Kekemelik
Nedir?
KEKEMELİK NEDİR?
Kekemelik DSM- IV kekemeliği ses ve hece yinelemeleri ,sesleri uzatma,ünlemlemeler,sözcüklerin parçalanması ,duyulabilir veya sessiz bloklar,dolambaçlı yoldan konuşma, sözcükleri aşırı bir fiziksel gerginlikle söyleme ve tek heceli sözcük yinelemeleri durumlarından birinin ve ya birden fazlasının sıkça ortaya çıkması ile belirli ,konuşmanın akıcılığında ve zamanlama örtüsünde bozukluk olaması biçiminde tanImlanmaktadır.
Blok kekemeliğin daha sonra ortaya çıkan bir özellliğidir. Ve blok durumunda ses akışının yanı sıra hece akışıda kesintiye uğramaktadır.Blok genellikle sözcüğün ilk hecesinde ortaya çıkmakta ve giderek daha uzun sürmektedir. Kişide blokla birlikte özellikle dil ve dudakta titremeler görülebilir. bu durumda hava akışı kapanır ,kaslar gerginleşirKekemelik konuşma akıcılığında duraklama , uzatma, yineleme ve bazen hareketleriyle birlikte gözlenene sözel iletişimin düzen ve estetiğni etkileyen bir ritim bozukluğudur. Kekemeliğin çeşitli açılardan yapılmış bir çok tanımı vardır. ses üretimin de ses tonunun kalite ve ritminde ortaya çıkan bozukluklar kekemelik olarak tanımlanır.
1- Yüz ifadesinde bozukluk, duraklama uzatma ve konuşmanın ritminde bozukluk yada konuşmanın akıclığının bozulmasıyla;
2- Kekemelik oluştuğuna ilişkin olarak konuşmacı ve dinleyici arasında ortak anlayışın olması ve konuşmacının rtmi bozmadan konuşmayı denemesi ancak bunda başaramamasıyla;
3- Kaygı ve hissedilen güçsüzlük duygularının kekemeliği ortaya çıkartmasıyla
4- Kendisinden emin olmamasının sonucunda konuşma yeteneğini bozmasıyla
5- Konuşmacının kendisini kekeme olarak algılaması, dinleyiciyi rahatsız ettiğini ve doğal konuşmadıgına ilşkin yanlış inancıyla betimlenebilir APAnın 2000 tanımına göre kekemelik konuşma akışında tutukluk biir sözcük bir sözcük yada sesi tekrarlayarak duraklama , sesi uzatma anlamlı br konuşmada psikolojik, norolojik ve fizyolojik bir ritim bozukluğudur.
Belirtileri Nelerdir?
Kekemelik ışık ve ses dalgasına dayalı iki tür belirti veren bir iletişim problemidir. Kekemelik tek bir isim ile anılan bir pro blem ise de, kendi içinde bir takım ayrıcalıkları olan türler halinde de ele alınabilir.
Ses dalgasına dayalı olan belirtileri yukarıda verilen tanımlar içinde değişik sözcüklerle ele alınmış bulunmaktadır. Ama burada bir kez daha sıralamakta bir sakınca yoktur. Sesin çıkması gereken zamanda çıkmayışı, patlayarak çıkması, gereğinden fazla uzatılması, gereksiz yere yinelemesi, seslerin birbirine ulanarak sözcük oluşturulmasında olağandışı yerlerde duraklayarak ulamanın kesintiye uğraması gibi belirtiler sese ilişkin olanlardır.
Ayrıca bunlara ek olarak ışık dalgası, yani görüntü veren diğer belirtiler de vardır. Bunlar konuşanın dudak, burun hareketlerinde olağan dışılık, göz kırpma, gereksiz yerlerde yüz kasılmaları, boyun sinir ve kaslarında kabarma ve gerilme, el ve kol hareketlerinde sertleşme ve gereksiz davranışlar, ayak, bacak hareketlerinin katılması ve tepik, kasılma gibi davranışların görülmesi, bazen tümüyle gövdenin olağandışı davranışlarda bulunması halleridir.
Kekemelik bazı kişiler için konuşmaya başlama sorunudur. Kişi konuşmaya niyet eder, konuşmak için girişimde bulunur. Fakat bir türlü konuşmanın ilk sözcüğünde, ilk sözcüğün sesine başlayamaz. Onu çıkartmak için zorlanır. Bu zorlanma dışardan da kolayca fark edilebilecek düzeyde olur.
Kekemeliğin bir diğer türü, konuşma başladıktan sonra alışılmamış bir biçimde konuşmanın kesilmesi ya da duraklamasıdır. Çoğunlukla başlanmış olan tümce bir ya da bir kaç yerinde kesintiye uğrar. Bazı hallerde her duraklamayı bir başlayamama güçlülüğü izler.
