380 YTL İçin Zihinsel Engelli Raporu

Devletten ayda 380 YTL alabilmek için sağlıklı çocuklara zihinsel engelli raporu alındığı öne sürüldü.

TÜKETİCİLER Birliği Genel Başkan Yardımcısı Kemal Özer, Konya’da özel rehabilitasyon merkezlerinin, öğrenci başına devletten ayda 380 YTL alabilmek için, zihinsel engelli olmayan bazı çocuklara da, ‘zihinsel engelliymiş’ gibi raporlar düzenlendiğini ileri sürdü. Özer, bu şekilde hem devletin zarara uğratıldığını, hem de normal çocukların geleceğinin karartıldığını söyledi.

59’uncu hükümet döneminde, zihinsel engelli çocukların rehabilite edilmesi için, özel eğitim kurumlarına gönderildiği taktirde ayda 380 YTL eğitim bedeli ödenmesi kararı verildiğini hatırlatan Kemal Özer, bu durumun suistimallere yol açtığını kaydederek şu iddialarda bulundu:

“Son günlerde il ve ilçelerde mantar gibi özel rehabilitasyon merkezleri türedi. Konya’da 100 civarında rehabilitasyon merkezi var. Bu konuda hem derneğimize, hem de Valilik İl İnsan Hakları Kurulu’na şikayetler geliyor. Rehabilitasyon merkezlerine giden öğrenci sayısını topladığımız zaman, toplumumuzun büyük bir çoğunluğu zihinsel engelliymiş gibi bir sonuç ortaya çıkıyor. Her ilde ortalama 5 bin kişinin rehabilitasyon merkezine götürülmesi durumunda devlete 2 milyar YTL civarında yıllık fatura çıkıyor.''

Tüketiciler Birliği’ne yapılan şikayetler sonrası ellerine ulaşan raporlarda herşeyin açık olarak görüldüğüne dikkat çeken Kemal Özer şöyle devam etti:

“Elimizdeki hastane raporları ve Mill Eğitim raporlarını karşılaştırdığımız zaman, bu faturanın topluma ağır bir yük getirdiğini görüyoruz. Devletin iyi niyetli bu yaklaşımını, fırsatçı ve soyguncuların ranta çevirdiği ortaya çıkıyor. Elimizdeki raporlarda bir öğrenci engelli kursunu bitirmiş, fakat sonradan yapılan araştırmada bu çocuğa hekimler tarafından verilen raporda, zihinsel engelinin bulunmadığına karar verilmiş. Bir diğerinde ağır düzeyde zihinsel engelli olduğu yönünde Milli Eğitimdeki komisyon tarafından rapor verilmiş ama çocuk servisine gittiği zaman zihinsel engelli olmadığı ortaya çıkmış. Bunların sayıları oldukça fazla. Eldeki raporlarda son derece çelişen ve tutarsız uygulama var. Ayrıca veliler de ikna edilerek çocuklar rehabilitasyon merkezine gönderiliyor. Hatta rehabilitasyon merkezinin adamları hastanelere giderek toplu halde raporlar alıyorlar. Öğrenci gelmeden ya da komisyon incelemesi yapılmadan tek kişi raporları imzalıyor.''

Rehabilitasyon adı altında devletin soyulduğuna dikkat çeken Özer, devlet tarafından yapılan uygulamanın doğru olduğunu, fakat sistemin yanlış olduğunu söyledi. Bu uygulamayı fırsatçıların ranta çevirdiğini kaydeden Özer şöyle konuştu:

“Bunun daha denetlenebilir bir yapıya kavuşturulması ve gerçekten hasta kişilerin Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü tarafından oluşturulacak bir komisyonla tespit edimesi lazım. İşlemler sadece Milli Eğitim ve Hastanelere bırakılmamalı. Daha iyi işleyen bir komisyonla tespit edildikten sonra, eğitim alıp almayacağına karar verilmesi ve rehabilitasyon kurumlarına gönderilmesi lazım. Çünkü rehabilitasyon kurumları tüm illerde şube açacak duruma gelmişler. Onlarca şubeleri var. Buralarda çalışan öğretmenlerin de bir kısmının pazarlamacılık yaptığını, aile ziyaretleri yaptığını, okullarda eğitim alabilen çocukların, farklı gerekçeler öne sürülerek rehabilitasyon merkezlerine taşınmaya çalışıldığını görüyoruz.''

Rehabilitasyon merkezlerinin bu uygulamasının iki sonucu ortaya çıkardığını da belirten Kemal Özer açıklamasını şöyle tamamladı:

“Bir tarafından devlet sömürülüyor. Diğer tarafta ise normal olup ta zihinsel engelli raporu alınan çocuğun geleceği kakartılıyor. İlerleyen yaşlardaki hayatında normal işler yapamayacağı ortaya çıkarılıyor. Bu çocuklarımız ileride cinayet işleyebilir ve zaten engellidir diye cinayetler kapatılabilir. Bunların kamu görevlerinde yer almaları engellenebilir. Gerçekten zihinsel enlgeliyse bu rapor alınmalı, ama değilse toplumun ve minik yavruların geleceği kararartılmamalı.''

Kaynak: http://www.haber3.com/haber.php?haber_id=283762