17-09-2009 |

Ddk'dan Engelli Yaşamı'na Bakış Raporu

Devlet Denetleme Kurulunun (Ddk) Özürlülerle İlgili Raporunda, Konuyla İlgili Çalışmaların, 'Birçok Durumda, 'Yapmış Olmak İçin Yapma'nın Ötesine Geçemediği, Kurum Binasının Girişine Tekerlekli Sandalyeler İçin Rampa Gibi Çok Kolay Bir Fiziki Düzenlemenin Bile Çoğu Kurumda Yıllardır Yapılmadığı' Belirtildi.

DDK'nın, 27 Ağustos 2009 tarihli ''T.C. Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı Faaliyetlerinin Denetimi ile Özürlü Bireyler, Yakınları ve Toplumun Bütün Kesimlerinde Özürlülük Konusunda Toplumsal Bilinç ve Duyarlılık Oluşturulması Amacıyla Yapılan Çalışmaların Değerlendirilmesi ve Bu Tür Çalışmaların Düzenli ve Verimli Şekilde Yürütülmesi ve Geliştirilmesi İçin Alınması Gereken Tedbirler'' başlıklı raporu Cumhurbaşkanlığının internet sitesinde yayımlandı.

Türkiye'de 2002 verilerine göre yaklaşık 8,4 milyon özürlü vatandaş bulunduğu ve bunun toplam nüfusa oranının yüzde 12,29 olduğu kaydedilen raporda, özürlülerin yalnızca yüzde 13,7'sinin mesleki eğitimden faydalanabildiği vurgulandı.

Özürlü veya özürlü yakını dışındakilerin, özürlülük sorunuyla yüzleşmelerinin sadece özürlü birini gördükleri anla sınırlı olduğu değerlendirmesi yapılan raporda, özürlünün eğitim, sosyal hayata katılma, gelecek kaygısı gibi daha bir çok sorunla karşı karşıya kaldığı vurgulandı.

Devlet bütçesinden özürlülere ayrılan paylarda önemli artışlar gerçekleştiğine ilişkin tespite de yer verilen raporda, şunlar kaydedildi:

''Bununla birlikte bakım, eğitim, istihdam, ulaşabilirlik gibi birçok konuda özürlülerin karşı karşıya olduğu çok ciddi sorunlar devam etmektedir. Bu sorunların bir kısmı, kurumların, personel ve ekipman olarak yeni politikalara cevap verebilecek donanıma sahip olmamasından kaynaklanmaktadır. Ancak yeni politikaların hayata geçirilememesindeki asıl önemli sorun, kurum yöneticilerinin kendilerini yeni politikalarına uyarlamaları konusundaki isteksizlikleridir. Yöneticiler, mevzuattaki bazı boşluklardan da yararlanarak, özürlülük alanında kendilerine yüklenilen sorumlulukları yerine getirmemektedirler.''

''Özürlülere karşı olumsuz tutumların, ön yargıların ve ayrımcılığın önlenmesine yönelik olarak tutum değiştirme programlarının oluşturulmasına ve bunların hayata geçirilmesine ihtiyaç vardır'' değerlendirmesine yer verilen raporda, bu konuda birey ve toplum düzeyinde farkındalık geliştirilmesinin gerektiğine dikkat çekildi.

Raporda, bazı bakım merkezlerinde çeşitli nedenlerle yaşanan sorunların ''devlet itibarını zedeleyecek şekilde kamuoyuna yansıdığı'' ifade edilerek, ''Bu olumsuzluklar, özürlü bireylere zarar vermenin yanında, Türkiye'yi uluslararası alanda zor duruma düşürmeye çalışan bazı girişimlere malzeme yapılabilmektedir'' denildi.

Raporda, ''Öncelikle insanımızın onurlu yaşamasının sağlanması, ayrıca ülkemizin itibarının yıpratılmasına fırsat verilmemesi için ülkemizde bakım hizmetlerinin bir ekip işi olduğu kabul edilmeli ve ekipte görev alacak her personel kendi branşında en az 4 yıl uygulama yaparak en iyi şekilde yetiştirilmelidir'' görüşüne yer verildi.

Raporun sonuçları arasında ''Özürlülerin bakımı konusunda personel eksikliği giderilmeli, bakım güvence sistemi oluşturularak aileler daha fazla desteklenmelidir'' tespiti de yer aldı.

Özürlülerin istihdamına ilişkin değerlendirmelere de yer verilen raporda, ''Özürlülerin istihdama katılmalarının önündeki engeller kaldırılmalı, istihdamı artırıcı yapı ve modeller geliştirilmeli ve desteklenmelidir'' denildi.

Kaynak:  http://www.haberler.com

Yorumlar (0)

Henüz yorum yapılmadı
Üyelik Gerekli

Yorum yapanları görebilmek ve yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.