bu alanda bilgilenmesini sağlamaktır.

Kaynak: Haber3.com

Yorumlar (0)

Henüz yorum yapılmadı
Üyelik Gerekli

Yorum yapanları görebilmek ve yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.