31-01-2009 |

Engelliysen Otobüse Binemezsin!

Geçirdiği trafik kazası sonrası yaşamını tekerlekli sandalyede sürdürmek zorunda kalan Teslime Taplacı, bedeninin değil, Belediye’nin engeline takıldı. Belediye bünyesinde çalışan Halk Otobüsleri şoförleri Taplacı’nın ulaşım hakkını gasp etti. Hem de defalarca....

Teslime Taplacı, Özel Halk Otobüsleri ile ilk sorunu, 12 Mart 2007 tarihinde yaşadı. Annesi ile birlikte, İstanbul Taksim’den, “Bahcesehir-Taksim Özel Halk Otobüsü”ne binen Taplacı, şoför ve otobüs muavinleri tarafından otobüsten atıldı. Yaşadığı olayın üzerinden 2 ay geçmemişti ki Taplacı, bu sefer de başka bir duraktan, başka bir otobüs şoförü tarafından hakarete uğradı, ulaşım hakkı engellendi.

HAKARETE UĞRADI OTOBÜSE ALINMADI

Benzer durumlarla defalarca karşılaştığını anlatan Taplacı, maruz kaldığı ayrımcılığı şöyle anlattı: “Taksim’de Özel Halk Otobüsüne, tekerlekli sandalyemle orta kapıdan giriş yaparak, orta kapının yanındaki boşlukta durdum. İki dakika sonra muavin sandalyemi katlayıp koltuğa geçmemi ya da otobüsten inmem gerektiğini çünkü yolcularını rahatsız ettiğimi belirtti. Diğer yolcular gibi ücretimi ödememe rağmen, gelen geçen insanların bana çarpıp rahatsız olmam düşünülmeden ‘diğer yolcuları’ rahatsız edeceğim söyleniyordu. Aradan 2 aya yakın zaman geçti bu arada hiç otobüse binmedim. 29 Nisan 2007’de Taksim otobüs durağında gene Özel Halk Otobüsü, ön kapıdan yolcu alıyor, orta kapıyı acar mısınız diye seslendim. Bekledim, açılmadı. Diğer yolcular bindi... Sandalyemi itip ön kapıya geldik, şoföre ‘orta kapıyı acar mısınız?’ dedim. Bana baktı, elini havaya savurdu, ‘Seninle mi uğraşacağız, git işine’ dedi. Kapı kapandı ve otobüs hareket etti. Öylece kaldım. Bu davranış biçimini ilk defa görmememe rağmen, kırıldım, incindim ve kızdım.”

SESSİZ KALMADI...

Maruz kaldığı ayrımcılığı İETT’ye bildirdiğini ve  otobüsü şoförlerine karşı hukuk mücadelesi başlattığını belirten Taplacı, “Türkiye’de yaşayan bir engelli olarak bu durumu kanıksamak veya bu tip ‘ayrımcılık’ içeren davranışlarla mücadele etmek gibi iki seçeneğim vardı. Her iki olayı da önce İETT’ye şikayet edip para cezası almalarını sağladım, ardından da mahkemeye verdim” dedi.

SAVCI  TAKİPSİZLİK VERDİ

12 Mart 2007’de Bahçesehir-Taksim Özel Halk Otobüsü muavini ile yaşadığı sorunu yargıya taşımak isteyen Taplacı’nın sorununu yargı mercileri  ‘ciddi’ye almadı. Beyoğlu Cumhuriyet Savcılığı, “Hizmetin verildiği, otobüs muavininin davranışının tasvip edilecek bir davranış olmadığı, genel ahlak kuralları içerisinde kınanacak bir davranış olduğu ve otobüs yolcuları tarafından da kınandığı” gerekçesiyle  takipsizlik kararı vererek, dosyayı  Bakırköy Savcılığı’na yolladı. Taplacı ve avukatı aracılığla takipsizlik kararına yaptığı itirazdan ise hala sonuçlanmadı.

‘SİZİNLE Mİ UĞRAŞACAĞIM’

Halk otobüslerinde engellilere yönelik yapılan ayrımcılığa karşı açılan davanın ilk duruşması dün görüldü. 29 Nisan 2007’de yaşanan olaya ilişkin, Beyoğlu Sulh Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, davacı Teslime Taplacı, avukatı İstanbul Barosu Engelliler Hakları Komisyonu Başkanı Güler Polat hazır bulunurken, sanık A.V.O duruşmaya gelmedi. Duruşmada, Taplacı’nın annesi  Ayşe Taplacı tanık olarak dinlendi.  Anne Taplacı, “Taksim’de kızımla birlikte, çift katlı halk otobüsüne binmek istedik. Kızımın binmesi için orta kapıya yanaştık, kapı açılsın diye seslendik. Açılmadı. Yolcular bindikten sonra açılır diye bekledik ama yine açılmadı. Ön kapıya doğru gidip, şoförden kapıyı açmasını istedik. Şoför eliyle olumsuz işaretler yaparak, ‘Sizinle mi uğraşacam’ diye bağırdı. Kapıyı kapatarak hareket etti. Kızım tekerlekli sandalyede olduğu için bizi almadı” diye anlattı. Mahkeme Başkanı, sanık  A.V.O’nun zorla mahkemeye getirilmesine karar vererek, duruşmayı erteledi.

SAKATLAR DERNEĞİ’NDEN DESTEK

Türkiye Sakatlar Derneği üyeleri de Taplacı’ya destek için Adliye’de hazır bulundu. Dernek Genel Başkanı Şükrü Boyraz, konuya ilişkin bir değerlendirme yaptı. Boyraz,“Engellilere yönelik çıkarılan yasalar ne yazık ki günlük hayatımızda işlemiyor. Bizzat kamu görevlileri yasalara, yönetmeliklere rağmen engellileri görmezden geliyor. Hukuk bu gibi olayları bireysel hak olarak gördüğünden ancak kişilerin başvurusuyla hareket ediyor. Bu davayı desteklemek, taraf olarak, tanık olarak sürecin içinde yer almak tüm engellilerin, engelli örgütlerinin görevidir” diye konuştu.

Kaynak: Birgün Gazetesi

Yorumlar (0)

Henüz yorum yapılmadı
Üyelik Gerekli

Yorum yapanları görebilmek ve yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.