Bir başka tür kekemelik, konuşmaya başlarken belirli seslerin çıkarılış biçimiyle ilgilidir. Bazı bireyler konuşurken bazı sesleri, özelikle sözcüklerin ilk seslerini birden patlatarak çıkarır. Birey para diyecekse, önce duraklar. Bütün gücünü ilk ses olan ‘p’ nin çıkarılmasına harcar. Böylece ilk hece olan ‘pa’ olağandışı bir gürlükte ve birden çıkarılır. Bundan ötürü böylesi belirti veren kekemeliğe patlama denir.
Bazı olgularda belli bazı sesler olağandışı sayıda yineler. Birey ben diyecekse ‘b’ sesini heceleyerek be, be ,be ,be ,be, be....diye yineler ve sonunda ‘n’ sesini de ekleyerek ben sözcüğünü tamamlar.
Bazen ses olağandışı uzatılarak çıkarılır. Uzak demek isteyen bir kekeme ‘u’ sesini gereğinden fazla uzatarak ancak uzak sözcüğünü söyleyebilir. O zaman sözcük uuuuuuuuuuzak biçiminde çıkarılmış olur. Uzatma ilk seslerde olduğu gibi sözcük ortasında olan sesler de pek görülmez.
Nasıl Tanı Konur?
Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Kekemeliğin tedavisinde izlenen yollar, nedenlere ilişkin kurumlara bağlı olarak çok ve değişiktir.
Kekemeliğin nedenini yapısal bozukluğa bağlayan ya da o görüşte olan uzman sağaltımda o yöne ağırlık verecektir.
Kekemeliği bir kişilik bozukluluğu olarak uzman ise ruhsal sağaltımı savunur ve onu uygular.
Nedene ilişkin kurumları açıklarken, son olarak değinilen orta yol görüşü sağaltım için de geçerlidir. Ancak burada bir önemli noktanın açıklanması gerekmektedir. Kekemeliği baştan nedenler ruhsal olmasa bile sonradan, kekemeliğin bir ruhsal sorun haline dönüştüğü açıktır. Bu bakımdan kekemeliğin düzeltilmesinde ruhsal sağaltım ile konuşma sağaltımının birilikte düşünülmesi gerekmektedir.
Ruhsal sağaltım ya da konuşma sağaltımı için bireysel ve grup çalışmaları yapılabilir. Kekemelerle yapılacak ruhsal sağaltım için grup çalışmalarının daha etkin olduğunu ileri sürenler vardır.
Konuşma tedavisi ve ruhsal sağaltım yöntemleri kekemeliğin birinci ya da ikinci dönem oluşuna, ağırlık derecesine, bireye ve sahip olunan olanaklara bağlı olarak değişkenlik gösterebilir.
Tedavide bir genel kural kekemeliği yaratan, sürdüren, ağırlaştıran etkenlerin ortadan kaldırılması ya da etkilerinin azaltılmasına çaba gösterilmesidir.
Kekemeliğin tedavisi diğer konuşma özürlerine göre daha çok zaman alıcı, uzun süren bir çalışmayı gerektirir. Bunun baştan kekeme, ailesi ve uzman tarafından dikkate hatta göze alınması gerekir.
Kekemelikte konuşma terapisi şarttır
Görünme Sıklığı Nedir?
- Kekemelik, genellikle dil gelişiminin erken dönemlerinde ortaya çıkar (2-6 yaş). Kekemeliğin ortaya çıkma yaşı bazı durumlarda, okul çağına, nadiren yetişkinliğe rastlamaktadır.
Kekemelik, toplumda % 3 oranında görülmektedir. Çocuklarda genellikle ailedeki daha küçük çocuklarda görülmektedir. Erkeklerde kadınlara göre 3-4 kat daha çok görülmektedir. Ketsel kesimlerde kırsala göre daha çok gözlenmektedir. En çok 2-6 yaş arasında görülmekte olup, ortalama başlangıç yaşı 5 yas civarıdır. - Daha yaşlı kekemelik vakalarının daha çok durakladıkları, hava akımlarındaki kesilmelerin , ses tellerine uygulanan basıncın, iletişim kurma korkularının daha yüksek olduğu ve konuşma durumlarından kaçınmanın daha çok görüldüğü saptanmış.
- Genel olarak erkek çocukların kızlara göre daha karmaşık düzeyde kekelemelerinin olup, daha çok kekeleyerek, daha az karşılarındakilerle göz göze gelmeye çalıştığı, iletişim kurmaktan kaçındıkları, dolayısıyla tedavilerinin de daha uzun sürdüğü belirlenmiştir.
- Bazı vakalarda erişkinliğe geçiş döneminde kaybolmakta, bunun dışında tedavi edilmeyen vakalar omur boyu sürmektedir.
Diğer
http://www.kekemelik.org/?module=pages&SID=3
http://www.dilkonusma.com/uzman-gozuyle2.asp?goster=hizmet&id=61
http://www.dilkonusma.com/uzman-gozuyle2.asp?goster=hizmet&id=64
http://www.dilkonusma.com/uzman-gozuyle2.asp?goster=hizmet&id=71
http://www.dilkonusma.com/uzman-gozuyle2.asp?goster=hizmet&id=76
Yorumlar (0)
Yorum yapanları görebilmek ve yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.