Soru-Cevap

"Zihin Engelliler Öğretmenliği", "Görme Engelliler Öğretmenliği" ve "İşitme Engelliler Öğretmenliği" ile benim gibi eskiler için "Özel Eğitim Öğretmenliği". Çok açık ve net tanımlamalar. Bu mesleki tanımların, bilmese bile Görmeyen, İşitmeyen, Zihinsel Yetersizliği bulunan insanlarla ilgili olduğunu tüm lise 3. Sınıf öğrencisi, üniversite adayları bilir ve anlar. Burada bu unvanı taşıyan insanlar, 17 - 18 yaşında ellerini taşın altına sokup, "Ben bu insanlar için EMEK vermeye hazırım" demiş ve yola çıkmışlardır. Burada yer alanların büyük bir çoğunluğu gibi, lisans eğitimlerini tamamlamış ve bu eğitim süresince, bu meslek gurubunda yer almayıp şu veya bu nedenlerle sektöre girmiş insanlardan daha fazla engelli ile birlikte olmuş, emek vermişlerdir. Ki bu Elini Taşın Altına Sokmuş Olanlar, daha öğrencilik dönemlerinde, sektörde çalıştığı için kendilerine benzer sıfatlar takanların tüm çalışma hayatları süresince göremeyecekleri çok ve farklı özelliklerdeki engellilerle muhatap olmuştur. <BR><BR>Burada bir parantez açıp devam etmek istiyorum. Hiç bir mesleki disiplinle alıp veremediğimiz yok. Herkes kendi işini ekmek parası için şu ya da bu şekilde emekçi ya da işletmeci olarak sürdürüyor. Ama ülkemizde özel eğitime yön vermeye çalışanların, kazanç ya da kar peşindeki sektör yöneticilerinin ve farklı meslek guruplarının olması göz ardı edilemez bir gerçektir ve biz Özel Eğitim Öğretmenleri'nin bir ayıbıdır. Bu kar ve kazanç peşindeki çevrelerin, ilgili bakanlığın Özel Eğitim Bölümü akademisyenlerine danışarak aldığı kararları bile değiştirebilecek bir sektörel güce ulaşması da madalyonun diğer bir yüzüdür.<BR><BR>Bu tespitlerden hareketle, SEKTÖREL ÖRGÜTLENMELERE karşı, Özel Eğitimi anlatabilmek ve onlar olmasa da hayatını engellilere emek vererek geçirecek biz Özel Eğitim Öğretmenleri'nin en kısa sürede örgütlenmesi bir zorunluluktur. <BR><BR>Sayın meslektaşlarım, unutmayınız ki, devletin Özel Eğitime uyguladığı destek politikası son bulduğunda bu arenada sadece Özel Eğitimciler kalacaktır. O gün bizimle birlikte bu yola devam edenler ise saygı duyulması gereken kişilerdir. Çünkü biz daha 17 - 18 yaşında, bir ömür engellilere hizmetle yaşayacağımızı bilerek yola çıkmış insanlarız. Birileri gibi daha karlı ve garanti olduğu için ya da maaşı yüksek diye bu mesleğe atılmadık. Hiç birimiz bir kolda 4 - 5 karpuz taşıma sevdalısı değiliz. Hem şu olacak hem bu olacak ayrıca Özel Eğitici olacak değiliz. Zaten biz Özel Eğitimciyiz. <BR><BR>En kısa sürede MESLEKİ ÖRGÜTLENMEMİZİ gerçekleştirip ÖZEL EĞİTİME yön verir hale gelmemiz bir zorunluluktur. Böylelikle insanların bize bile iş öğretme küstahlığı ile muhatap olmanın önüne geçebileceğimizin inancı içindeyim. <BR><BR>Tüm Meslektaşlarıma Saygılarla

bu özel eğitimciler dernegine üye oldunmu mehmet bilgin var mı varsa bana gönderde bende üye olayım yogunluktan başımı kaldıramıyım kaç zamandır. görüşmek üzre öpüldünn:)